Logo

5. Hukuk Dairesi2023/6336 E. 2023/10601 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti davasında, belirlenen bedelin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, arsa niteliğindeki taşınmazın değerinin emsal taşınmazlar gözetilerek, üzerindeki yapıların değerinin ise resmi birim fiyatlar ve yıpranma payı dikkate alınarak hesaplandığına dair bilirkişi raporuna dayalı kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı değerlendirilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/477 Esas, 2023/667 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 12. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/184 Esas, 2022/449 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince 2942 sayılı Kanun'un 8 inci maddesinde düzenlenen satın alma usulü uygulanmaksızın dava açılması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; İzmir ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 39814 ada 12 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın müvekkili idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazının kamulaştırılmasında kamu yararının bulunmadığını, dava konusu taşınmaz için kıymet takdir komisyonu raporunda belirlenen bedelin düşük olduğunu, dosyaya sunulan emsallerin uygun niteliğe sahip olmadığını, 5-6 yıl önce yapılan satışların davada emsal alınmaması gerektiğini ileri sürmüştür.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; emsal seçimi hatalı olup emsal alınan taşınmazın uygun niteliğe sahip olmadığını, emsal karşılaştırmasının kanunun aradığı şartlara uygun olarak yapılmadığını, dava konusu taşınmaz üzerindeki yapının katlarına ait alanların kıymet takdir komisyonu raporundan fazla hesaplandığını, dava konusu taşınmaz ve üzerindeki yapı için belirlenen bedelin yüksek olduğunu ileri sürmüştür.

2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz üzerindeki yapılar için bilirkişi raporunun tarihi itibarıyla mevcut olan güncel Yapı Yaklaşık Birim Maliyetleri Tebliğinin dikkate alınması gerektiğini, taşınmaz üzerindeki yapının zemin katı iş yeri, diğer iki katı mesken olup, zemin katta yer alan iş yerinin 3/B yapı sınıfına göre değerinin belirlenmesi gerektiğini, zemin katta yer alan iş yerinin, üst katlarda yer alan meskenlere göre daha düşük değerde belirlenmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, iş yerinin meskenlere göre daha değerli kabul edilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın dosyaya celp edilen belgelere göre arsa niteliğinde olduğu, bu hali ile arsa olarak nitelendirilmesinin doğru olduğu, emsal olarak alınan taşınmazın imar durumu, satış tarihi itibarıyla imar parseli olduğuna dair tapu ve belediye cevabi yazısı, tapu ve satışa esas resmi senedi, dava konusu taşınmaz ile emsalin Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen emlak vergisine esas 2022 yılı arsa metrekare birim bedelleri istinaf incelemesi için Daireye gönderilen başka dosyalardan tedarik edilerek bilirkişi raporunun denetiminin yapıldığı, dava konusu taşınmaza emsal olarak 31045 ada 16 parsel sayılı taşınmazın emsal alınmasında bir olumsuzluk görülmediği, ayrıca aynı kamulaştırma kapsamında bu emsalin Daireye istinaf incelemesi için gelen başka dosyalarda da uygulanmış olması nedeniyle değerlendirmede birlik sağlayacağından aynı emsal ile sonuca gidilmesinin uygun bulunduğu, hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunun 2942 sayılı Kanun'un değer belirlemeye esas düzenlemelerine teknik olarak uygun olduğu, dosya kapsamında dava konusu taşınmaz ve emsale ilişkin kayıtların toplandığı, bilirkişi raporunun dava konusu taşınmazın niteliğine uygun olarak düzenlendiğinin görüldüğü, alınan emsalin uygun olduğu, gelen müzekkere cevaplarına göre dava konusu taşınmazın dava tarihi itibarıyla emsal alınan taşınmazın da satış tarihi itibarıyla imar uygulaması sonucu oluşmuş imar parselleri olduğu, dolayısıyla bilirkişi raporunda düzenleme ortaklık payı kesintisi yapılmamasının doğru olduğu, dava konusu taşınmazı üzerinde bulunan yapıya değerlendirme tarihi olan 2022 yılına ait Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca yayınlanan Yapı Yaklaşık Birim Maliyetleri Hakkındaki Tebliğe göre yapının sınıfına uygun birim fiyatları ve yaşı belirlenip buna göre yıpranma payı düşülerek değerlendirme yapıldığı ve bu rapora göre oluşturulan kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki İzmir ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 39814 ada 12 parsel sayılı taşınmazın zeminine 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak; üzerindeki yapılara ise aynı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesi ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Taraflardan peşin alınan temyiz harçlarının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.