Logo

5. Hukuk Dairesi2023/6455 E. 2024/621 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazlar için belirlenen bedelin yüksek olduğu iddiasıyla açılan davada, tespit edilen kamulaştırma bedelinin uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Hükme esas alınan bilirkişi raporunda belirtilen taşınmazların özelliklerine ve dosya kapsamına göre uygulanan kapitalizasyon faiz oranı ve objektif değer artış oranının uygun olduğu, arazi niteliğindeki taşınmazlara gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinin hukuka uygun olduğu ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ile Anayasa Mahkemesi kararları gözetilerek davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçeleriyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/964 Esas, 2023/690 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Akyazı Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/497 Esas, 2021/806 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapudan yol olarak terkini istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde; Sakarya ili, Akyazı ilçesi, ... Mahallesi, 126 ada 2 ve 6 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmazların yol olarak tapudan terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazların bedelinin rayiçlerine göre düşük belirlendiğini taşınmazların gerçek bedelinin tespitini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalılara ödenmesine, dava konusu taşınmazların tapu kaydının iptali ile idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi heyetinin dava konusu taşınmazlara yüksek kamulaştırma bedeli belirlediğini, bölgenin yapısı ve gerçek satışlar dikkate alınmak suretiyle kapitalizasyon faizinin belirlenmesi gerekirken bu hususlar dikkate alnmadan kapitalizasyon faizinin %4,5 olarak belirlenmesinin yerinde olmadığını, objektif değer artışı uygulanabilmesi için taşınmazın tarım dışı yatırımlara uygunluk arz etmesi gerektiğini ancak dava konusu taşınmazın bu özelliği taşımadığından objektif değer artışı eklenmesinin bilimsel verilere uygun olmadığını, bilirkişi heyetince tespit edilen %120 oranında objektif değer artışının fahiş olup, bedel artırma amacına yönelik olduğunu, bilirkişi raporunda münavebeye konu ürünlerin üretim giderlerinin piyasa değerlerinin üstünde belirlenirken bu ürünlerin getirdiği gelirin olması gerekenin üstünde hesaplandığını, raporun bu açıdan da kabule uygun olmadığını, kamulaştırmadan arta kalan kısımda değer azalışı olacağı yönündeki değerlendirmenin kabul edilemez olduğunu, müvekkilli idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin hakkaniyete aykırı olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının bedel yönünden kaldırılmasına ve bedel yönünden yeniden karar verilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki taşınmazlara olduğu gibi kullanılması hâlinde getireceği net gelir esas alınarak değer biçilmesinin 2942 sayılı Kanun'un değerlendirmeye ilişkin hükümlerine aykırılık teşkil etmediği, hükme esas alınan bilirkişi raporunda uygulanan kapitalizasyon faizi oranı,objektif değer artış oranı ve arta kalan kısımlardaki değer azalış oranının taşınmazların nitelik ve konumuna uygun düştüğü gerekçesiyle davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin bir numaralı alt bendi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; tespit edilen kamulaştırma bedelinin yüksek belirlendiğini belirterek istinaf dilekçesinde ileri sürülen hususları tekrar etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci ve 12 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki taşınmazlara 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesi ve tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesine karar verilmesi yerindedir.

3.Dava konusu taşınmazların hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özelliklerine ve dosya kapsamına göre uygulanan kapitalizasyon faiz oranı ve objektif değer artış oranı uygun görülmüştür.

4. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak, davanın niteliği gereği davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinde hukuka aykırı bir yön bulunmamaktadır.

5. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

18.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.