"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/997 Esas, 2022/2342 Karar
KARAR : Esastan ret/Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 8. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2017/303 Esas, 2021/3 Karar
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun davalı idare yönünden esastan reddine, davacılar yönünden ise İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Antalya ili, Muratpaşa ilçesi, ... mahallesi 12567 ada 1 ve 7 parsel sayılı taşınmazların 1/1000 ölçekli imar planında kamu hizmetine tahsis edildiğini, müvekkilerinin bu parsellerdeki fiili kullanımının engellendiğini, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak kamulaştırmasız el atma tazminat davası nedeniyle 10.000 TL tazminatın davalı idareden tahsili ile payları oranında müvekkilerine verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; idari yargı yerinin görevli olduğunu, ilk ve orta öğrenim kurumlarının arsa temini, binalarının yapımı bakım ve onarımı ile ihtiyaclarının karşılanmasında il özel idarelerinin görevli olduğunu, bu sebeple il özel idaresine karşı dava açılmışken Milli Eğitim Bakanlığının da hasım gösterilmesinin hatalı olduğunu, 222 sayılı Kanun'un 62 nci maddesi çerçevesinde söz konusu taşınmazın mülkiyeti değerlendirildiğinde kullanma hakkı ilköğretim okullarına ait olduğundan davada il özel idaresine husumetin düştüğünü, dava konusu taşınmazın davacının tasarrufunu engellemediğini, fiilen taşınmaza el atılma olmadığını, imar planında okul alanı olacak şekilde imar düzenlemesi yapan idarenin Muratpaşa Belediyesi olduğunu ileri sürmüştür.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından Antalya 7.Asliye Hukuk Mahkemesinin aralarında davacıların da bulunduğu 2015/227 Esas sayılı dava dosyası ile kamulaştırma işlemlerinin tamamlandığı gerekçesi ile tapu iptal ve tescil davası açılmış olduğundan taşınmazın aynını ilgilendiren bu dava dosyasının mahkemelerince bekletici mesele yapıldığı, Antalya 7.Asliye Hukuk Mahkemesinin yapmış olduğu yargılama sonucunda; kamulaştırma işlemlerinin davacılara usulen tebliğ edildiğine dair bir belge bulunmadığı gibi ilanen tebliğin de yeterli olmadığı bu nedenle usulüne uygun olarak yapılmış bir kamulaştırma işlemi bulunmadığından Milli Eğitim Bakanlığının açmış olduğu davanın reddine karar verildiği, söz konusu kararın Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin temyiz ve karar düzeltme incelemeleri sonucunda 17.12.2019 tarihinde kesinleşmiş olmakla davacılar yönünden geçerli bir kamulaştırma işlemi olmaksızın taşınmaza ve Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından okul yapılmak suretiyle el atıldığı, taşınmazın ayrıca imar planında da ... eğitim alanında kaldığı, taşınmazın arsa niteliğinde olduğu anlaşıldığından davanın ıslah edilmiş hali ile kabulü ile el atmanın 1976 yılında gerçekleşmiş olması nedeniyle maktu vekâlet ücretine hükmedilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilleri lehine nispi vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, bilirkişi raporunda taşınmaza fiili el atma tarihinin belirlenemediği belirtilmesine rağmen taşınmaza 1976 yılında el atıldığına dair hüküm kurulmasının hatalı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının düzeltilmesini talep etmiştir.
2. Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın imar planını yapan ilgili belediyeye yöneltilmesi gerektiğinden haklarındaki davanın husumetten reddine karar verilmesi gerektiğini, tespit edilen bedelin fahiş olduğunu, el atma tarihindeki niteliklere göre değer tespiti yapılması gerektiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu Antalya ili Muratapa ilçesi, ... Mahallesi 12567 ada 7 parsel sayılı taşınmazın vasfının arsa olarak değerlendirilip 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal kıyaslaması suretiyle değer biçilmesinde yöntem olarak isabetsizlik bulunmadığı, taşınmaza otopark olarak kullanmak suretiyle davalı ... tarafından fiilen el atıldığının anlaşıldığından, davalı tarafın istinaf isteminin reddine; ancak dosyadaki bilgi ve belgelere göre dava konusu taşınmaza el atma tarihinin 04.11.1983 sonrası kabulü ile nispi vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden mahkeme kararı bu yönden düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu malikleri ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
4. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.
3. Değerlendirme
1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılama hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davalı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Dava konusu taşnmazın tapu kaydının incelenmesinden, davacılara karşı Antalya 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/148 Esas sayılı dosyası ile tapu iptali ve tescil davası açıldığı, bu dava nedeniyle davacılar payına ihtiyati tedbir konulduğu, yine tapu kaydında Antalya 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/473 Esas, Antalya 6. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2012/370 Esas, Antalya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/109 Esas, Antalya Kadastro Mahkemesinin 2011/1282 Esas, Antalya Bölge Adliye Mahkemesinin 2018/190 Esas sayılı davalar olduğuna ilişkin şerhler bulunduğu anlaşıldığından söz konusu davaların sonuçlarının eldeki davanın sonucu etkileyebileceğinden, 6100 sayılı Kanun'un 165 inci maddesi uyarınca bu dava bekletici mesele yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi bozmayı gerektirir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle,
Davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan, Bölge Adliye Mahkemesi kararının sair yönler incelenmeksizin BOZULMASINA,
Dosyanın 6100 sayılı Kanun'un 373 maddesinin ikinci fıkrası uyarınca Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
25.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.