"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/551 Esas, 2022/30 Karar
KARAR : Kabul
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davalı ... vekilince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Sakarya ili, Söğütlü ilçesi, ... Söğütlü Mahallesi 2245 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde; dava konusu taşınmazın bulunduğu yer, konum, vasıf ve üstün özelliklerine göre gerçek değerinin tespitine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 13.06.2016 tarihli ve 2015/141 Esas, 2016/323 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin 13.06.2016 tarihli ve 2015/141 Esas, 2016/323 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı idare ve davalılardan ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; arsa niteliğindeki ... Söğütlü Mahallesi, 2245 parsel sayılı taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde yöntem olarak bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; Dairemize aynı bölgeden intikal eden Sakarya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/1416 Esas, 2016/495 Karar sayılı dava dosyasında aynı kamulaştırma kapsamında aynı mahallede bulunan ve Tapu Kadastro Genel Müdürlüğünün parsel sorgulama sitesinden edinilen bilgilere göre dava konusu taşınmaza 55 metre mesafede olan ve dava konusu taşınmaz ile benzer özellikteki 2218 parsel sayılı taşınmaza aynı değerlendirme tarihi itibarıyla 74,56 TL/m² bedel belirlenmiş ve bu bedel Dairemizce de uygun görülmüştür. Bu durumda dava konusu taşınmazın konumu ve özellikleri dikkate alındığında dava konusu taşınmazın metrekare bedelini 124,08 TL/m² belirleyen bilirkişi raporu hüküm kurmaya yeterli olmayıp, dosyanın bilirkişilere tevdi edilerek yukarıda belirtilen miktardan ayrılma nedeni belirlenerek ek rapor alınması gerekirken yetersiz rapora göre hüküm kurulması hatalı olduğu gibi dosyada mevcut tapu kaydında dava konusu taşınmazın yüzölçümünün 1296,00 m²; 27.12.2015 tarihli fen bilirkişi rapor ve krokisinde ise taşınmazın fiilen 1.281,74 m² olduğu taşınmazın 438,04 m²sinin davacı idare tarafından kamulaştırıldığı dikkate alındığında, dava konusu taşınmazın kamulaştırılan bölümünden arta kalan fen bilirkişi rapor ve krokisinde A harfi ile gösterilen bölümün değer azalışına uğrayacağı, C harfi ile gösterilen bölümün kamulaştırma nedeni, geometrik durumu ve yüzölçümüne göre kullanılamaz hale geldiği anlaşıldığından, taşınmazın son tapu kaydı getirtilerek yüzölçümü düzeltimi yapılıp yapılmadığı tespit edilip, yüzölçümü düzeltilmiş ise düzeltilen alan üzerinden, düzeltilmemiş ise tapu kaydındaki miktara göre C harfi ile gösterilen bölümün tamamının bedeli ile A harfi ile gösterilen bölümde ise değer azalışı hesaplanması gerektiğinin düşünülmemesi doğru olmadığından ve 7139 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kanun'un 10/8 fıkrası gereğince bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedel bakımından; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar
Mahkemenin 13.05.2019 tarihli ve 2019/30 Esas, 2019/190 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin 13.05.2019 tarihli ve 2019/30 Esas, 2019/190 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dava konusu taşınmazın metrekare bedelini 124,08 TL belirleyen rapor esas alınarak kurulan 13.06.2016 tarihli ilk hüküm, davacı idare ve davalılardan ... temyizi ile dava konusu taşınmaza 55 metre mesafede olan ve dava konusu taşınmaz ile benzer özellikteki 2218 parsel sayılı taşınmaza aynı değerlendirme tarihi itibarıyla 74,56 TL/m² bedel belirlenmesi, taşınmazın kamulaştırılmasından arta kalan ve hükme esas alınan fen bilirkişisi raporunda A ile gösterilen 692,95 metrekarelik alanda değer azalışı olacağının muhakkak oluşu ve C ile gösterilen 150,75 metrekarelik alanın ise tamamının bedeline hükmedilmesi gerektiğinden bahisle bozulduğu, bozma sonrası dava konusu taşınmazın metrekare bedelinin 74,45 TL belirlenerek, A'da %25 değer azalışı, C’nin de tamamının bedelinin hesaplandığı hususları gözönünde bulundurulduğunda; davalı ... yönünden tapu kaydındaki hissesine düşen bedel olan 28.449,12 TL’ye hükmedilmesi gerekirken, davacı idareye iade edilmesi gereken bedelden davalı ...’ün de sorumlu tutulması, hatalı olduğundan kararın bozulmasına karar verilmiştir.
D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Son Karar
Mahkemenin 04.02.2022 tarihli ve 2020/551 Esas, 2022/30 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; belirlenen bedelin düşük olduğunu, bozma ilamında atıf yapılan parselle eksik ve üstün yönlerinin kıyaslanması yapılmadan bedel belirlenmesinin hatalı olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesi ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki; Sakarya ili, Söğütlü ilçesi, ... Söğütlü Mahallesi 2245 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde, bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesi hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı ... vekilinin aşağıdaki paragraf kapsamı dışında temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
4. Fark kamulaştırma bedeline uygulanan faiz bitiş tarihinin 04.02.2022 tarihi olması gerekirken hüküm fıkrasına hatalı yazılması doğru değildir.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davalı ... vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Mahkemenin gerekçeli kararının hüküm fıkrasının; a. (5)nci bendinin (a) harfi ile gösterilen alt bendinin faize ilişkin 5 inci paragrafından “ – 02.02.2022” tarihinin çıkartılmasına, yerine “04.02.2022” tarihinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Davalı ...'ten peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,
06.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.