Logo

5. Hukuk Dairesi2023/6873 E. 2024/123 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedelinin tespiti ve davalı idarelerden tahsili ile vekâlet ücretine hükmedilmesi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Emsal karşılaştırılması ile fiilen el atılan kısmın bedelinin belirlenmesinde ve trafo binasının bedelinden TEDAŞ Genel Müdürlüğü'nün sorumlu tutulmasında isabetsizlik görülmemesi, ancak her bir idare yönünden kabul edilen bedel üzerinden ayrı ayrı nispi vekâlet ücreti takdir edilmesi gerekirken, toplam bedel üzerinden vekâlet ücretine hükmedilmesinin hatalı olması gözetilerek, mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/2134 Esas 2022/3013 Karar

KARAR : Esastan ret/ Yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bursa 4. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2018/772 Esas, 2020/45 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davalılardan TEDAŞ Genel Müdürlüğü ile UEDAŞ hakkında açılan davanın reddine, davalı ... ile davalı ... aleyhine açılan davanın ise kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı ... ve davalı ... vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davalılardan ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararına ilişkin davalı ... Genel Müdürlüğü vekilince maddi hata düzeltim talebinde bulunulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince verilen 15.05.2023 tarihli ek karar ile talebin kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince her ne kadar 26.11.2022 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 7421 sayılı Kanun'un 5 nci maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na (2942 sayılı Kanun) eklenen Ek Madde 4 uyarınca karar harcının maktu olarak belirlenmesi gerektiğinden bahisle hüküm kurulmuş ise de somut uyuşmazlıkta dava konusu taşınmazın 04.11.1983 tarihinden sonra fiilen el atılan bölümlerinin bedeline hükmedildiği anlaşılmış olup 04.11.1983 tarihinden sonra kamulaştırma yapılmaksızın el konulan taşınmazlar hakkında açılan davalara ilişkin 2942 sayılı Kanun’da yasal düzenleme bulunmamaktadır.

Bu davaların yasal kaynağını Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar ile 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararlarından aldığı nazara alındığında, 26.11.2022 tarihli ve 32025 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 16.11.2022 tarihli ve 7421 sayılı Kanun'un 5 inci maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a ek 4 üncü maddesinin üçüncü fıkrasının 04.11.1983 tarihinden sonra fiilen el atılan taşınmazlar için açılan davalarda uygulanma imkanı bulunmamaktadır. Davalı idareler aleyhine nisbi harca hükmedilmesi gerekirken maktu harca karar verilmesi hatalıdır.

Bu nedenle, Bölge Adliye Mahkemesinin 15.05.2023 tarihli ve 2020/2134 Esas, 2022/3013 Karar sayılı ek kararının kaldırılmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı davalı ..., davalı ... ve davalı TEDAŞ Genel Müdürlüğü vekilleri tarafından temyiz edilmekle; ek kararın kaldırılmasına karar verildikten sonra; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bursa ili ... ilçesi, Küçükbalıklı Mahallesi 3123 ada 17 parsel sayılı taşınmaza davalı idareler tarafından kamulaştırmasız el atılması nedeniyle taşınmaz bedelinin davalı idarelerden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

1.Davalı TEDAŞ Genel Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini, dava yasal süresinde açılmadığından davacının taleplerinin zaman aşımı yönünden reddine karar verilmesini, dava konusu taşınmaz üzerindeki tesislerin inşa edildiği tarih ile tesislere ait plan, proje, kroki vs. ile kamulaştırma dosyasının istenmesi için ... Genel Müdürlüğü, ... Bölge Müdürlüğü ve ... Elektrik Dağıtım A.Ş.'ye müzekkere yazılmasını talep ettiklerini, izah edilen ve mahkemece resen gözetilecek nedenlerle cevaplarının kabulü ile davanın reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davanın haksız ve yersiz olduğunu, bu sebeple reddinin gerektiğini, davacı tarafın taşınmazına verildiğini iddia ettiği zararın kim tarafından verildiğinin belli olmadığını, bu nedenle aleyhlerine ikame edilen davanın husumetten reddini talep ettiklerini, idare mahkemesinde tam yargı davası olarak ikame edilmesi gerektiğini, belrtmiştir.

3. Davalı ... Belediyesi Başkanlığı vekili cevap dilekçesinde özetle; aleyhlerine ikame olunan davayı kabul etmediklerini, davanın haksız, yersiz ve hukuki dayanaktan yoksun olarak açıldığını, davacı tarafından iddia ettiği şekilde dava konusu taşınmaza müvekkil belediye tarafından fiilen el atılmadığını, dava konusu taşınmazın ... Belediye Başkanlığının sorumluluğundaki alanda kaldığını, davanın açılması için hak düşürücü sürenin geçtiğini, dava konusu taşınmaza ne zaman el atıldığı hususunda bir netliğin bulunmadığını, müvekkil belediye aleyhine haksız ve yersiz ikame olunan davanın husumet ve neticeten esastan reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

4. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın öncelikle zamanaşımı ve husumet yokluğu nedeniyle reddine, aksi halde haksız ve hukuki mesnetten yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davalılardan TEDAŞ Genel Müdürlüğü ile UEDAŞ hakkında açılan davanın reddine, davalılardan ... ile davalı ... aleyhine açılan davanın ise kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... ile davalı ... vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkil idare tarafından fiilen el atmanın söz konusu olmadığını, emsal seçiminin ve emsal kıyaslamasının hatalı olduğunu, proje bütünlüğü ilkesinin uygulanmasının hatalı olduğunu, tazminat miktarının yüksek olduğunu, taşınmaz üzerinde bulunan trafonun davalı ... tarafından yapılmasına rağmen bu davalı yönünden ret kararı verilmesinin hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; kamulaştırmasız el atmanın söz konusu olmadığını, emsal seçiminin ve emsal kıyaslamasının hatalı olduğunu, proje bütünlüğü ilkesinin uygulanmasının hatalı olduğunu, tazminat miktarının yüksek olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik olmadığı belirtilerek, davalı ... vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine,taşınmazın yol yapmak suretiyle fiilen el atılan kısımların tapudan terkinine karar verilmemesi hatalı olduğundan ve fen bilirkişi raporunda F harfi ile gösterilen kısımda bulunan trafo binasının dosya içerisinde bulunan belgelere göre Türkiye Elektrik Dağıtım Anonim Şirketine devredildiği anlaşıldığından, bu bölümden TEDAŞ Genel Müdürlüğünün sorumlu tutulması gerekirken, davalılardan ...'nın sorumlu kabul edilmesi doğru olmadığından, davalı ...'nın trafo binasına ilişkin istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak, trafo binasının bulunduğu bölümün bedelinin TEDAŞ Genel Müdürlüğünden tahsiline karar verilmek suretiyle yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ..., davalı ... ve davalı TEDAŞ Genel Müdürlüğü vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf başvuru dilekçesinde belirttiği hususları tekrarla vekâlet ücretinin davalı idarelerden müteselsilen tahsiline karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf başvuru dilekçesinde belirttiği hususları tekrarla, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

3. Davalı TEDAŞ Genel Müdürlüğü vekili temyiz dilekçesinde özetle; davanın husumet nedeni ile reddine karar verilmesi gerektiğini, bilirkişi raporunun hatalı olduğunu, maktu harç alınması gerektiğini belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalı idareler arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idarelerden tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakameleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

4. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu Bursa ili, ... ilçesi, Küçükbalıklı Mahallesi 3123 ada 17 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde fiilen el atılan bölümlerin bedeline hükmedilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Dosyada bulunan belgelerden dava konusu taşınmazda bulunan trafo binasının ... tarafından Türkiye Elektrik Dağıtım Anonim Şirketine devredildiği anlaşıldığından, bu bölümün bedelinin davalı ... Genel Müdürlüğünden tahsiline karar verilmesi yerindedir.

4. Eldeki davada taşınmaza 04.11.1983 tarihinden sonra el atılmıştır. 7421 sayılı Kanun ile 2942 sayılı Kanun’a eklenen Ek Madde 4'ün üçüncü fıkrası; “Bu Kanun kapsamında açılan davalarda verilen bedel ve tazminat kararlarına ilişkin mahkeme ve icra harçları, davalı idare tarafından ödenmek üzere maktu olarak belirlenir.” şeklinde düzenlenmiştir. 2942 sayılı Kanun'un 6487 sayılı Kanun'la değiştirilen Geçici 6 ncı maddesinin onikinci ve onüçüncü fıkraları; "09.10.1956 ile 04.11.1983 tarihini kapsayan dönemde oluşan mağduriyetin giderilmesi amacıyla getirilen ve malikler aleyhine bir takım hükümler içeren bu istisnai düzenlemenin 04.11.1983 tarihinden sonraki dönem içinde uygulanmasının hukuk güvenliğini zedeleyeceği" gerekçesiyle ve Anayasa'nın 2 ncı ve 35 inci maddelerine aykırı bulunarak 13.03.2015 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 13.11.2014 tarihli ve 2013/95 Esas, 2014/176 Karar sayılı kararıyla iptal edilmiştir. 2942 sayılı Kanun'da 04.11.1983 tarihinden sonraki el atmalara ilişkin başkaca bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu nedenle kaynağını Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar ile 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararlarından alan 04.11.1983 tarihinden sonra el atılan taşınmazlar yönünden, kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan davalarda mahkeme ve icra harçları ile her türlü vekâlet ücretinin nispi olarak uygulanması gerektiğinden nisbi harç ve vekâlet ücretine hükmedilmesi doğrudur.

5. Davalı idarelerin hüküm fıkrasında sorumlu olduğu miktarlar doğrultusunda, her bir idare yönünden kabul edilen bedel üzerinden ayrı ayrı nispi vekâlet ücreti takdir edilmesi gerekirken toplam bedel üzerinden belirlenen vekâlet ücretinin davalı idarelerden müteselsilen tahsiline karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle,

1. Bölge Adliye Mahkemesince verilen 15.05.2023 tarihli ek kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. Davalı ..., davalı ... ve davalı TEDAŞ Genel Müdürlüğü vekillerinin Bölge Adliye Mahkemesi kararına yönelik temyiz itirazının kısmen kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (14) nolu bendinin tümüyle çıkartılmasına, yerine ''Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden istinaf karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince kabul edilen değer üzerinden hesaplanan 59.207.34 TL vekâlet ücretinin davalı ... Başkanlığından, 201.196.15 TL vekâlet ücretinin ... Belediye Başkanlığından, 3.854.08 TL vekâlet ücretinin ... Genel Müdürlüğünden alınarak davacıya verilmesine’ cümlesi yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davalı idarelerden peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.