"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/79 Esas, 2023/273 Karar
KARAR : Esastan ret/ Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Alanya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/547 Esas, 2020/395 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddi ile Kamu düzeni gereğince İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Antalya ili, Alanya ilçesi, ... Mahallesi, 124 ada 1 parsel sayılı taşınmazda kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve irtifak hakkının davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı taraf süresinde cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ile bu hakkın davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1.Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; tespit edilen bedelin fahiş olduğunu, münavebeye buğday+ buğday samanı, bakla, bezelye ürünlerinin alınmasının hatalı olduğunu, %35 değer kaybı oranının haksız olduğunu, %5 kapitalizasyon faizi belirlenmesi hatalı olduğunu, kamulaştırma bedel tespitlerinde taşınmaz sahiplerinin vergi beyanının da dikkate alınması gerektiğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
2.Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve kanuna aykırı olduğunu, %100 objektif değer artışı uygulanması gerektiğini, değer azalışının %50 ve kapitalizasyon faiz oranının %4 olarak hesaplanması gerektiğini, bilirkişi raporunda dava konusu taşınmazın değer tespiti yapılırken komşu parsellerden ve yakın çevreden bir emsal satış olup olmadığına bakılması gerekirken bu hususa dikkat edilmediğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu Antalya ili, Alanya ilçesi, ... köyü 124 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kuru tarım arazisi vasfında kabul edilerek net gelir yöntemi ile kamulaştırma bedelinin tespitinde yöntem olarak isabetsizlik bulunmadığı, münavebe desenin o yörede yetişen yaygın olarak yetişen ürünlerden oluşturulduğu, net gelirin hesabında değerlendirme tarihi olan 2019 yılı İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerinin kullanılmasının yerinde olduğu, dava konusu taşınmazın kuru tarım arazisi vasfında kabul edildiğinden kapitalizasyon faiz oranı %5 olarak alınmasının yerinde olduğu, dava konusu taşınmazın bulunduğu konum, merkezi yerlere uzaklığı dikkate alınarak bilirkişi heyetince objektif değer artışı uygulanmamasının yerinde olduğu, enerji nakil hattının dava konusu taşınmaz üzerindeki güzergahı ve taşınmaz üzerindeki kapladığı alan dikkate alındığında değer azalış oranını tespit edilerek değer düşüklüğü oranı belirlenip kamulaştırma irtifak bedelinin tespitinin yerinde olduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf taleplerinin ayrı ayrı esastan reddine, ancak resen yapılan inceleme sonucu İlk Derece Mahkemesince tespit edilen kamulaştırma bedeline dava tarihi olan 29.12.2019 tarihinden 4 ay sonraki tarih olan 30.04.2020 tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerekirken, 29.03.20201 tarihinden itibaren faize hükmedilmesinin yerinde olmadığı, yine, Anayasa Mahkemesinin 16.07.2020 tarihli ve 2018/104 Esas, 2020/39 karar sayılı ilamı ile 7139 sayılı Kanun'un 26 ncı maddesi ile 04.11.1983 tarihli ve 2942 sayılı Kanun'un 10 ncu maddesinin değiştirilen sekizinci fıkrasının iptaline karar verildiği ve 31317 sayılı ve 27.11.2020 tarihli Resmî Gazete'de yayınlanması karşısında tespit edilen kamulaştırma bedelinin davalıya derhal ödenmesine karar verilmesinin gerektiği anlaşıldığından, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 4 üncü, 10 uncu ve 11 inci maddeleri
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arazi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesi ve aynı maddenin son bendi uyarınca taşınmazın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve irtifak hakkına konu olan bölüm dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle irtifak hakkı karşılığının adil ve hakkaniyete uygun olarak tespit edilmesi ve tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesi, dava konusu irtifak hakkının idare adına tesciline karar verilmesi yerindedir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
11.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.