Logo

5. Hukuk Dairesi2023/7067 E. 2023/11352 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeli tespiti ve tahsili istemine ilişkin davada, belirlenen bedelin davalı idare tarafından yüksek olduğu iddiası.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, toplanan deliller ve kesinleşmiş yargı kararları doğrultusunda taşınmaz bedelini takdir etmesinde ve davalı idarenin hukuki dinlenilme hakkının ihlal edilmediği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/977 Esas, 2023/162 Karar

KARAR : Kısmen kabul

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Diyarbakır ili, Bağlar ilçesi, ... köyü 3 parsel ve 113 parsel sayılı taşınmazlarda maliki olduğunu, taşınmazlara kamulaştırma yapılmaksızın sivil ve askeri hava alanı yapmak ve kullanmak suretiyle fiilen el atıldığını belirterek kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin davalı idareden tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; 3 parsel sayılı taşınmazın bir bölümünün, diğer taşınmazın ise tümüyle havaalanı içerisinde kaldığını, 25 Şubat 1969 tarihinde kamulaştırıldığını, bedelin depo edildiğini ve kamulaştırma bedelinin kesinleştiğini belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 07.07.2020 tarihli ve 2020/237 Esas, 2020/258 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin 07.07.2020 tarihli ve 2020/237 Esas,2020/258 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; Diyarbakır 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/304 Esas sayılı dosyasında Diyarbakır ili, Bağlar ilçesi, ... köyü 3, 6, 18 ve 113 parsel sayılı taşınmazlar hakkından açılan davanın kabulüne dair kararın Dairemizin 10.12.2015 tarihli ve 2015/10254 Esas, 23895 Karar sayılı ilamı ile dava konusu taşınmazların tümü yönünden bozulduğu, bozma sonrası Diyarbakır 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/102 Esasına kaydedilerek davanın kısmen kabulüne karar verildiği ve bu kararın Dairemizin 04.07.2019 tarihli ve 2018/10421 Esas, 2019/13576 Karar sayılı ilamıyla ... köyü 6 ve18 parsel sayılı taşınmazlar yönünden bozulduğu, bu ilama ilişkin karar düzeltme talebinin reddi ile Diyarbakır 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2020/149 Esasına kaydedilerek ... köyü 3 ve 113 parsel sayılı taşınmazlar yönünden dosyanın tefrikine karar verilip aynı Mahkemenin 2020/237 Esasına kaydedildiği,davanın yapılan yargılaması sırasında davalı idare vekiline tensip zaptı ile duruşma gün ve saatini bildirir davetiye tebliğ edilmediği, davalı idarenin tefrik kararı sonrası yapılan yargılamada hazır bulunamadığı anlaşılmış olup, davalı idare davaya dahil edilip taraf teşkili sağlandıktan sonra sonucuna göre esas hakkında hüküm kurulması gerektiği gözetilmeden, hukuki dinlenilme hakkı ihlal edilerek idarenin yokluğunda yargılamaya devam olunması doğru görülmeyerek sair hususlar incelenmeksizin kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar

Mahkemenin 18.01.2022 tarihli ve 2021/719 Esas, 2022/27 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin 18.01.2022 tarihli ve 2021/719 Esas, 2022/27 Karar kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; Dairemizin 04.07.2019 tarihli ve 2018/10421 Esas, 2019/13576 Karar sayılı bozma ilamına konu edilmeyerek ... köyü 3 ve 113 parsel sayılı taşınmazlar yönünden kesinleşen toplam bedel 235.767,30 TL olduğu halde, hükümde 352.167,26 TL olarak gösterilmesi, dava konusu ... köyü 3 parsel sayılı taşınmaz için 320.489,85 TL ve ... köyü 113 parsel sayılı taşınmaz için 31.677,47 TL olmak üzere toplam 352.167,26 TL üzerinden ıslah edildiği nazara alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmesi gerekirken tam kabulüne karar verilmesi ve davalı idare lehine reddedilen bedel üzerinden vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi ile dava konusu ... köyü 3 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmasız el atılan ve bedeline hükmedilen 21.076,77 m²lik kısmının tapu kaydının iptali ile Hazine adına tesciline karar verildiği halde, infazda tereddüt yaratacak şekilde aynı taşınmazın tamamının tapu kaydının iptaline de hükmedilmesi doğru görülmediğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Son Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; emsal seçiminin ve incelemesinin hatalı yapıldığını, belirlenen bedelin yüksek olduğunu ileri sürerek kararın bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ile bedelinin tahsili hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesi gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ile 439 uncu maddeler

2. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) geçici 6 ncı maddesinin birinci, ikinci ve altıncı fıkraları.

3. 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, toplanan belgeler üzerinden tarafların iddiasının denetlendiği, bozma ile kesinleşen ve taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,

20.11.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.