"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2015/272 Esas, 2016/400 Karar
KARAR : Kabul
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçelerinde; Bursa ili, .... ilçesi, ... Mahallesi 896 ada 2 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar cevap dilekçesi sunmamış, duruşmada taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan kısmının da kamulaştırılmasını aksi takdirde davanın reddedilmesini talep etmişlerdir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemece yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline
karar verilmiştir.
IV. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; emsal incelemesinde kıyaslama sonucu emsalin 4 kat daha değerli olduğu belirtilmiş ise de emsalin çok daha değerli olduğunu, Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından resen belirlenen emlak vergisine esas olan m² değerine göre dava konusu taşınmaza fazla değer tespit edildiğini, dosyaya fazla bloke edilen faiz bedelinin iadesine karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1.Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Arsa niteliğindeki taşınmaza emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3.Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
4.Hükmedilen bedele 05.10.2015 tarihinden karar tarihine kadar faiz yürütülmesine karar verilmesi ile yetinilmesi ve bloke edilen faizin iadesi gerekirken infazda tereddüt uyandıracak şekilde faize dair ödeme hükmü kurulması bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2.Davacı idarenin karara yönelik temyiz itirazının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının hüküm fıkrasının ikinci bendinin hükümden çıkarılmasına, yerine ''Tespit edilen bu bedele 05.10.2015 tarihinden karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesine, fazladan bloke edilen 7967,07 TL ve 1.022,44 TL faiz bedelleri davalı tarafça çekilmiş ise (bu bedellerin faiz olarak yatırıldığı gözetilerek) varsa çekilme tarihine kadar işlemiş nemaları ile davalıdan alınarak; çekilmemişse ilgili banka tarafından işlemiş nemaları ile davacı idareye iadesine'' cümlesinin yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine,12.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.