"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1839 Esas, 2023/1674 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 27. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/686 Esas, 2021/256 Karar
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın davalı ... yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, dahili davanın davalı ... yönünden kabulüne karar verilmiştir.
Kararın dahili davalı ... vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı dahili davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Ankara ili, Keçiören ilçesi, ... Mahallesi, 4074 ada 11 parsel sayılı taşınmaza yol yapılmak suretiyle fiilen el atıldığından bahisle kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu parselin, İmar ve İskân Bakanlığı Planlama ve İmar Genel Müdürlüğü Şehircilik Daire Başkanlığının 24.09.1966 tarihli ve ve 7574 sayılı yazısıyla tasdik edilen 58400 nolu parselasyon planında 461 m²si 7201 ada 5 parsele, 63 m²si 7021 ada 6 parsele ve 506 m²si diğer planda (64150 nolu plan) olarak şuyulandırıldığını, 7021 ada 5 ve 6 nolu parsellerin onaylı imar planında 3 katlı konut alanı kullanımında kaldığını, söz konusu 4074 ada 11 nolu parselin 506 m²lik kısmının 22.02.1972 tarihli ve 946 sayılı yazısıyla onaylanan 64150 nolu parselasyon planında yola giden kısım olarak ayrılmış olduğunu ve söz konusu yolun 15 metre olarak planlanmış olduğunu, kendilerine husumet düşmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
2. Dahili davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; husumet itirazında bulunarak, dava konusu taşınmazın Ark sokak içerisinde kaldığını ve idarelerinin sorumluluğu içinde bulunmadığını belirtilerek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın davalı ... yönünden husumetten reddine, dahili davalı ... yönünden kabulüne, taşınmaz bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bedeline hükmedilen taşınmazın tapusunun iptali ile yol olarak terkinine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde dahili davalı ... vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Dahili davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu yerin kaldırımda kalan kısmının başka parsel maliklerince araç park yeri olarak kullanıldığını, bedelin tamamından sorumlu olmadıklarını, davacının taşınmazı bağış yoluyla edindiğini ve hissesi üzerinde rücu şerhi bulunduğu hususunun dikkate alınmadığını, belirlenen metrekare birim fiyatının piyasa rayiç değerinden fazla olduğunu ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa niteliğindeki taşınmaza mahallinde yapılan keşif sonucu emsal karşılaştırması yapılarak değer biçen, usul ve kanuna uygun olarak düzenlenen bilirkişi raporuna göre taşınmazın tamamının bedelinin dahili davalı ... Başkanlığından tahsili doğru olduğu gibi, dosya kapsamındaki bilgi ve belgelere göre dava konusu taşınmazın davalı idarenin yetki ve sorumluluk alanında kaldığı ve husumetin doğru yöneltildiği ve davacı tarafından vekil tayin edilen Avukat ...’e verilen vekâletnamenin 31.12.2019 tarihi mesai saati sonuna kadar geçerli olmak üzere verildiği, mahkeme tarafından vekilin vekâlet ilişkisinin sona erdiği dikkate alınmaksızın davanın 08.07.2021 tarihinde karara çıkartıldığı ve yeni vekâletname sunulmadığı, karar ve Daire inceleme tarihi itibarıyla geçerli bir vekâletname bulunmadığı dikkate alınarak gerekçeli karar ile davalı idare vekilinin istinaf dilekçesinin davacı asile tebliği ile istinaf ve cevap süresi beklendikten sonra halen geçerli ve yeni vekelatname sunulmadığı ve davacı asile yapılan tebliğ sonrasında davacı asil tarafından istinaf dilekçesi de ibraz edilmediği, sadece davalı idare vekilinin istinaf itirazları incelenmek suretiyle sonuçta mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından davalı idare vekilinin istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde dahili davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Dahili davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle;istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin idareden tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci ve Geçici 6 ncı maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde ve dava konusu taşınmazın tamamının bedelinin dahili davalı ... Başkanlığından tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeple;
Dahili davalı ... vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA
Dahili davalı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
16.01.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.