"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesi
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Çorlu 4. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/21 Esas, 2021/358 Karar
Taraflar arasındaki tapu sicilinin hatalı tutulması nedeniyle uğranılan zararın 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu’nun (4721 sayılı Kanun) 1007 nci maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı Hazine vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafınca hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü..
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Tekirdağ ili, Çorlu ilçesi ... Mahallesi, ... ada 1 parsel sayılı arsa vasıflı taşınmazın sahibi olduğunu, taşınmazın 94 numaralı Orman Kadastro Komisyonu kararı ile orman sınırları içine dahil edildiğini, Tekirdağ Kadastro Mahkemesine Kadastro Komisyonu kararının iptali için dava açıldığını, davanın reddedildiğini ve kararın kesinleştiğini belirterek fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla şimdilik 30.000 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı Hazine vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının mağduriyetinin kendi hatasından kaynaklandığını, idarenin kusurunun olmadığını, davacının satın aldığı taşınmazın tapu kaydını ve imar durumunu araştırmadığını, davacının rayiç değerleri dikkate alındığında fahiş miktarda talepte bulunduğunu beyan ederek davanın öncelikle husumet yokluğundan, bilahare esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, 1.680.080,17 TL tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, Tekirdağ ili, Çorlu ilçesi, ... Mahallesi 134 ada 1 parsel sayılı taşınmazın davacı adına olan tapu kaydının iptali ile orman vasfı ile Hazine adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; karara dayanak olan bilirkişi raporunda heyetçe takdir edilen m² birim değerinin taşınmazın gerçek değerinden çok düşük olduğunu bu rapora dayanarak verilen kararın kaldırılması gerektiğini, karara dayanak raporun dördüncü sayfasında yer alan emsal tablosunda görüldüğü üzere taşınmazlar büyüdükçe m² birim değerinin de artmakta olduğunu, dava konusu taşınmazın 5 ve 8 nolu emsal parsellerden ortalama %10 oranında daha değerli olduğunu, raporda belirtildiği üzere dava konusu taşınmazın dört yönden yola cepheli olduğunu, emsallere göre dava konusu taşınmazın 662,61 TL/ m² olduğunu, buna göre taşınmazın belirlenen değerinin çok düşük olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı Hazine vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece eksik ve yetersiz bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulmuş olmasının usul ve kanuna aykırı olduğunu, Maliye Hazinesinin başka idarenin yaptığı işlemlerden dolayı pasif husumet ehliyeti olmadığını, davaya ilişkin husumet itirazlarının yerel mahkeme tarafından dikkate alınmadığını, yargılama esnasında taşınmaza değer tespit edilirken taşınmaz arsa gibi düşünülerek değerinin tespit edildiğini, dosya kapsamından anlaşıldığı ve esasen de davacıların elinden çıkma nedeninin taşınmazın orman olduğu düşünüldüğünde arsa gibi tazminat miktarı hesaplanmasının yasal ve hakkaniyete uygun olmadığını, bilirkişi tarafından ancak taraflar arasında hakkaniyeti sağlayacak şekilde tazminat bedeli tespit edilmesi gerektiğini, dava ile orman niteliği tespit edilen taşınmazın değerinin, 1/1000 ölçekli uygulama imar planı içerisinde kalan taşınmazları emsal alınarak belirlenmesinin usul ve kanuna aykırı olduğunu ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kaldırma kararından sonra dosya kendisine iade edilen İlk Derece Mahkemesince Tapu müdürlüğü ile Belediye başkanlığından gerekli kayıt ve belgeler celbedilerek yeniden yapılan keşif ve alınan bilirkişi kurulu raporu ile kaldırma nedenlerinin karşılanmış olmasına, benzer nitelikli komşu taşınmazlara ait bilirkişi raporları dikkate alınarak değerlendirme tarihi itibarıyla vasfı arsa olarak belirlenen taşınmazın değerinin resmi veriler ışığında emsal satış yöntemiyle belirlenmesine, dava konusu taşınmazın kesinleşen Kadastro Mahkemesi kararına göre orman tahdidi içinde bulunduğunun anlaşılmasına göre mahkemece verilen karar usul ve kanuna uygun olup delillerin takdirinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığından taraf vekillerinin istinaf itirazlarının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar etmiştir.
2. Davalı Hazine vekili temyiz dilekçesinde özetle istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, uğranılan zararın 4721 sayılı Kanun'un 1007 inci maddesi uyarınca tazmini istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu Tekirdağ ili, Çorlu ilçesi, ... Mahallesi, ... ada 1 parsel sayılı taşınmazın 2004 yılında davacı tarafından satın alma yolu ile iktisap edildiği, 94 nolu orman kadastro komisyonu tarafından yörede yapılan orman kadastro çalışmaları ile dava konusu taşınmazın orman tahdidi içine alındığı, davacı tarafından Tekirdağ Kadastro Mahkemesinin orman kadastro komisyonu kararının iptali ile istemiyle dava açıldığı, Tekirdağ Kadastro Mahkemesince yapılan yargılama neticesinde 2015/131 Esas, 2016/80 Karar sayılı ilamı ile davacının davasının reddine karar verilerek taşınmazın orman tahdidi içinde bırakıldığı, hükmün Yargıtay aşamasından geçerek 14.07.2017 tarihinde kesinleştiği, davacının tapu sicilinin yanlış tutulması nedeniyle 01.02.2019 tarihinde eldeki tazminat davasını açtığı anlaşılmaktadır.
3. Tazminata konu arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi ve taşınmazın gerçek bedelinin 4721 sayılı Kanun'un 1007 nci maddesi gereğince davalı Hazineden tahsiline karar verilmesi doğrudur.
4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine, davalı Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.