Logo

5. Hukuk Dairesi2023/836 E. 2023/9609 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kat malikleri arasında, ana gayrimenkulün ortak alanlarında mimari projeye aykırı imalatlar yapılarak müdahalede bulunulması nedeniyle eski hale getirme ve müdahalenin önlenmesi talebi.

Gerekçe ve Sonuç: Yapılan imalatların ana gayrimenkulün mimari projesine aykırı olduğu ve ortak alanlardaki kat maliklerinin mülkiyet hakkına müdahale teşkil ettiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle temyiz isteminin reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/905 Esas, 2022/2522 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : ... Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/62 Esas, 2019/372 Karar

Taraflar arasındaki müdahalenin önlenmesi ve eski hâle getirme davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalılar ... vd. vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verilmiştir.

Davalılar vekilince temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasının istenilmesi üzerine, işin duruşmaya tâbi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 24.10.2023 günü tayin edilerek taraflara tebligat gönderilmiştir.

Duruşma günü taraf vekilleri duruşmaya katılmadıklarından incelemenin evrak üzerinden yapılmasına karar verilmiştir.

Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı dava dilekçesinde özetle; davalıların, Tekirdağ ili, ... ilçesi, ... köyü 1622 parsel sayılı 1595 m²lik arsasının yanında bitişik bir arsası olduğunu, arsaları üzerine kamelya yapmış olan davalının, tarafına ait arsanın sınırına tecavüz ettiğini, davalıya sözlü uyarı yapmasına rağmen davalının yapmış olduğu kamelyanın sınırı ihlal ettiğini, ancak yıkmayacağını söylediğini, tarafına ait gayrimenkule davalı tarafından yapılan haksız tecavüzün önlenmesine, arsa üzerindeki kamelyanın yıkılmasına, yargılama giderlerinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar ... vd. vekili cevap dilekçesiyle özetle; davacı taraf her iki davalının kendi arsasına müdahalede bulunduğu iddiası ile işbu davayı açmış ise de tapu kayıtları incelendiğinde müvekkillerinden ...'ün davacının iddia ettiğinin aksine dava konusu her iki gayrimenkul ile hiçbir alakası olmadığını, davacının kendi arsasına tecavüzün gerçekleştirildiğini iddia ettiği gayrimenkul tapuda müvekkili ... ile başka bir şahsın ortak malik oldukları bir gayrimenkul olduğunu, ... aleyhine husumet yöneltilmesinin hukuken mümkün olmadığını, davacı kötüniyetli olarak gayrimenkulün sahibi olmadığı hâlde ... aleyhine dava ikame ettiğini, davacının kendi arsasına tecavüz edildiğini iddia etmiş olduğu gayrimenkulün tapuda iki şahsa ait olduğunu, ortaklı bir yapıya sahip olduğunu, davanın mahiyeti gereği davacının açmış olduğu bu davayı zorunlu dava arkadaşlığı gereğince tapudaki diğer malike de yöneltmesinin şart olduğunu, bu eksiklik giderilmeden davanın esasına girilmesinin mümkün olmadığını, müvekkili ...'ün ortak olduğu gayrimenkul ile davacının sahibi olduğunu iddia ettiği gayrimenkulün yazlık bir site içerisinde yer alan birbirine komşu iki yazlık olduğunu, bu site içerisinde bulunan yazlıkların kendilerine ait bir sınırı bulunmadığını, müvekkilinin davacının arsasına tecavüz oluşturacak bir davranış ya da eylem içerisinde bulunmadığını, açıklamış oldukları nedenlerle davanın ... açısından esasa girilmeden husumet yönünden reddine, diğer davalı ... ile ilgili olarak öncelikle eksiklikler giderildikten sonra davanın esasına girilmesine ve yapılacak yargılama sonucunda davanın reddine, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulü ile davalı ... yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davalı ... yönünden ise kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalılar ... vd. vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili ... hakkındaki kararı istinaf etmediklerini, davalı ... hakkındaki kararın hatalı olduğunu, bilirkişi raporuna yaptıkları itirazların değerlendirilmediğini, rapor ile dava konusu arasında çelişki bulunduğunu, imalatınortak alanda olduğu ve yapının mimari projesine aykırı olduğunun bilirkişi raporuyla tespit edildiğini, yapı ortak alanda kalmakta ise davacının taşınmazına el atmanın söz konusu olmadığını, davacının yazlığı ile ...'ün yazlıklarının komşu olduğunu, kendilerine ait bir sınırı bulunmadığını, davacının kendi arsasına tecavüzün söz konusu olmadığını, bu nedenle davanın reddi gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yapılan imalatların ana gayrımenkulün mimari projesine aykırı olduğunun tespit edildiği böylece mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itirazlarını ve kararın eksik inceleme neticesinde verildiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, tarafların kat maliki oldukları ana gayrimenkulde mimari projeye aykırı imalatların eski hâle getirilmesi ve müdahalenin önlenmesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun (634 sayılı Kanun) 19 uncu maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. 634 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesi uyarınca her kat maliki ana gayrimenkulün mimari durum ve güzelliğini korumaya mecbur olup, dosya kapsamı ile aksinin ispatlanamadığı ve yapılan müdahalenin ortak alanlardaki kat maliklerinin mülkiyet hakkı aleyhine olduğu gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

24.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.