Logo

5. Hukuk Dairesi2023/8491 E. 2024/2771 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedeli ile ilgili uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, bozma öncesi kararda kesinleşen hususlara aykırı olarak, net geliri ve objektif değer artış oranını değiştirerek fazla bedel hükmetmesi ve yasal faiz başlangıç ve bitiş tarihlerini hatalı belirlemesi bozmayı gerektirmiş ve davacı idarenin temyiz itirazlarının kabulü ile yerel mahkeme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/492 Esas, 2023/165 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkinine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Muğla ili, Milas ilçesi, ... Mahallesi 145 ada 40 parsel (eski 641 parsel) sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça teklif edilen bedelin taşınmazın gerçek değerinin çok altında olduğu için müvekkilleri tarafından kabul edilmediğini, davalılardan Sultan Yıldız'ın müvekkillerinin annesi olup 03.12.2014 tarihinde vefat etmiş olduğunu, dava konusu taşınmazın Milas-Bodrum yol güzergahı üzerinde Güllük ve Havalimanı kavşağında ve yol seviyesi üstünde tamamen görüş hakimiyeti olan bir taşınmaz olduğunu, taşınmazın içinde bakımlı ve verimli mahsüldar zeytin ağaçları, çam ağaçları, badem ağaçları ve 1 adet incir ağacı mevcut olduğunu, havalimanına çok yakın ve ulaşım sorunu olmadığını, yola hakim bir taşınmaz olması sebebiyle taşınmazda zeytin mahsulü dışında reklam tabelası koydurmak suretiyle ticari amaçlı gelir elde edildiğini, kira sözleşmelerinde müvekkillerinin dava konusu taşınmaza konulan ve konulacak olan panolardan her yıl artırılmak üzere kira geliri elde ettiğini, ileriki yıllarda bu kira gelirlerinin çok fazla olacağının aşikar olduğunu, kamulaştırma sebebiyle müvekkillerinin ömür boyu elde edeceği kira gelirlerinden mahrum kalacaklarından bu hususunda taşınmaza takdir edilecek kamulaştırma bedelinin tayininde dikkate alınması gerektiğini, taşınmazda bulunan zeytin ağaçlarının miktarının bilirkişiler tarafından çok eksik tespit edildiğini ileri sürmüştür.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 19.10.2015 tarihli ve 2014/1410 Esas, 2015/1646 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin 19.10.2015 tarihli ve 2014/1410 Esas, 2015/1646 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucunda; taşınmazın sulu tarım arazisi niteliği, konumu ve yüzölçümü dikkate alındığında değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının % 4 uygulanması gerekirken, bu oranın % 5 kabulü ile az bedel tespiti ve karar tarihi olan 19.10.2015 gününe kadar yasal faiz uygulanması gerekirken, faiz bitiş tarihinin kararda gösterilmemesi doğru görülmediğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 11.07.2019 tarihli ve 2018/865 Esas, 2019/1243 Karar sayılı kararı ile kamulaştırma bedelinin verilen kesin süre içerisinde depo edilmediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. Mahkemenin 11.07.2019 tarihli ve 2018/865 Esas, 2019/1243 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucunda; davacı idare vekili tarafından sunulan banka dekontuna göre davacı idarenin karar tarihinden sonra 05.08.2020 tarihinde fark bedeli depo ettiği anlaşıldığından usul ekonomisi de gözetilerek işin esasına girilip dosyada mevcut bilirkişi kurulu raporları denetlenmek suretiyle karar verilmesi gerektiğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; kapitalizasyon faiz oranı dışındaki hususlar bozmaya konu edilmeyerek kesinleştiği hâlde verim ve objektif değer artış oranı değiştirilmek suretiyle belirlenen bedelin hatalı olduğunu, yasal faiz başlangıç ve bitiş tarihlerinin hatalı belirlendiğini ileri sürmüştür.

2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; belirlenen bedelin düşük olduğunu, daha yüksek getirisi olan badem ağaçlarının dikkate alınmadığını, 2014 yılında yıllık kira bedeli 40.500,00 TL olan gelir getirici reklam panolarının değerinin hesaplanmamasının hatalı olduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesi gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Kanun'un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Kapama zeytinlik niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net geliri esas alınarak değer biçilmesinde yöntem itibarıyla bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalılar vekilinin tüm, davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

4. Bozma öncesi kapama zeytinlik net geliri 2014 yılı verileri esas alınarak 650,00 TL belirlenip objektif değer artış oranı % 200 uygulanmak suretiyle değer biçildiği ve bu hususlar bozmaya konu edilmediği halde, bozma sonrası davalı idare lehine oluşan usuli kazanılmış hak ihlal edilerek net gelir 694,95 TL belirlenip objektif değer artış oranı % 400 uygulanmak suretiyle fazlaya hükmedilmesi yerinde değildir.

5. Kabule göre de; ilk kararla tespit edilen 250.212,68 TL’ye 19.04.2015 tarihinden ilk karar tarihi olan 19.10.2015 tarihine kadar, bakiye bedele ise 19.04.2015 tarihinden son karar tarihi olan 18.04.2023 tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerekirken, belirlenen bedelin tamamına yasal faiz işletilmesine karar verilmesi ve faiz bitiş tarihinin açıkça gösterilmemesi bozmayı gerektirir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeple;

1. Davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddine,

2. Davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan Mahkeme kararının BOZULMASINA,

Davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

07.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.