Logo

5. Hukuk Dairesi2023/867 E. 2023/8059 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapudan terkinine ilişkin davada, tespit edilen bedelin depo edilip edilmediği ve davanın reddine ilişkin kararın doğru olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararından sonra kamulaştırma bedelinin depo edildiğinin banka dekontuyla anlaşıldığı, usul ekonomisi gereği davalı tarafın işin esasına girilerek karar verilmesi hususundaki beyanının alınması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/423 Esas, 2022/304 Karar

KARAR : Ret

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapudan yol olarak terkinine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine karar verilmiştir.

Mahkeme kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Muğla ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 195 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın tapu kaydının iptali ile yol olarak tapudan terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davalılardan ...’nun kısıtlandığını, öncelikle taraf teşkilinin sağlanmasının gerektiğini, kamulaştırılacak taşınmazın yeri ve piyasadaki değerinin teklif edilen değerden çok daha fazla olduğunu ileri sürmüştür.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 14.03.2016 tarihli ve 2015/239 Esas, 2016/164 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; dava konusu taşınmaza dava tarihi olan 2015 yılı esas alınmak suretiyle İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerine göre değer biçilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden 2014 yılı resmi verilerine göre değer biçen bilirkişi kurulu raporuna göre hüküm kurulması, taşınmazın sulu tarım arazisi niteliği, konumu ve yüzölçümü dikkate alındığında değeri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının % 4 uygulanması gerekirken, bu oranın % 6 kabulü ile az bedel tespiti, davacı idarece düzenlenen kıymet takdir raporunda dava konusu taşınmaz üzerinde 5 adet ağaç bulunduğu tespit edildiği hâlde, mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda gerekçesi açıklanmadan ağaç bedellerinin hesaplamaya dahil edilmemesi ve davacı idare harçtan muaf olduğu hâlde aleyhine harca hükmedilmesi doğru görülmediğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 25.03.2021 tarihli ve 2018/759 Esas, 2021/234 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucu; bozma öncesi hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda dava konusu taşınmazın m² değerine % 150 oranında objektif değer artışı uygulandığı ve bu husus bozma nedeni de yapılmadığına göre davalılar lehine kazanılmış hak oluştuğu gözetilmeden, m² değerine % 50 objektif değer artışı uygulayan rapora göre hüküm kurulması ve davalılar kendisini vekille temsil ettirdiği halde, lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi, davalı ... ölü olduğu halde gerekçeli karar başlığında davalı olarak gösterilmesi ve yasal faiz hükmü doğru görülmediğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Üçüncü Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tespit edilen fark bedel yasal süreler içinde depo edilmediğinden davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; bedelin depo edildiğini ve davanın reddine karar verilmesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür.

2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; bozma öncesi ilk karar ile dava konusu taşınmazın kamulaştırılan kısmının tapu kaydının iptali ile idare adına tesciline karar verildiğini ve dava konusu taşınmazın ifraz edilerek 2182 parsel numarasını aldığını, davanın reddine karar verilmesinin hak kaybına sebebiyet vereceğini ve tapunun davalılara iadesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Tespit edilen kamulaştırma bedelinin bloke edilmesi için davacı idare vekiline verilen süreler içerisinde kamulaştırma bedeli depo edilmemiş ise de sunulan banka dekontuna göre davacı idarenin Mahkemenin karar tarihinden sonra 25.11.2022 tarihinde depo kararını yerine getirdiği anlaşıldığından, usul ekonomisi gözetilerek davalı tarafın işin esasına girilerek karar verilmesini isteyip istemediği yönünde beyanı da alınmak suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden, bu husus bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile sair hususlar incelenmeksizin temyiz olunan Mahkeme kararının BOZULMASINA,

Davalılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,

28.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.