"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Van Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/969 Esas, 2023/1647 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Çatak Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/156 Esas, 2021/224 Karar
Taraflar arasındaki 2942 ... Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 ... Kanun) 31 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi gereğince taşınmazın tapu kaydına konulan şerhin terkini istemi davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Van ili, Çatak ilçesi, ... Mahallesi 118 ada 14 parsel ... taşınmazın tapu kaydına konulan şerhin terkinini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; tescile ilişkin Mahkeme kararı kesinleşmiş olup, tapu tescil işlemi yapılarak şerhinin kaldırılması için evrakların Van Kadastro İl Müdürlüğüne gönderildiğini, ancak Van Kadastro İl Müdürlüğü tarafından herhangi bir işlem yapılmadığından idareye izafe edilecek bir kusur bulunmadığını, davanın Tapu Kadastro Genel Müdürlüğüne ihbar edilmesini talep ettiklerini, davalı şirketin kamu hizmetini yerine getirdiğini, bu kamu hizmeti sırasında kamulaştırma işlemi yapılarak taşınmaz sahibine kamulaştırma bedelinin ödendiğini, ancak bazı nedenlerle tüm kamulaştırma işlemlerinin yapılamadığını, bu durumda taşınmaz maliklerinin idareye ve/veya mahkemeye başvurması ve gerekli şartları taşıması halinde, tespit edilen bedelin kendilerine ödendiğini, dava ve tescil sürecinde ise bazı hallerde kesinleşen mahkeme kararlarına rağmen kazanılmış hakların uygulanmasının mümkün olmadığını, bu durumların önüne geçmek için idare lehine düzenlenen 2942 ... Kanun'un 31 inci maddesinin (b) bendi çerçevesinde, dava konusu yapılan taşınmazların tapu sicillerine bu şerhlerin konulmasının talep edildiğini, şerhin konulduğu tarihten önce, dava konusu taşınmaz ile ilgili mahkeme nezdinde 2942 ... Kanun hükümlerine dayanılarak açılmış bir dava bulunduğunu, ilgili şerhin dava ve tescil işlemleri sonuçlanıncaya kadar konulduğunu, ilgili yazı gereği mahkeme kararı sonucu tescil işlemleri gerçekleştiğinde herhangi bir süreye tabi olmayan şerhin tapu müdürlüğü tarafından resen kaldırılmasının gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte şerhin uzun bir süre kaldırılmaması halinde dava konusu edilebileceğini, bu sürenin en az 2 yıl olarak kabul edilmesi gerektiğini, dava konusu şerhin konulmasından itibaren geçen sürenin 2 yılın çok altında olduğunu, idareye yapılacak bir başvuru ile de şerhin kaldırılması mümkün olduğu hâlde, davacı tarafından açılan davanın 4721 ... ... Medeni Kanunu'nun 2 nci maddesinde belirtilen dürüstlük kuralına aykırılık teşkil ettiğini, talebin idari yargıda görülmesi gerektiğini, hak düşürücü süre itirazı ve zamanaşımı def’inde bulunduklarını, şerhin kaldırılması için gerekli şartların oluşmadığını, açıklanan sebeplerle davanın usulden ya da esastan reddi ile, yargılama giderleri ve yasal vekâlet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaz üzerindeki şerh işleminin davalı idare dolayısıyla kamunun menfaatini korumak adına Kanun tarafından idareye tanınan bir hak ve yetki olduğunu, kesinleşen mahkeme kararları ile kazanılmış haklarının zayi olmaması, tescil işlemlerinin gerçekleşmesi ve usul ekonomisi gereği, dava konusu yapılan taşınmazın tapu sicillerine bu şerhlerin konulmasının talep edildiğini, şerhin konulduğu tarihten önce, dava konusu taşınmaz ile ilgili karar veren mahkeme nezdinde 2942 ... Kanun hükümlerine dayanılarak açılmış bir dava bulunduğunu, mahkeme kararı sonucu tescil işlemleri gerçekleştiğinde ilgili şerhin, tapu müdürlüğü tarafından resen kaldırılması gerektiğini, tapu iptal ve tescil talebinde bulunulmasına rağmen gerekli tescil işlemi yapılamadığını, idareye izafe edilecek bir kusur bulunmadığından tüm yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin idare üzerinde bırakılmasının haksız ve usule aykırı olduğunu, davanın husumet yönüyle reddinin gerektiğini, dava konusu şerhin konulmasından itibaren geçen sürenin Yargıtay kararında belirtilen sürenin çok altında kaldığını, Covid -19 Pandemisi nedeniyle oluşan mücbir sebebin de sürenin hesabında dikkate alınması gerektiğini, dava konusu şerhin davacı ve aynı vekil tarafından açılan tazminat ve tescil davası nedeniyle konulmuş olup şerhin konulmasının ana sebebinin davacının açtığı bu dava olduğunu, idareye yapılacak basit bir başvuru ile de şerhin kaldırılması mümkün olduğu halde, davacı tarafından yapılan işlemler ve açılan iş bu davanın 4721 ... ... Medeni Kanunu'nun 2 nci maddesinde belirtilen dürüstlük kuralına aykırılık teşkil ettiğini, davada İdare Mahkemesi görevli olup adli yargıda açılan davanın görevsizlik nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, vekâlet ücreti yönünden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22 nci maddesi gereği seri dava vekâlet ücretinin uygulanması gerektiğini, bu nedenlerle kararın kaldırılmasını ve yeniden dosya üzerinden yargılama yapılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesini yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; ilgili şerhin dava konusu taşınmaz tapu kaydından terkin edildiği, hal böyle olunca davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına ilişkin karar verilmesinin doğru olduğu gibi davalı vekili tarafından istinaf dilekçesinde ya da ilk derece yargılaması sırasında, bu dosya da dahil olmak üzere, Çatak Asliye Hukuk Mahkemesinde görülen aynı mahiyetteki seri dosyaların esaslarına ve sayısına ilişkin herhangi bir bilgi verilmediği gibi buna ilişkin delil de ibraz edilmediği anlaşıldığından, vekâlet ücreti yönünden seri dava hükümlerinin uygulanmasına yönelik istinaf itirazına iştirak edilmemiş, bu nedenle davacı lehine takdir edilen vekâlet ücretinde bir isabetsizlik görülmediğinden davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, temel olarak 2942 ... Kanun'un 31 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi gereğince taşınmazın tapu kaydına konulan şerhin terkini istemi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 ... Hukuk Muhakameleri Kanunu'nun (6100 ... Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 ... Kanun'un 31 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi.
3. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 6 ncı ve 22 nci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 ... Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu taşınmaz üzerinde davalı talebi ile konulan 2942 ... Kanun'un 31 inci maddesinin (b) bendi uyarınca konulan şerhin dava tarihinden sonra kaldırıldığı, dava tarihi itibarıyla davacının dava açmakta haklı olduğu anlaşılmış, açıklanan sebeplerle yerel mahkemece davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinde, davalının yargılama giderlerinden sorumlu tutulmasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. İşbu dosyasının aynı nitelikte seri olarak açılan davalardan olmadığı buna karşın davanın ön inceleme tutanağı imzalanmadan önce konusuz kaldığından bahisle Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 6 ncı maddesi uyarınca davacı lehine tarife hükümleriyle belirlenen vekâlet ücretinin yarısına hükmedilmesi doğrudur.
4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı idare vekilinin yerinde bulunmayan tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 ... Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesi,
18.12.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.