Logo

5. Hukuk Dairesi2023/933 E. 2023/7787 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazın bedeli ve ecrimisilinin tespiti ile sorumlu idarenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: 6360 sayılı Kanun uyarınca İl Özel İdaresi'nin tüzel kişiliğinin sona ermesi ve sorumlu idarenin ... olması, ayrıca taleple bağlı kalınarak hüküm kurulması gözetilerek, davalı İl Özel İdaresi lehine hükmedilen vekâlet ücretinin kaldırılması suretiyle yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2016/245 Esas, 2022/352 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın İzmir İl Özel İdaresi ve ... Başkanlığı yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine, ... yönünden kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı bir kısım davacılar ve davalı idare ... vekilleri tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda,

Miktar ve değeri temyiz kesinlik sınırını aşmayan nihai kararlar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 427 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın kesinlik sınırının altında kalması hâlinde 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 427 ve 482 nci maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Ecrimisil bedeli olarak hüküm altına alınan ve temyize konu edilen miktar karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 5.180 TL’nin altında kalmaktadır.

Bu nedenle; bir kısım davacılar ve davalı idare ... vekillerinin ecrimisile ilişkin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.

Bir kısım davacılar ve davalı idare ... vekillerinin kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat bedeli yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin İzmir ili, ... ilçesi, ... köyü 317 ada 1 parsel sayılı taşınmazın maliki olduğunu, taşınmaza kamulaştırma yapılmaksızın okul yapılmak suretiyle fiilen el atıldığını belirterek kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeli ile ecrimisilin davalı idarelerden tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; husumetin İl Özel İdaresine yöneltilmesi gerektiğini, imar planında ilköğretim okul alanı olarak ayrıldığını, davanın reddi ile yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 20.11.2014 tarihli ve 2011/115 Esas, 2014/253 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonucu; taşınmazın bedelinin tespiti için 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 15 inci maddesine göre bilirkişi kurulu oluşturulup alınacak rapora göre hüküm kurulması gerekirken bir inşaat mühendisi ve fen bilirkişisinin düzenlediği rapora itibar edilerek karar verilmesi doğru olmadığı gerekçesi ile kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın ... yönünden kabulüne, diğer davalılar yönünden pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde bir kısım davacılar ve davalı idare ... vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Bir kısım davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; davalı ve ihbar edilen lehine vekâlet ücretine hükmedilmesinin doğru olmadığını, taşınmazın gerçek bedelinin belirlenmediğini, taşınmazın değerinin çok daha yüksek olduğunu, ikinci kez ıslah yapılabileceğini ileri sürerek kararın bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

2. Davalı idare ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; tescilin Hazine lehine kurulması gerektiğini, raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, emsalin hatalı seçildiğini, taşınmazın değeri fahiş belirlenerek davacıların sebepsiz zenginleşmesine yol açtığını, hükmedilen fahiş miktardaki ecrimisil miktarına da itiraz ettiklerini ileri sürerek kararın bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı tapu malikleri ile davalı idareler arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ile bedelinin ve ecrimisilin tahsili hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesi gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ile 439 uncu maddeler

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına...” karar verilmiştir.

3. Değerlendirme

1.Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Mahkemece verilen ilk kararda 39.424,32 TL bedele hükmedildiği ve bu kararın davacı tarafından temyiz edilmediği hususu gözetildiğinde, bu tazminat bedelinin davalı idare lehine usuli kazanılmış hak teşkil ettiği gözetilmeden, bozma sonrası alınan toplam 40.182 TL tazminat bedeli üzerinden değer biçerek hesaplama yapan bilirkişi kurulu raporunun hükme esas alınması doğru değilse de taleple bağlı kalınarak hüküm kurulduğundan bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.

3. Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı ... vekilinin tüm, bir kısım davacılar vekillinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

4. 6360 sayılı Kanun hükümleri uyarınca İl Özel İdaresinin tüzel kişiliğinin sona ermesi sebebiyle sorumlu idarenin yasal hasım olarak ... olduğu gözetildiğinde lehe vekâlet ücretine hükmedilmesi bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 438 inci maddesinin yedinci fıkrası hükmü uyarınca Mahkeme kararının düzeltilerek onanması gerekir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A. Bir Kısım Davacılar ve Davalı İdare ... Vekillerinin Ecrimisil Bedeline İlişkin Temyizi Yönünden

Bir kısım davacılar ve davalı idare ... vekillerinin temyiz dilekçesinin miktar yönünden REDDİNE,

B. Bir Kısım Davacılar ve Davalı İdare ... Vekillerinin Kamulaştırmasız El Atma Nedeniyle Tazminat Bedeline İlişkin Temyizi Yönünden

1. Davalı idare ... vekilinin tüm, bir kısım davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Bir kısım davacılar vekilinin Mahkeme kararına yönelik temyiz itirazının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının hüküm fıkrasının (8) numaralı bendinde yazılı " İl Özel İdaresi ve" ibarelerinin hüküm fıkrasından çıkartılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davalı ... harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davacılar ... vd.'den peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,25.09.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.