Logo

5. Hukuk Dairesi2023/9510 E. 2024/2933 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazların bedelinin tespiti ve yol olarak tapudan terkini davasında, belirlenen bedelin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin kuru arazi niteliğindeki taşınmazlara net ürün gelirine göre değer biçilmesinde ve uygulanan kapitalizasyon faizi ile objektif değer artırıcı unsur oranlarının uygunluğunda isabetsizlik bulunmadığı, değer düşüklüğü oranının yerinde olduğu ve davacı idare lehine vekâlet ücreti hükmedilmemesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/3633 Esas, 2023/1440 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Karacabey 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/174 Esas, 2022/164 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Bursa ili, Karacabey ilçesi, ... Mahallesi 608,622,650,654 parsel sayılı taşınmazların daha önce acele el koyma işlemlerinin yapıldığını belirterek 608 parsel sayılı taşınmazın 2.252,45 m²lik kısmının, 622 parsel sayılı taşınmazın tamamının, 650 parsel sayılı taşınmazın 1.070,67 m²lik kısmının, 654 parsel sayılı taşınmazın 2.763,23 m²lik kısmının kamulaştırma bedelinin tespitine, idare adına tesciline ve yol olarak tapudan terkinine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların tespit edilen kamulaştırma bedelinin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davacı idareden tahsili talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazların davalı adına olan tapu kaydının iptali ile kamulaştırılan taşınmazların yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; objektif değer artış oranının yüksek olduğunu, davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin hatalı olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların imar parsellerine yakınlığının taşınmaz değerlerini müspet yönde artırıcı bir unsur olduğunu, objektif değer artışı oranının düşük olduğunu, münavebe ürün seçiminin hatalı olduğunu, ilçe tarım verilerinin gerçekleri yansıtmadığını, kamulaştırma bedelinin fiili ödeme gününe yakın olan tarih dikkate alınarak yeniden hesaplanması gerektiğini, arta kalan kısımlarda değer düşüklüğü oranının düşük olduğunu belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kuru arazi niteliğindeki dava konusu taşınmazlara net ürün gelirine göre değer biçilmesinde yöntem olarak bir isabetsizlik bulunmadığı, dava konusu taşınmazların keşif tutanağı ve bilirkişi raporu ile tespit edilen nitelikleri dikkate alındığında taşınmazların kuru arazi olarak kabulünün yerinde bulunduğu, dava konusu taşınmazların niteliği ve konumuna göre uygulanan kapitalizasyon faizi ile objektif değer artırıcı unsur oranlarının uygun olduğu, bilirkişi heyeti raporunda belirtilen münavebe ürünleri ve verilerinin bölgenin münavebe yapısı ve resmi tarım verileri ile uyumlu olduğu, dava konusu taşınmazların yüzölçümleri ve geometrik şekilleri dikkate alındığında 608 ve 654 sayılı parseller yönünden değer düşüklüğü verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı ve değer düşüklüğü oranının yerinde olduğu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak davacı idare lehine vekâlet ücreti hükmedilmemesinde bir isabetsizlik bulunmadığından taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, temel olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki Bursa ili, Karacabey ilçesi ... Mahallesi 608,622,650,654 parsel sayılı taşınmazlara 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir esas alınarak değer biçilmesi ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesi yerindedir.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.03.2024 tarihinde oy birliği ile karar verildi.