Logo

5. Hukuk Dairesi2023/9518 E. 2024/2272 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazların bedelinin tespiti davasında, Bölge Adliye Mahkemesince belirlenen kamulaştırma bedelinin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesince, arsa niteliğindeki taşınmazların zeminine emsal karşılaştırması yapılarak ve üzerindeki ağaçlara kapama karışık meyve net gelirine göre belirlenen bedelden mutad münavebe ürününe göre belirlenen bedel indirilmek suretiyle değer biçilmesinde isabetsizlik görülmeyerek ve AİHM ile Anayasa Mahkemesi kararları da gözetilerek davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığından, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/691 Esas, 2023/1522 Karar

KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince taraf vekillerinin istinaf başvurularının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Artvin ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, ... ada ..., ... ada ... parsel, ... ada 4 parsel ve ... ada ... parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı, usulüne uygun tebligata rağmen davaya cevap vermemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile tespit olunan kamulaştırma bedelinin derhal davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazların davalı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; hükme esas alınan bilirkişi raporunun hukuka aykırı olduğunu, hatalı değerlendirmeler içerdiğini, değerlendirmeye esas alınan emsal taşınmazın Yargıtay içtihatlarına uygun olmadığını, emsal karşılaştırmasının hatalı yapıldığını, ağaç bedellerinin de hatalı hesaplandığını, davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemiş olmasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tespit edilen kamulaştırma bedelinin taşınmazların gerçek değerini yansıtmadığını, bilirkişi raporunun hükme esas alınamayacağını, emsal karşılaştırmasının hatalı yapıldığını, ağaç bedellerinin de hatalı hesaplandığını, nitekim ağaçlara kıymet takdir raporunda teklif edilen bedelin altında bir değer tespit edilerek çelişki yaratıldığını, çelişki giderilmeden karar verilemeyeceğini, taşınmazların gerçek değerinin tespiti gerektiğini, baraj kamulaştırılması nedeniyle bölgedeki halkın yaşam alanlarının, geçmişinin yok olduğunu, bu nedenle objektif değer artışı yapılması ve ayrıca tazminat ödenmesi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; Dairenin kaldırma kararında arsa niteliğindeki taşınmazların zeminine 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak 200,89 TL/m² biçilen değerin adil ve hakkaniyete uygun bulunduğu, İlk Derece Mahkemesi kararının sadece taşınmazlar üzerinde bulunan ağaçlar, uygulanan faiz kararı ve iade alınan bedelin varsa nemalarıyla birlikte iade alınmasına dair kaldırıldığı, buna rağmen İlk Derece Mahkemesince emsal karşılaştırması yapılarak dava konusu taşınmazlara yeniden değer biçildiği, bu kez m2 birim fiyatın 357,23 TL olarak tespit edildiği, tespit olunan bedelin doğru görülmediği, dava konusu taşınmazlarla aynı bölgede bulunan taşınmazlar için belirlenen 200,89 TL/m² birim fiyatın birçok dava dosyasında uygun bulunduğu, Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği, bu nedenle Dairece daha önce uygun görülen 200,89 TL/m² birim fiyatın hükme esas alınması gerektiği, İlk Derece Mahkemesinin ilk kararı ile davalı tarafa ödenmesine karar verilen bedele ilk karar tarihine kadar faiz işletilmesi gerekirken ikinci karar tarihine kadar faiz işletilmiş olmasının doğru olmadığı, öte yandan dava konusu taşınmazlara fiilen el atıldığı, keşif anı itibarıyla ağaca rastlanılmadığı, bu durumda davalı tarafın hakları zayi olmaması bakımından ... ada 1 parsel ve 318 ada 3 parsel sayılı taşınmazların dava tarihi ile aynı yıl kıymet takdir raporu ile belirlenen bedellerin kamulaştırma bedeline eklenmesi gerektiği, tüm bu hususlar gözetilerek yeniden yapılan hesaplama sonucunda toplam kamulaştırma bedelinin 304.002,97 TL olacağı gerekçesiyle, taraf vekillerinin istinaf başvurularının kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuşlardır.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemiş olmasının hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmazların zeminine 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak; üzerindeki ağaçlara ise kapama karışık meyve net gelirine göre belirlenen bedelden mutad münavebe ürününe göre belirlenen bedel indirilmek suretiyle değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ile 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı kararı da göz önüne alınarak davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmiş olmasında hukuka aykırı bir yön bulunmamaktadır.

4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

27.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.