Logo

5. Hukuk Dairesi2023/9706 E. 2024/1540 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacılar tarafından, üzerinde yüksek gerilim hatları bulunan ve tasarruflarının kısıtlandığı taşınmaz bedeli için açılan davada, davalı idarenin kamulaştırma işleminin gerçekleştiği ve bedel ödendiği iddiasına karşılık, davacıların kamulaştırmasız el atma nedeniyle bedel talebinde bulunup bulunamayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın 1970'li yıllardaki kamulaştırma işlemleri sırasında tescil harici alanda bulunması sebebiyle kamulaştırma bedelinin ödenmediği ve kök parsele ilişkin herhangi bir bilgi bulunmadığı, taşınmazın imar planında "Enerji Nakil Hattı Koruma Kuşağı" olarak belirlenmesi nedeniyle davacıların taşınmaz bedelini talep etme hakkının bulunduğu gözetilerek, emsal kararlar da dikkate alınarak Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/861 Esas, 2023/1872 Karar

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gölbaşı(Ankara) 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/180 Esas, 2022/630 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsiline ilişkin davada yapılan yargılama sonucunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Ankara ili, Gölbaşı ilçesi, ... Mahallesi 112219 ada 1 parsel sayılı taşınmazın üzerinden yüksek gerilim hatlarının geçirildiğini, tasarrufta bulunulmasının imkansız olduğunu, bu nedenle taşınmaz bedelinin tahsilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; görev, husumet ve zamanaşımı itirazında bulunduklarını, kamulaştırma işlemlerinin yapıldığı yıllarda tescil harici alan olduğundan kamulaştırma planında dosya numarası almadığını, bedel ödemesi yapılmadığını, kamulaştırma işlemlerinin tamamlanmış olduğunu, maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğini ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacıların müvekkil kurumdan hak talebinde bulunamayacaklarını, mülkiyet kamulaştırması yapılamayacağını, dava konusu taşınmazın imar planındaki konumunun “Enerji Nakil Hattı Koruma Kuşağı” olarak ilgili belediyece belirlendiğini, yapılaşma izni verilmeyerek parselin tamamının tasararrufunun engellenmesinden ilgili belediyelerin sorumlu olduğunu, yapılaşma açısından uygun olduğunun değerlendirilmesi halinde kurumdan görüş alınarak mülkiyet hakkının kullanılabileceğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile ... Belediye Başkanlığının cevabi yazısına göre dava konusu taşınmazın ... Büyükşehir Belediye Başkanlığınca 11.01.2019 tarihinde onaylanan 1/1000'lik imar planında “Enerji Nakil Hattı Koruma Kuşağı” kullanımına isabet ettiğinin bildirildiğini, taşınmazın imar uygulaması sonucunda oluşan ve 19.03.2007 tarihinde 3010 yevmiye no ile tescil edilen kamu ortaklık payı parseli olduğu ve davacıların paylarını satın aldıkları şahısların dava konusu taşınmaza ilk kez imar uygulaması ile malik oldukları, paylarının geldiği kök Taşpınar Mahallesi 2122 parsel sayılı taşınmazın dava konusu taşınmazla konumsal olarak farklı yerde olduğu, dava konusu enerji nakil hatları ile aynı güzergahta olup 1975 itibarıyla üzerinden hatlar geçiyor ise de davalı idarede bu taşınmaza ve dava konusu taşınmaza ilişkin kamulaştırma evrakı bulunmadığından, taşınmazın yürürlükteki imar planında enerji nakil hattı koruma kuşağında bulunduğu da gözetildiğinde davacının taşınmaz bedelini talep etme hakkı bulunduğu, mahsup edilecek bir ödeme de bulunmadığını, taşınmaza emsal mukayesesi yapılmak ve yargısal denetimden geçen paydaş dosyasında Aralık 2019 itibarıyla 900,00 TL değer biçildiği de nazara alınarak değer biçilmek suretiyle davacıların payları karşılığı bedele hükmedilmesinde ve taşınmazdaki davacılara ait payların tapu kaydının iptali ile davalı idare adına tesciline dair mahkeme kararı usul ve kanuna uygun olduğundan istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz başvurusunda bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazın imar durumu ve hatların varlığı bilinerek düşük bedelle satın alındığını, kamulaştırma yapılmadığının idida edilmesinin iyiniyetli bir davranış olmadığını ve taşınmazın bulunduğu bölgede kentsel gelişme bölgesi 1/5000 nazım imar planı ile kentsel dönüşüm ve gelişim proje alanı 1/1000 uygulama imar planıın iptal talebiyle dava açıldığını, davanın bekletici mesele yapılması gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tapu malikleri ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin tahsili hususundadır

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 Sayılı Kanun) 11 inci ve Geçici 6 ncı maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsallerin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesinde, aynı taşınmaza ilişkin Dairemiz denetiminden geçen dosyalar dikkate alındığında bir isabetsizlik görülmediği gibi, taşınmazın imar planında ''Enerji Nakil Hattı Koruma Kuşağı'' olarak özgülenmiş olması nedeniyle mülkiyet bedelinin davalı idareden tahsili de doğrudur.

3. Dava konusu taşınmazın bulunduğu alana ilişkin olarak 1970'li yıllarda yapılan kamulaştırma işlemleri sırasında, tescil harici alanda bulunduğu gerekçesiyle kamulaştırma planında taşınmaza dosya numarası verilmediği ve kamulaştırma bedeli ödenmediği, kök parsele ilişkin olarak da herhangi bir bilginin bulunmadığı anlaşıldığından taşınmazın kamulaştırıldığına dair temyiz itirazı yerinde görülmemiştir.

4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı idare vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.