Logo

5. Hukuk Dairesi2023/9729 E. 2024/2440 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti davasında, bozma ilamı sonrası mahkemece belirlenen bedelin, idare lehine oluşan usuli kazanılmış hak ilkesine uygun olup olmadığı ve davalı vekili lehine vekalet ücreti takdir edilip edilmemesi hususları.

Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece ilk kararda belirlenen metrekare bedelinin bozmaya konu edilmemiş olmasına rağmen, bozma sonrası idare lehine oluşan usuli kazanılmış hak ilkesi ihlal edilerek daha yüksek bir metrekare bedeli üzerinden kamulaştırma bedeline hükmedilmesi ve davalı vekili lehine vekalet ücreti takdir edilmemesi doğru görülmeyerek karar bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/400 Esas, 2023/375 Karar

KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı idare vekili ve davalılar ... vd. vekilince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Ağrı ili, ..., ... Mahallesi, 230 ada 25 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tescilini yol olarak terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 11.12.2012 tarihli ve 2012/377 Esas, 2012/ 685 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1.Mahkemenin 11.12.2012 tarihli ve 2012/377 Esas, 2012/ 685 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili ile davalılar ... vd. vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; arsa niteliğindeki taşınmazın zeminine değer biçilmesinin doğru olduğu; ancak kamulaştırmadan arta kalan bölümün konumu, geometrik durumu ve Belediye İmar ve Şehircilik Müdürlüğü yazısı gözetildiğinde, değer kaybı olamayacağı da dikkate alınmadan, bu bölüm içinde yer alan ve bütünlük oluşturan fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 7,02 m²lik kısmın, imar yolunda kaldığından bahisle bedeline hükmedilmesi, kamulaştırılan taşınmazın terkini için ilgili Tapu Sicil Müdürlüğüne derhal müzekkere yazılmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde kamulaştırma şerhinin işlenmesi için yazı yazılmasına karar verilmesi doğru olmadığı gibi 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesine 6459 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içinde sonuçlandırılamadığından, ödenmesine karar verilen ek kamulaştırma bedeline 12.09.2012 tarihinden karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz yürütülmesi gerektiği belirtilerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin 08.03.2016 tarihli ve 2014/556 Esas, 2016/ 158 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1.Mahkemenin 08.03.2016 tarihli ve 2014/556 Esas, 2016/ 158 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili ile bir kısım davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; dava konusu 230 ada 25 parsel sayılı 108 m² yüzölçümlü taşınmazın davacı idarece 21,95 m²lik bölümünün kamulaştırılmasına karar verildiği, bozma sonrasında düzenlenen fen bilirkişi raporuna göre kalan 7,02 m²lik bölüm ile 79,03 m²lik bölümün zeminde fiilen yol olarak kullanıldığı anlaşılmıştır. Her ne kadar Dairenin önceki bozma ilamında B ile belirtilen bölümün bedeli ile C harfi ile gösterilen kısımda değer azalışı olmayacağı belirtilmiş ise de bozma sonrası yapılan keşif sonucu düzenlenen fen bilirkişi raporu ve davalı vekillerinin talepleri nazara alınarak ve davalı ... yönünden idare lehine oluşan usuli kazanılmış hak da gözetilerek bozma sonrası yol olarak kullanılan bölüm bedellerine de hükmedilmesi gerektiği düşünülmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığı gibi, 7139 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kanun'un 10/8 fıkrası gereğince bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedel bakımından; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir.

D. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Üçüncü Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili ile davalılar ... vd. vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1.Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; emsalin uygun olmadığını, bedelin fahiş olduğunu belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Davalılar ... vd. vekili temyiz dilekçesinde özetle; idare lehine vekâlet ücreti takdir edilmesinin hatalı olduğunu, lehe vekâlet ücreti takdir edilmesi gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesi gereği yürürlükte bulunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 ve 11 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihaî kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen Mahkeme kararında ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacı idare vekili ile davalılar ... vd. vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

3. Mahkemece verilen ilk kararda dava konusu taşınmazın metrekare bedelinin 4.303,50 TL belirlenerek bu bedel üzerinden kamulaştırma bedelinin tespit edildiği ve bu hususun bozmaya konu edilmediği anlaşıldığı hâlde bozma ilamı sonrası davalı idare lehine oluşan usuli kazanılmış hak ilkesi ihlal edilerek taşınmazın m² birim bedelinin 5.756,73 TL olduğu kabulü ile fazla kamulaştırma bedeline hükmedilmesi doğru görülmemiştir.

4. Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan davalı vekili lehine vekâlet ücreti takdir edilmemiş olması bozmayı gerektirmiştir.

V. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare vekili ile davalılar ... vd. vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile kararın BOZULMASINA,

Davalı ...'tan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,

29.02.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.