"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/902 Esas, 2023/1757 Karar
KARAR : Kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ordu 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/319 Esas, 2022/269 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Ordu ili, Altınordu ilçesi, ... Mahallesi 4978 ada 3 ve 6 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırılan kısımlarının kamulaştırma bedelinin tespitine ve yol olarak tapudan terkinine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, tespit edilen kamulaştırma bedelinin davalı tarafa derhal ödenmesine, dava konusu taşınmazların davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare lehine yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekilince istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; emsal taşınmazın uygun olmadığını, arta kalan kısım yönünden değer artışı verilmesi gerektiğini, belirlenen bedelin yüksek olduğunu, davacı idare lehine vekâlet ücreti takdir edilmemesinin hatalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davaya konu taşınmazların arsa vasfında olmalarına göre, 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca kamulaştırma gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre davaya konu yerlerin değerinin ve muhdesat bedelinin belirlenmesinde herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı gibi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alındığında davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinde de herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 ve 12 nci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arsa niteliğindeki dava konu taşınmazlara 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak, üzerindeki yapılara ise aynı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca resmî birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesi ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesi yerindedir.
3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre; davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
4. Hükme esas alınan fen bilirkişi raporunda dava konusu 4978 ada 3 parsel sayılı taşınmazın hesaplanan kamulaştırma alanın 191,78 m² olarak belirtildiği anlaşıldığından, bu kısmın iptali ile bedeline hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının;
a) (1-a) ve (3) numaralı bentlerinde yer alan "202,36" sayısının hükümden çıkarılmasına, yerine "191,78" sayısının yazılması,
b) (1-a) bendinde yer alan “70.623,64” sayısının hükümden çıkarılmasına, yerine “66.931,22” sayısının yazılması,
c) (2-a) ve (2-b) bentlerinde yer alan “3.300.234,53” sayısının hükümden çıkarılmasına, yerine “3.290.542,11” sayısının yazılması,
d) Ayrı bendi olarak “Davacı idare tarafından fazladan depo edilen 3.692,42 TL’nin davalılara ödenmiş ise davalılardan alınarak davacıya iadesine, ödenmemişse tüm nemaları ile birlikte davacı idareye iadesine,” cümlesi eklenmesi suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
18.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.