"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 14. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2108 Esas, 2023/2749 Karar
DAVA TARİHİ: 23.09.2021
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ: Ankara Batı 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/427 Esas, 2022/450 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan muhdesat kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan muhdesatın davacı idareye aidiyetinin tespiti davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Ankara ili, ..., ... Mahallesi sınırları içerisinde bulunan 100078, 100093, 100223, 100278 adalar önünden geçen imar yolu üzerinde kalan tesis, gecekondu ve ağaçların kamulaştırmasına karar verildiğini, ... No:208 adresinde bulunan yapılar imar uygulamasında yolda kaldığından tesis, gecekondu, müştemilat ve ağaçların kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan muhdesatın idareye aidiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma muhdesat bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa derhal ödenmesine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu yapı 2B sınıfı olup bilirkişi kurulunca 3A sınıfı olarak değerlendirilmesinin hatalı olduğunu, yıpranma payı düşük alınarak belirlenen bedelin yüksek olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; belirlenen bedelin düşük olduğunu, tespit dosyasında bina taban alanı 130 m² olarak belirlenmiş olup bu alan esas alınarak bina bedelinin hesaplanması gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu kadastral 933 parsel sayılı taşınmazın bulunduğu bölgede yapılan imar uygulaması sonucunda davalıya ait dava konusu yapıların imar yolunda kalması nedeniyle alınan kamulaştırma kararı uyarınca yapılara resmi birim fiyatları alınıp yıpranma payları da düşülerek, davalı tarafça yapılan itiraz üzerine davaya konu binanın yüzölçümü hususunda fen bilirkişiden ek rapor alınıp kıymet takdir raporu ve alınan kök ve ek raporlar gözönünde tutularak bina yüzölçümünü 117,30 m² kabul edilerek, ağaçlara ise yaş ve cinslerine göre maktuen değer biçilmesinde mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırılık bulunmadığından taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu muhdesatın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan muhdesatın davacı idareye aidiyetinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ve 19 uncu maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Dava konusu yapılara resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı da düşülerek; ağaçlara ise yaş, cins ve verim durumuna göre maktuen değer biçilmesi 2942 sayılı Kanun'un değerlendirmeye ilişkin hükümlerine aykırılık teşkil etmemektedir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.