"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/169 Esas, 2023/1517 Karar
KARAR : Kabul
Taraflar arasındaki müdahalenin önlenmesi ve eski hale getirme davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı vekili ve davalı ... ...vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Ayvalık ilçesi, Mithatpaşa Mahallesi Dombadis mevkiinde bulunan taşınmazda malik olduğunu, davalılardan Fatoş Gülsüm Yörükoğlu Küvelet'in 2 nolu bağımsız bölüm maliki, diğer davalı ...'in 1 nolu bağımsız bölüm maliki olduğunu, davalı 2 nolu bağımsız bölüm maliki Fatoş'un vaziyet planına ve projeye aykırı olarak özel kapalı garaj ve binaya deniz tarafından iki ayrı giriş kapısı yaptığını, insan sağlığı için tehlike arz eden gaz tankını ortak kullanım alanına bahçeye gömdürdüğünü izinsiz kuyu açtığını, müvekkilinin evinin manzarasını kapatacak şekilde ağaçlar diktiğini, ayrıca evinin üç tarafına da müvekkilin evini görecek şekilde kamera sistemi yaptırdığını, diğer davalı ...'in ise vaziyet planı ve projeye aykırı olarak binaya üç ayrı giriş kapısı yaptığını, ortak kullanım alanına kuyu açıp aygaz tankı koyduğunu belirterek davalıların ortak kullanım alanlarına yaptığı tecavüzlerin kaldırılarak tapudaki onaylı vaziyet planına uygun hale getirilmesini talep ve dava etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin Ayvalık ilçesi, Mithatpaşa Mahallesi, 1477 ada 63 parselde kayıtlı 2 nolu bağımsız bölüm maliki olduğunu, bina yerleşim planı ve ölçü krokisine göre her bağımsız bölüm için bahçe tahsisi yapıldığını ve vaziyet planında bahçe duvarlarının gösterildiğini, müvekkilinin taşınmazı satın aldığı tarihten itibaren aynı haliyle kullanmakta olduğunu, davacının bağımsız bölümünün kat olarak yüksek kalması sebebiyle manzarasının kapanmasının söz konusu olmadığını, lpg tankının montajı aşamasında güvenlik hesaplamaları yapılarak en uygun yere tankın yerleştirildiğini; ayrıca tankın müvekkiline tahsis edilen bahçe içine yerleştirilmiş olduğunu ve bu haliyle ortak alan içinde kalmadığını, bahsedilen kuyunun müvekkil tarafından açılmış olmadığını, müvekkil tarafından açılmış olsa bile ortak mahal sayılan yerde bulunmadığını, vaziyet planında her bağımsız bölüme hasredilmiş olan bahçenin ortak mahal niteliğini kaybederek o bağımsız bölümün eklentisi olduğunu, bu haliyle ortak alana yapılan müdahale olarak değerlendirilemeyeceğini, kamera sisteminin de güvenlik sebebiyle takılmış olduğunu ve diğer bağımsız bölüm maliklerinin rahatsız olmayacağı şekilde monte edildiğini, müvekkilinin klasik araba tutkusu sebebiyle mimari projeye müdahalesi olmaksızın projede yer alan boşluğu atölye olarak kullandığını, bu alanın kapalı garaj yapılmadığını ileri sürerek haksız ve mesnetsiz olarak açılan iş bu davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin Ayvalık ilçesi, Mithatpaşa Mahallesi 1477 ada 63 parselde kayıtlı 1 nolu bağımsız bölüm maliki olduğunu, taşınmazı aldığı şekliyle hiçbir değişiklik yapmadan kullandığını davacıyla diğer davalı arasında otopark yeri sebebiyle husumet yaşanmış olduğunu ve bu davanın, davacı aleyhine sonuçlanması sebebiyle davacının iyi niyet kurallarından yoksun olarak bu davayı açmış olduğunu, davaya konu taşınmazın tek parsel üzerine inşa edilmiş birbirinden bağımsız olan dört villa olduğunu, ortak kullanıma ayrılmış bahçe, havuz veya yol olmadığını, bu dört bağımsız villanın duvarlar ile birbirinden ayrılmakta olup birinden diğerine geçiş imkanı olmadığını, ortak alan bulunmadığından gayrimenkullerde ortak alana tecavüzden bahsedilemeyeceğini, dava konusu taşınmazda kat mülkiyeti kurulmadığından kat irtifakı hükümleri uygulandığını, bugüne kadar kat malikleri kurulu kurulamadığını ve herhangi bir karar alınamadığını, bu sebeple hakimin müdahalesinin istenemeyeceğini iddia ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 03.03.2016 tarihli ve 2011/30 Esas, 2016/300 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Birinci Bozma Kararı
1.Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı ... ...vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Yargıtay (Kapatılan) 20. Hukuk Dairesince yapılan inceleme sonucunda, incelemenin eksik olduğunu, mimari proje ve vaziyet planı getirtilerek infaza elverişli rapor alınması gerektiğini, kabule göre de davalı tarafa kanun gereği uygun mehil verilmemiş olmasının hatalı olduğu gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Birinci Karar
Mahkemenin 28.01.2022 tarihli ve 2018/814 Esas, 2022/116 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
C. İkinci Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekillerince temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairece yapılan inceleme sonucunda, somut olayda, davalıların giriş kapılarına ve su kuyusuna yönelik kal talebi yönünden alınan uzman bilirkişi raporu eki krokide bir kısım giriş kapısı ve su kuyusunun parsel dışı göründüğü anlaşılmakla, davacının kat mülkiyeti kapsamında parsel dışına yönelik dava hakkı olmadığının kabulü ile bu kısımda bulunan imalatların tespiti ile bu alandaki imalatlara ilişkin davanın aktif husumet ehliyetinden reddi gerekirken, aksi düşünce ile yazılı olduğu şekilde bu kısmın da eski hale getirilmesine karar verilmesi, kabule göre de 1 numaralı bağımsız bölümün yeni malikleri davaya dahil edilmiş, eski malik hakkında dava onun açısından konusuz kaldığından hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir.
D.Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen İkinci Karar
Mahkemenin 29.09.2023 tarihli ve 2023/169 Esas, 2023/1517 Karar sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili ve davalı ... ... vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; Mahkemece bozma sonrası keşif yapılması gerektiğini, eski malik hakkında hukuki yarar bulunmaması nedeniyle verilen ret kararının hatalı olduğunu, eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu ileri sürmüştür.
2. Davalı ... ...vekili temyiz dilekçesinde özetle; bahçe kısımlarının vaziyet planında belirtildiği üzere kat maliklerine tahsisli olduğunu, dolayısı ile imalatların ortak alan değil eklenti kısmında olduğunu, yapılan değişikliklerin esaslı değişiklik olmayıp nitelikli çoğunluk ile karar alınması durumunda yapılabilecek değişiklikler olduğunu eksik inceleme ve araştırma neticesinde karar verildiğini ileri sürmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ana gayrimenkulde mimari projeye aykırı imalatların eski hale getirilmesi ve müdahalenin önlenmesi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 19 uncu maddesi.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun'un 26.9.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Mahkemece bozma ilâmına uyularak yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Temyizen incelenen kararın bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
4. Davalı eski malik ... yönünden bozma ilâmına uyularak hakkında açılan davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına hükmedilmesi ve lehine yargılama giderine hükmedilmemesi gerekirken aksi düşünce ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin diğer temyiz itirazının reddine,
2.Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının hüküm fıkrasının 4 üncü bendinde yer alan "hukuki yarar yokluğundan reddine" ibaresinin çıkartılarak yerine" konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına" cümlesinin yazılması ve 7 nci bendindeki "Davalı ... taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT'ye göre taktir ve tespit olunan 10.700,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine," cümlesinin hükümden çıkartılmak suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Davacıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, davalı ...'den peşin alınan temyiz harcının Hazineye irad kaydına,
30.04.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.