Logo

5. Hukuk Dairesi2024/159 E. 2024/6942 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti davasında, hükme esas alınan bilirkişi raporunda tespit edilen bedelin usul ve yasaya uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Emsal taşınmazın dava konusu taşınmaza uzak mesafede ve farklı ilçede bulunması, eski tarihli bir satış olması ve aynı mahallede bulunan benzer nitelikteki başka bir taşınmaza daha düşük bedel biçilmiş olması gibi hususlar gözetilerek, hükme esas alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığı ve dava konusu taşınmazın değerinin yeniden tespiti için mahkemeye bozma kararı verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2014/74 Esas, 2018/292 Karar

DAVA TARİHİ: 13.07.2012

KARAR : Kabul

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

Mahkeme kararı davacı idare vekili ile bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Hatay ili, ... ilçesi... Mahallesi 42 ada 5 parsel sayılı taşınmazın 4.525,15 m²lik kısmının (ifrazen 297 ada 34 parsel) kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar, usulüne uygun tebligata rağmen cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. MAHKEME KARARI

Mahkemenin 28.03.2013 tarihli ve 2012/72 Esas, 2013/50 Karar sayılı ilamı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Bozma Kararı

1. Mahkemenin 28.03.2013 tarihli ve 2012/72 Esas, 2013/50 Karar sayılı kararına karşı taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Yargıtay (Kapatılan) 18. Hukuk Dairesince yapılan temyiz incelemesi sonucunda; değerlendirmeye esas alınan emsal taşınmazın satış tarihi 02.07.2001 tarihi iken 08.07.1998 tarihi esas alınarak dava konusu taşınmaza değer biçilmesinin doğru olmadığı, Mahkemece, dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi, emsalin ise satış tarihi esas alınarak imar düzenlemesi sonucu meydana gelen imar parselleri olup olmadıklarının, imar parseli iseler düzenleme ortaklık payının düşülüp düşülmediğinin, düşülmüş ise ne oranda düşüldüğünün tapu ve belediye imar müdürlüklerinden sorularak, bilirkişi kurulundan emsalin 02.07.2001 olan satış tarihine göre kamulaştırma bedelinin hesaplanması için ek rapor alınması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği, davanın dört ay içinde sonuçlandırılmadığı gözetilerek tespit edilen kamulaştırma bedeline bu sürenin bitiş tarihinden karar tarihine kadar faiz uygulanması gerektiği, kabule göre de kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar yararına maktu vekâlet ücreti takdir edilmesi gerektiğinin düşünülmemiş olmasının doğru olmadığı gerekçesiyle kararın bozulmasına karar verilmiştir.

B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile tespit olunan kamulaştırma bedeline 21.04.2012 tarihinden paranın çekildiği tarih olan 15.04.2013 tarihine kadar yasal faiz işletilmesine, fazladan depo edilen bedelin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, dava konusu taşınmazın davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili ile bir kısım davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; tespit edilen kamulaştırma bedelinin çok yüksek olduğunu, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporu doğrultusunda karar verildiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

2. Bir kısım davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; bozma öncesi alınan bilirkişi raporuna karşı davacı idare vekilinin bir itirazının olmadığını, bu durumda bozma sonrası yeniden rapor alınarak karar verilmesinin yerinde olmadığını, bozma öncesi davalılara ödenen kamulaştırma bedelinden fazla ödendiği kabul edilen 90.039,67 TL'ye ödeme tarihinden itibaren yasal faiz işletilerek iadesine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, ödemenin Mahkeme kararı ile yapıldığını, davalılara kusur atfedilemeyeceğini, bozma öncesi verilen tescil kararı kesinleştiğinden bu hususta yeniden karar verilmesinin de doğru olmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanunla yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci ve 12 nci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin ikinci fıkrası atfıyla uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Kanun'un 428 inci maddesi ile 439 uncu maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arsa niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak değer biçilmesi yöntem itibarıyla doğru olduğu gibi üzerindeki yapıya aynı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrası (h) bendi uyarınca resmi birim fiyatı esas alınıp yıpranma payı düşülerek; ağaçlara ise yaş, cins ve verim durumuna göre maktuen değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen Mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; davacı idare vekili ile bir kısım davalılar vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

4. 2942 sayılı Kanun'un kamulaştırma bedelinin tespiti esaslarını düzenleyen 11 inci maddesinin birinci fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca, arsa niteliğindeki taşınmazlara değer biçilirken değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan değerlendirme tarihine yakın satışların emsal alınması, emsalin zaruret olmadıkça yakın bölgelerde ve benzer yüzölçümlü olması gerekir.

5. Buna karşın, hükme esas alınan bilirkişi raporunda dava konusu taşınmaza değer biçilirken emsal alınan Antakya ilçesi, Günyazı Mahallesi 1598 parsel sayılı taşınmazın dava konusu taşınmaza uzak mesafede ve farklı ilçede olup eski tarihli satış olduğu; öte taraftan aynı mahallede bulunan, aynı amaçla kamulaştırılmasına karar verilen, dava konusu taşınmaza yakın mesafede bulunan, benzer nitelikteki 40 ada 5 parsel (yeni 277 ada 28 parsel) sayılı taşınmazın zeminine ... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/145 Esas, 2019/31 Karar sayılı dosyasında 17.12.2012 değerlendirme tarihi itibarıyla 71,05 TL/m² birim bedel üzerinden değer biçildiği, işbu karar Dairemizin 2019/3990 Esas, 2019/16252 Karar sayılı kararı ile onandığı anlaşıldığından, dava konusu taşınmazın zeminine biçilen metrekare birim bedel inandırıcı olmayıp bilirkişi raporu hüküm kurmaya elverişli değildir.

6. Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi, dava konusu taşınmazın değerlendirme tarihi itibarıyla, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibarıyla imar ya da kadastro parselleri olup olmadığının ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak raporun sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.

7. Kabule göre de; tespit edilen kamulaştırma bedelinin bozma öncesi ilk kararla derhâl davalı tarafa ödenmesine karar verildiği anlaşıldığından, işbu bedele ilk karar tarihi olan 28.03.2013 tarihine kadar faiz uygulanması gerekirken, infazda tereddüt yaratacak şekilde karar tarihine kadar faiz işletilmesi doğru görülmemiştir.

8. Davacı idare tarafından fazladan depo edilen bedelin bankadan çekildiği tarihe kadar varsa işlemiş mevduat faizi ile birlikte davalılardan alınarak davacı idareye verilmesine karar verilmesi gerekirken ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle iadesine karar verilmesi doğru görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı idare vekili ile bir kısım davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davacı idare vekili ile bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile temyiz olunan kararın BOZULMASINA,

Davalılar ... vd.'den peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,

04.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.