"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1355 Esas, 2023/2061 Karar
DAVA TARİHİ: 06.01.2021
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ:...7. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/2 Esas, 2022/10 Karar
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten soma dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kocaeli ili,...ilçesi, Sultan ...Mahallesi 75 ada 83 parsel sayılı taşınmaza fiilen el atıldığını belirterek kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı tarafça verilmiş cevap dilekçesine dosya içerisinde rastlanmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazın son derece değerli olduğunu, takdir edilen bedelin düşük olduğunu ileri sürmüştür.
2. Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; kurum tarafından el atma durumu söz konusu olmadığını, usul ve kanuna aykırı bedel belirlendiğini, değerin fahiş hesaplandığını ileri sürmüştür.
C.Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın incelenen imar durumuna göre arsa niteliğinde olması nedeniyle emsal karşılaştırma yöntemi ile değer belirlenmesinin doğru olduğunu, somut emsal olarak alınan taşınmazın yararlanılan 18.05.2017 tarihli satışının, gerçek kişiler arasında yapılan bir satış olup uygun olduğu, dava konusu taşınmazın imar uygulaması görmemiş kadastro parseli olduğu, emsal taşınmazın ise imar uygulaması görmüş imar parseli olup bilirkişi raporunda düzenleme ortaklık payı düşülmesinin doğru olduğu, emsal ile davaya konu taşınmazın uygun mesafede bulundukları, ayrıca dava tarihi itibarıyla belirlenen metrekare birim fiyatlarının ve buna göre yapılan karşılaştırma oranlarının uygun olduğu, dolayısıyla bilirkişi raporunda doğru emsal karşılaştırma yöntemi ile hesaplama yapılarak bedel belirlendiği, bilirkişi kurulunun kanuna uygun olarak oluşturulduğu, ayrıca tarafların tespit edilen bedele yönelik itirazların değerlendirilmesinde, dava konusu taşınmaza yakın bir konumda bulunan 75 ada 56 parsel sayılı taşınmaza Dairemizin 2022/371 esas sayılı dosyasında 14.10.2019 tarihi itibari ile belirlenen 1.735,00 TL/m² birim fiyatının, aynı parsele ilişkin olarak Dairenin 2020/645 Esas sayılı dosyasında 27.02.2018 tarihi itibari ile takdir edilen 1.675,00 TL/m² birim fiyatının Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 2020/10596 Esas, 2021/7173 Karar sayılı kararı ile kesinleştiği gözetildiğinde, dava konusu taşınmaz bakımından 2021 yılı Ocak ayı itibari ile belirlenen 1.985,69 TL/m² birim fiyatının makul olduğu anlaşıldığından taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararma karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz başvurusunda bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazın arsa niteliğinde olmadığını, emsalin doğru seçilmediğini, emsal karşılaştırmasının uygun yapılmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin tahsili hususundadır
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas. 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulu yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayriımenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi."
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas. 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulu yola kalbedilen şahsm, gayrimenkulüniin bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın ınevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kantmu'nun 66 inci maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...’’karar verilmiştir.
4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür.
2. Dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi uyarınca emsalin üstün ve eksik yönleri belirlenip kıyaslaması yapılarak metrekare birim bedelinin belirlenmesinde, aynı bölgeden Dairemize intikal eden ve denetimden geçen dosyalar da dikkate alındığında bir isabetsizlik görülmediği gibi, dosyadaki bilgi ve belgelere göre dava konusu taşınmaz arsa niteliğinde olduğundan bu hususa ilişkin temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine, davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
04.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.