"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Konya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/2470 Esas, 2023/2560 Karar
DAVA TARİHİ : 15.11.2018
KARAR : Esastan ret/Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ereğli(Konya) 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/271 Esas, 2023/360 Karar
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın karan veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun davacı yönünden esastan reddine, davalı idare yönünden kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi karan taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
1. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Konya ili, ..., Bulgurluk Mahallesi 101 ada 6 ve 102 ada 4 parsel sayılı taşınmazların, hızlı tren projesi kapsamında kamulaştırılan 101 ada 7 parsel ve 102 ada 5 parsel sayılı taşınmazların kamulaştırmadan arta kalan kısımları olduğunu, kamulaştırılan kısmın arazinin tam ortası olup araziyi ikiye bölmesi neticesinde kalan kısımların ana yol ile bağının kesildiğini, arka cephesinde de eski tren yolu bulunduğunu, taşınmazların kullanımının mümkün olmaması nedeniyle taşınmazlarda meydana gelen değer kaybının tespit edilerek davalı idareden tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; Karaman Ulukışla istasyonları arasının çift hale getirilmesi projesi kapsamında ihtiyaç duyulan alanların ve üzerindeki muhdesatların kamulaştırmasına yönelik kamu yararı kararı alınması ve onaylanması sonrası kamulaştırma işlemlerinin başladığını, bu kapsamda bahse konu Konya ili, ..., Bulgurluk Mahallesi 102 ada 1 parsel ifraz olarak 102 ada 3, 4 ve 5 parsel olduğunu, 102 ada 5 nolu parselin demiryolu olarak müvekkili adına tescil edildiğini, 101 ada 2 nolu parselin ise ifraz olarak 101 ada 6 ve 7 parseller olduğunu, 101 ada 7 nolu parselin kurumları adına tescil edildiğini, davacının artık parseli değerlendirme konusunda güncel bir sıkıntısının olduğu düşünülse dahi ileride bu sıkıntının giderileceğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; alınan bilirkişi raporlarını kabul etmediklerini, dava konusu taşınmazların güncel değerinin 90 milyon olduğunu, davaya konu yerlerde %50'nin üzerinde bir değer azalmasının tespit edilmesi durumunda malikin de onayı ile taşınmazın tamamının kamulaştırılmasına karar verilmesi gerektiğini, 04.04.2023 tarihli beyan dilekçelerinde ve duruşmalarda da zapta geçirildiği üzere yerin kamulaştırılmasına rızalarının olmadığını, dava konu yerlerin değer kaybının hesaplanarak ödenmesine karar verilmesini talep ettiklerini, bu talepleri dikkate almaksızın doğrudan kamulaştırma yönünde bir karar verilmesinin hatalı olduğunu beyan ederek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2. Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunun eksik ve hatalı olduğunu, bedelin yüksek belirlendiğini, itirazlarının değerlendirilmediğini, kapitalizasyon faiz oranı ile objektif değer artışının hatalı belirlendiğini, hattın sökülmesi durumunda davacı tarafça taşınmazın kullanılabileceğini belirterek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava hakkında 09.06.2021 tarihinde verilen ilk kararın davacı tarafından istinaf edilmemesi ve 05.07.2023 tarihli ikinci kararda tazminat miktarının ilk karardan yüksek olması nedeniyle ikinci karara yönelik davacı vekilinin istinaf başvurusunun reddine karar verilerek yapılan incelemede, davacı adına tapuda kayıtlı 101 ada 6 ve 102 ada 4 parsel sayılı taşınmazların davalı idare tarafından daha önce yapılan ve uzlaşma ile sonuçlanan kamulaştırma nedeniyle ifraz edilerek oluştuğu, kamulaştırma işlemi ile taşınmazların batısından yeni demiryolu hattının geçirildiği, taşınmazların doğu kısmında da eski demiryolu hattının bulunduğu, her iki hattın kuzey ve güney yönünde birbirlerine yakınlaştırıldığı, taşınmazların yol ve çevre ile bağlantısının kesildiği dolayısıyla kullanımlarının imkansız hale geldiği bu nedenle kamulaştırmasız el atmanın gerçekleştiği, ancak hükme esas alınan bilirkişi raporunda taşınmazların kapladığı alan dikkate alındığında münavebeye domatesin alınması ve bölgede %200 oranında objektif değer artışı uygulandığı hâlde %400 objektif değer artışı uygulanarak yüksek bedel tespiti doğru olmadığından bölgede kamulaştırma için uygulanacak münavebe sistemi ve %200 objektif değer artışı uygulanarak ile yeniden hesaplama yapılarak İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü nedenleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü nedenleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazların değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idareden tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2.Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “...Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “...Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.
4. 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arazi niteliğindeki taşınmazlara 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddenin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde yöntem itibarıyla bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, taraf vekillerinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
4. Dava konusu taşınmazlara hızlı tren kamulaştırması kapsamında idarece düzenlenen kıymet takdir raporunda 2018 yılı itibarıyla 120,00 TL/m² ve 130,00 TL/m² değer biçildiği anlaşıldığından, 2018 değerlendirme yılı itibarıyla dava konusu taşınmaza Bölge Adliye Mahkemesince soyut gerekçeler ile %200 objektif değer artışının uygulanması suretiyle 45,90 TL/m² değer biçilmesi inandırıcı olmadığından bilirkişi heyetinden ek rapor alınıp sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,Peşin alınan temyiz harçlarının istek halinde davalı idare ve davacıya iadesine,Dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,27.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.