Logo

5. Hukuk Dairesi2024/1892 E. 2024/9440 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti davasında, taşınmazın niteliğinin yanlış belirlenmesi ve buna bağlı olarak bedelin hatalı hesaplanması uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın arazi vasfında olmasına rağmen bilirkişi raporunda arsa olarak değerlendirilmesi ve kamulaştırma bedelinin bu yanlış değerlendirmeye göre hesaplanması, dosya kapsamına ve yerleşik Yargıtay içtihatlarına aykırı olması gözetilerek bozulmuştur.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1083 Esas, 2023/2099 Karar

DAVA TARİHİ : 03.05.2018

KARAR : Düzeltilerek yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Saray (Tekirdağ) 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/102 Esas, 2021/664 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, düzeltilerek yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekilince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Tekirdağ ili, ..., Sefaalan Mahallesi 237 (yeni 126 ada 27) parsel sayılı taşınmazda kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespitine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; faizin hatalı olduğunu, davacı idare lehine vekâlet ücreti takdir edilmesi gerektiğini, usuli kazanılmış haklarının dikkate alınmasını, davalı lehine vekâlet ücreti takdir edilmesinin yerinde olmadığını, kamulaştırma bedeli tespitinin hatalı olduğunu, değer düşüklüğü oranının yüksek belirlendiğini, taşınmazın değeri rayiç değerinin üstünde belirlendiğini, fazladan depo edilen bedelin faizi ile iadesine karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki taşınmaza olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri esas alınarak değer biçilmesinin 2942 sayılı Kanun’un değerlendirmeye ilişkin hükümlerine aykırılık teşkil etmediği, hükme esas alınan bilirkişi raporunda uygulanan kapitalizasyon faizi ile objektif değer artış oranlarının taşınmazın nitelik ve konumuna uygun düştüğü, taşınmazın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle kamulaştırma konusu irtifak hakkı karşılığının tespitininde bir isabetsizlik görülmediği, taşınmazın bilirkişi raporunda belirtilen niteliklerine göre kamulaştırma bedelinin adil ve hakkaniyete uygun olduğu, davanın niteliği gereğince davacı idare lehine vekâlet ücreti takdir edilmemesinin yerinde olduğu, ancak fazladan depo edilen bedelin iadesi yönünden hüküm kurulmadığı, faiz ve harç hükmünün hatalı olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile düzeltilerek yeniden esas hakkında karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf nedenlerini tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu ve 11 inci maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı idare vekilinin aşağıdaki paragrafların kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

2. Saray Belediye Başkanlığının 06.09.2018 havale tarihli yazısına göre ve Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün Parsel Sorgulama Uygulama sitesinden edinilen bilgiler göz önünde bulundurulduğunda dava konusu taşınmazın arazi vasfında olduğu anlaşılmıştır.

3. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda taşınmaza arsa niteliği ile değer biçildiğinden, alınan rapor geçersizdir.

4. Bu durumda; taşınmaza değerlendirme tarihindeki resmi verilere göre net gelir metoduna göre değer biçilmesi gerektiğinden yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerekmektedir.

5. Dava konusu taşınmazın kadastro yenilemesi çalışmaları sonucu yüzölçümü değiştiğinden kaldırma kararı sonrası alınan fen raporuna göre hüküm kurulmaması doğru görülmemiştir.

6. Kabule göre de, Bölge Adliye Mahkemesi kararının dosya içeriğine uygun olmayacak şekilde gerekçelendirilmesi bozmayı gerektirir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,

2. Davacı idare vekilinin temyiz itirazları kısmen kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA,Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,Dosyanın 6100 sayılı Kanun'un 373 üncü maddesinin ikinci fıkrası uyarınca Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,02.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.