"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2648 Esas, 2023/1981 Karar
DAVA TARİHİ: 23.07.2020
KARAR : Kabul
İLK DERECE MAHKEMESİ: Malatya 7. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/138 Esas, 2021/225 Karar
Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf mahkemesinden geçen 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkini istemine ilişkin davada verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Malatya ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 215 ada 83 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescilini ve yol olarak terkinini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan davayı kabul etmediklerini; zira davacı idare tarafından taşınmaz için takdir edilen meblağın taşınmazın gerçek değerinin çok altında olduğunu beyanla taşınmazın mahallinde keşif icrasıyla gerçek bedelinin tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin bloke ettirilerek davalı tarafa derhal ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline ve yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 07.03.2022 tarihli ve 2021/1800 Esas, 2022/806 Karar sayılı kararı ile taşınmazın arazi niteliğinde olduğu anlaşılmış olup, taşınmaza net gelir yöntemine göre değer biçilmesinde, dava konusu taşınmazın konumu ve bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özellikleri dikkate alınarak gelir metoduna göre belirlenen metrekare birim fiyatına uygun objektif değer artış oranı uygulanmasında, üzerinde bulunan yapılara 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının ( h) bendi uyarınca resmî birim fiyatları esas alınıp yapının yaşına göre yıpranma payı düşülerek, verim çağında olmayan (taşınmaza kapama bahçe niteliği kazandırmayan) ağaçlara ise maktuen değer verilerek kamulaştırma bedelinin hesaplanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bu yöndeki istinaf itirazlarının yerinde olmadığı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 numaralı başvuru sonucu verilen 09.05.2019 tarihli kararları dikkate alındığında, davanın niteliği ve mahiyetine göre davacı idare yararına vekâlet ücreti takdir edilmemesi yerinde olduğu; ancak Mahkemece tespit edilen kamulaştırma bedeline davanın 4 ay içerisinde sonuçlandırılmaması nedeniyle, 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin dokuzuncu fıkrası uyarınca dört ayın bitim tarihinden itibaren karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesi gerekirken yasal faizin bitiş tarihinin kararda gösterilmemesi hatalı olduğu anlaşıldığından İlk Derece Mahkeme kararı kaldırılarak 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin iki numaralı alt bendi gereğince düzeltilerek yeniden hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucunda; dava konusu taşınmaz üzerinde çeşitli yaş ve cinste toplam 147 meyve ağacı bulunduğu gözetilerek, taşınmazın yüzölçümüne ve meyve ağaçlarının sayısına göre taşınmazın kapama meyve bahçesi niteliğinde olup olmadığı tartışılmadan taşınmazın zeminine ekilebilir ürün gelirine göre ve üzerinde bulunan ağaçlara ise yaş, cins ve verim durumu dikkate alınmak suretiyle değerini tespit eden bilirkişi raporu esas alınarak hüküm kurulması, kabule göre de dava tarihi olan 2020 yılı itibarıyla taşınmaz üzerinde bulunan ağaçların yaş ve cinslerine göre maktu değerlerini gösterir resmî veriler Tarım ve Orman Müdürlüğünden getirtilip rapor denetlenmeden eksik inceleme ile ağaç bedeline hükmedilmesi, davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince vekalet ücretinin davacı idareden alınarak davalıya verilmesine karar verilmesi gerekirken İlk Derece Mahkemesinin karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre karar verilmesi doğru görülmeyerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Son Karar
Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarihi ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedelin davalı tarafa derhâl ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline ve yol olarak tapudan terkinine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; münavebeye alınan ürünlerin uygun olmadığını, buğday ve karpuz ürünlerinin münavebeye alınması gerektiğini, kapitalizasyon faiz oranı ve objektif değer artış oranının uygun alınmadığını, objektif değer artış oranının mükerrerlik yaratacağını, bedelin yüksek belirlendiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazın arsa vasfında olduğunu,arazi olarak değerlendirilmesinin hatalı olduğunu, kapama meyve bahçesi olarak kabul edilmesi gerektiğini,yapı bedelinin düşük belirlendiğini, kamulaştırmadan arta kalan alanda hesaplanan değer kaybı oranının düşük olduğunu, uygulanan kapitalizasyon faiz oranının uygun olmadığını, taşınmaz bedelinin gerçek değerinin çok altında değer tespiti yapıldığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve davalıya ait tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tescili ile yol olarak terkini istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesi ile 11 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arazi niteliğindeki Malatya ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 215 ada 83 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net gelir esas alınarak, üzerinde bulunan yapılara 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca resmi birim fiyatları esas alınıp yapının yaşına göre yıpranma payı düşülerek; verim çağında olmayan ağaçlara ise maktuen değer verilerek bedel tespit edilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
3. Temyizen incelenen Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozmaya uyulmakla karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, davalıdan peşin alınan temyiz harçlarının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
10.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.