"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3282 Esas, 2023/1562 Karar
DAVA TARİHİ: 22.12.2021
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ: Manavgat 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/434 Esas, 2022/167 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle;... Mahallesi 169 ada 27 parsel sayılı taşınmazda kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın müvekkili idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı kurumca kamulaştırma işlemleri sırasında takdir edilen bedelin gerçek değerinin çok altında olduğu için müvekkilerince kabul edilmediğini, kamulaştırma bedelinin tespiti sırasında kamulaştırılacak olan taşınmazın cins ve nevini, yüzölçümünü kıymetini etkileyebilecek bütün nitelik ve unsarlarını ve her unsurun ayrı ayrı değerini, varsa vergi beyanını, kamulaştırma tarihindeki resmi makamlarca yapılmış kıymet takdirlerini, arazilerde, taşınmaz mal veya kaynağın mevkii ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelirini, arsalarda, kamulaştırılma gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre satış değerini. yapılarda, resmî birim fiyatları ve yapı maliyet hesaplarını ve yıpranma payını, her bir ölçünün etkisi açıklanmak kaydıyla bedelin tespitinde etkili olacak diğer objektif ölçüleri esas tutarak düzenleyecekleri raporda bütün bu unsurların cevaplarını ayrı ayrı belirtmek suretiyle ve ilgililerin beyanını da dikkate alarak Sermaye Piyasası Kurulu tarafından kabul edilen değerleme standartlarına uygun, gerekçeli bir değerlendirme raporuna dayalı olarak taşınmaz malın değerinin tespitinin gerekli ve zorunlu olduğunu, dava konusu taşınmazın ... Mahallesinde bulunduğunu, bulunduğu muhitin her geçen gün gelişmekte ve yabancı turizmin etkisi, yabancıların mülk edinmesinden dolayı, yabancı kurun da etkisiyle değerlendiğini, dava konusu taşınmazın gerçek bedelinin ve irtifak bedelinin keşifle kıymetlerinin yeniden belirlenmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; münavebe deseninin uygun oluşturulmadığını, getirisi yüksek ürünlerin münavebe sistemine dâhil edildiğini, üretim masraflarının brüt gelirin 1/3'ünden fazla olamayacağının esas alınması suretiyle hesaplama yapılmasının tarımsal üretimin gerçekleriyle bağdaşmadığını, kapitalizasyon faiz oranı ile objektif değer artışı oranının yüksek uygulandığını, değer düşüklüğü oranının yüksek belirlendiğini ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın tarım arazisi vasfında kabul edilerek net gelir yöntemi ile kamulaştırma bedelinin tespitinde yöntem olarak isabetsizlik bulunmadığı, münavebeye alınan ürünlerin yörede yetişen ürünlerden oluşturulduğu, nitekim aynı ilçe, mahalle ve aynı ada içerisinde bulunan ve kuru tarım arazisi vasfında kabul edilen 169 ada 10 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki dava dosyasında bilirkişi kurulu raporunda uygulanan aynı münavebe deseninin Dairenin 26.12.2022 tarihli ve 2022/3464 Esas, 2022/2892 Karar sayılı kararında da uygun bulunduğu, bilirkişi raporunda taşınmaz kuru tarım arazisi vasfında kabul edildiğine göre %5 kapitalizasyon faiz oranı uygulanmış olmasında ve davaya konu taşınmazın bilirkişi raporunda değerlendirilen konum ve özellikleri dikkate alınarak %31,82 oranında objektif değer artış oranı uygulanmasında da bir isabetsizlik bulunmadığı, davacı idare vekilince üretim masraflarının brüt gelirin 1/3'ü oranında alınmasının doğru olmadığını ileri sürmüş ise de aynı ilçedeki başka taşınmazlar hakkında Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 23.03.2023 tarihli ve 2022/14700 Esas, 2023/2917 Karar sayılı kararı ve Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 09.03.2023 tarihli ve 2022/13448 Esas, 2023/2254 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere resmi verilerde belirtilen masraflarla ekonomik tarım yapılamayacağından üretim masraflarının brüt gelirin 1/3'ü oranında alınmasının yerinde olduğu, verilerin ekonomik tarıma uygunluğunun denetlenmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bilirkişi raporunun denetime elverişli ve hüküm vermeye yeterli olduğu gerekçesiyle davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, ... olarak davacı idare ile davalı tapu malikleri arasındaki kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arazi niteliğindeki taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net geliri esas alınarak değer biçilmesi ve aynı Kanun'un 11 inci maddesinin son fıkrası uyarınca taşınmaz malın niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesi yerindedir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.