Logo

5. Hukuk Dairesi2024/2203 E. 2024/6202 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Ortak alana yapılan müdahalenin önlenmesi ve eski hâle getirilmesi talebiyle açılan davanın Bölge Adliye Mahkemesi tarafından kesin olarak kabulünün, davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay tarafından incelenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: Davalıların mimari projeye aykırı imalatlar yaparak ortak alana müdahalede bulunduğu, tadilat projesi veya kat maliklerinin muvafakati gibi bir izinlerinin olmadığı ve bu müdahalenin kat maliklerinin mülkiyet hakkına aykırı olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 55. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/238 Esas, 2023/429 Karar.

DAVA TARİHİ: 22.02.2021

KARAR : Ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: Adalar Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2021/37 Esas, 2021/287 Karar

Taraflar arasındaki ortak alana el atmanın önlenmesi ve eski hâle getirme davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine kesin olarak karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesince 20.12.2023 tarihli ek karar ile temyiz dilekçesinin kararın kesin nitelikte olduğundan reddine karar verilmiştir.

Ek karar davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

Dosya içeriğine göre Bölge Adliye Mahkemesince kararın kesin nitelikte olduğundan bahisle temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiş ise de 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi; ''kira ilişkisinden doğan ve miktar veya değeri itibarıyla temyiz edilebilen alacak davaları hariç olmak üzere 4 üncü maddede gösterilen davalar ile (23.06.1965 tarihli ve 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunundan doğup taşınmazın aynına ilişkin olan davalar hariç) özel kanunlarda sulh hukuk mahkemesinin görevine girdiği belirtilen davalarla ilgili kararların'' temyiz edilemeyen kararlar olduğunu belirtmekle, davacıların talebinin ortak alan ve tapuda eklentileri olan kömürlüklere ilişkin müdahalenin önlenmesi ve eski hâle getirme olduğu gözetildiğinde, bu taleplerin niteliği itibarıyla mülkiyet hakkına ve taşınmazın aynına ilişkin olduğunun kabulü ile temyizinin olanaklı bulunduğu kabul edilmelidir.

Bu durumda temyiz dilekçesinin reddine ilişkin ek kararın hatalı olduğu anlaşılmakla; 20.12.2023 tarihli ek kararın ortadan kaldırılması gerekir.

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı davalılar vekili tarafından temyiz edilmekle, ek kararın kaldırılmasına karar verildikten sonra; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; davacıların tapulu dairelerinin eklentisi olarak tapuda kayıtlı, projede belirtilmiş olan kömürlüklerine yapılan vaki el atmanın önlenmesi, projeye uygun olarak kömürlüklerin arasına duvar örülerek kapı takılmasına, davalılarca su sarnıcının üstüne yapılan balkonun projeye uygun hâle getirilmesine, davalı tarafça bahçe katına fayans döşemek dahil, yapılan tüm müdahaleler ile bahçeli alana diğer malikler/davacıların girişine engel olacak biçimde yapılan yüksekliğin ortadan kaldırılmasına, davalılar tarafından gerçekleştirilen tüm haksız ve hukuka aykırı el atmalarının önlenmesine ve taşınmazın projeye uygun hâle getirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkillerinin bahçe katına fayans döşemeden kat maliklerine haber verdiğini, işbu işlemi onların bilgisi dahilinde yaptığını, bahçe katına taşınmazın temiz ve nezih görünmesi için fayans döşendiğini, tüm döşeme işlemi sırasında hiçbir kat malikinin bu durumun aksi yönde bir beyanda da bulunmadığını; ancak sonrasında davacılar tarafından talepte bulunulması nedeniyle bahçe eski hâline döndürüldüğünü, bu durumun bile başlı başına müvekkillerinin ne denli haksız ithamlarla karşı karşıya kaldığını göstermeye yettiğini, davacıların da taşınmazın ortak alanı niteliğinde olan çatıyı imara aykırı bir şekilde terasa çevirdiğini ve malik oldukları dairelerin balkonlarını imar planına aykırı şekilde büyüttüğünü, bu nedenle iddia edilenin aksine aslında davacıların imara ve projeye aykırı hareketlerde bulunduğunu, dolayısıyla davacıların dava dilekçesindeki iddialarının gerçeği yansıtmadığını, davaya konu taşınmazda hiçbir haksız ve hukuka aykırı el atma bulunmaması sebebiyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazın murisleri Edip Çimen tarafından yaklaşık 40 sene önce müteahhitten alındığını, bugün hâla 40 yıl önceki hâli ile muhafaza edildiğini, davacıların da bilgisi dahilinde bahçe katına fayans döşenmiş olsa da daha sonrasında yine davacıların talepleri üzerine bu durumun eski hâle döndürüldüğünü, belirtilen alanın eski toprak hâlinin, çeşitli hayvanların dışkılama yeri olduğundan kendi camlarının önünü, komşularının ve taşınmazın gerek hijyenik gerek koku yönünden ve keza böceklenmesine engel olmak amaçlı bu girişimde bulunduğunu, yerel mahkemenin gerekçeli kararında baz aldığı bilirkişi raporunda kömürlüklerin yerinin oda olarak kullanıldığı, sarnıç alanı üzerinden de mevcutta ... ve çiçeklendirilmiş olan bahçe kısmına geçişin sağlandığı, yol bulunması gerekirken, doğrama ile kapatılması sonucunda diğer maliklerin ortak alan olan bahçe kullanımının engellendiği ve üzerinin tamamının teras yapıldığı belirtilmiş ise de bu tespite ve bu tespite dayanılarak verilen yerel mahkeme kararının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İlk Derece Mahkemesinin kararında esası etkileyen bir usul hatası bulunmadığı, vakıa tespitlerinin tam ve doğru olarak yapıldığı, maddi hukuk normlarının doğru olarak uygulandığı, delillerin değerlendirilmesinde de hatalı bir sonuca varılmadığı anlaşıldığından davalılar vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar etmiş ve kararın eksik inceleme ve araştırma neticesinde verildiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ana gayrimenkule ait mimari projeye aykırı yapılan imalatların eski hâle getirilmesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun (634 sayılı Kanun) 19 uncu ve 33 üncü maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu ana gayrimenkulde davalıların mimari projeye aykırı imalatlar dolayısı ile ortak alana müdahalede bulunduğu, yapılan müdahaleye ilişkin herhangi bir tadilat projesi yahut kat maliklerinin muvafakat verdiğine ilişkin belgenin dosyaya sunulamadığı anlaşılmaktadır.

3. 634 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesi uyarınca her kat maliki ana gayrimenkulün mimari durum ve güzelliğini korumaya mecbur olup, dosya kapsamı ile aksinin ispatlanamadığı ve yapılan müdahalenin ortak alanlardaki kat maliklerinin mülkiyet hakkı aleyhine olduğu gözetildiğinde davanın kabulüne karar verilmesi yerindedir.

4. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan nedenlerle,

1. Bölge Adliye Mahkemesinin 20.12.2023 tarihli ek kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. Davalılar vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalılardan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.