Logo

5. Hukuk Dairesi2024/2343 E. 2024/6755 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davacının geçirdiği kazanın iş kazası sayılıp sayılmayacağı ve bu kapsamda görevli mahkemenin hangisi olduğunun tespiti.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının işçi değil, kendi nam ve hesabına çalışan bir şirket ortağı olduğu ve iş kazası tespitinin 5510 sayılı Kanun'un 4/1-b maddesi uyarınca yapıldığı gözetilerek, İş Mahkemelerinin görevli olmadığı ve davanın genel hükümlere göre Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden, Ankara 18. Asliye Hukuk Mahkemesi yargı yeri olarak belirlenmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2023/380 Esas, 2023/492 Karar

I. YARGI YERİ BELİRLENMESİNE KONU KARARLAR

A. Ankara 44. İş Mahkemesinin 24.11.2020 Tarihli ve 2019/90 Esas, 2020/442 Karar Sayılı Kararı

Somut olayda davacının 17.07.2015 tarihinde geçirmiş olduğu iş kazası nedeniyle %12,3 oranında işgücü kaybına uğradığı, iş kazasının meydana gelmesinde davalı YDA İnş. San. ve Tic. A.Ş'nin iş hukuku bakımından %50 oranında kusurunun bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, karar davacı vekili ve davalı YDA İnş. San. ve Tic. A.Ş. vekilince istinaf edilmiştir.

B. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesinin 21.04.2022 Tarihli ve 2021/376 Esas, 2022/1432 Karar Sayılı Kararı

Davacı ve davalılar arasındaki ... uyuşmazlığın, 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve bu bağlamda İş Mahkemesinin görevi konusunda olduğu, kazanın YDA İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. tarafından yapımı devam etmekte olan Mersin Anamur Alaköprü Yeniden Yerleşim İşi Projesi'nde çalışan elemanların yemeklerinin verilmesi için yapılmakta olan prefabrik yemekhane montajı işinde 17.07.2013 tarihinde meydana geldiği, davalılar YDA İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. ile ... Catering Yemek Temizlik İnşaat Gıda Ticaret Limited Şirketi arasında Mersin Anamur Alaköprü Yeniden Yerleşim İşi Yemek Temin İşi Yüklenici Sözleşmesi imzalanmış olduğu, adı geçen sözleşmede bina beton kaide ile elektrik su bağlantısının yapım işinin YDA İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.'ne ait olduğu, davalılar ... Yemek Temizlik İnş. Gıda Ltd. Şti. ile ... arasında, adı geçen yemekhanenin yapımı için, betopan sistemli prefabrik bina imalatı ve montajı sözleşmesi imzalandığı, davalı ... ile dava dışı ... İnşaat Taahhüt Mad. Sanayi Ticaret Limited Şirketi arasında adı geçen yemekhanenin anahtar teslimi montaj ve teslim edilmek üzere sözleşme imzalandığı, davacının ... İnşaat Taahhüt Mad. Sanayi Ticaret Limited Şirketinin ortağı ve Bağkur'lu olduğunun anlaşıldığı, somut uyuşmazlıkta dosya kapsamından davacı ile davalı YDA arasında işçi ve işveren (ya da vekili) ilişkisi olmadığı, davacınının Bağkur'lu olduğu ve ... İnşaat Taahhüt Mad. Sanayi Ticaret Limited Şirketinin ortağı konumunda bulunduğu anlaşıldığından uyuşmazlığın İş Mahkemeleri tarafından çözüme bağlanması mümkün olmadığı, diğer yandan eser sözleşmesinin yerine getirilmesi sırasında yüklenicinin ya da işçisinin geçirdiği kazanın, iş sahibi yönünden aralarında hizmet ilişkisi olmadığından bir iş kazası olmadığı, yapılacak işin, uyuşmazlığın İş Mahkemeleri tarafından çözüme bağlanmasının mümkün olmadığı ve genel hükümlere göre genel mahkemelerde sonuçlandırılması gerektiği dikkate alınarak, mahkemece görevsizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine karar verilmesinden ibaret olduğu gerekçesiyle taraf vekillerinin istinaf başvurusunun ayrı ayrı kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının a bendinin üçüncü alt bendi uyarınca kaldırılmasına kesin olarak karar verilmiştir.

C. Ankara 44. İş Mahkemesinin 24.05.2022 Tarihli ve 2022/237 Esas, 2022/329 Karar Sayılı Kararı

Dosya kapsamı ve istinaf kararı dikkate alınarak davanın genel hükümlere göre genel mahkemelerde sonuçlandırılması gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.

D. Ankara 18. Asliye Hukuk Mahkemesinin 16.03.2023 Tarihli ve 2022/348 Esas, 2023/124 Karar Sayılı Kararı

İşin yapılması sırasında uğradığı kaza nedeniyle meydana gelen yaralanmada davacının kendisinin kusurlu olduğu, davalı iş sahibi ...şirketinin herhangi bir kusurunun bulunmadığı, davacının maddi ve manevi zararları ile davalı ...şirketinin eylemi arasında illiyet bağının bulunmadığı gerekçesiyle davalı ...Prefabrik Yapı İnş. San. ve Tic. Ltd. Şti. aleyhine açılan davanın esastan reddine, davacının yüklenicisi olduğu şirket adına davalı ...şirketi ile prefabrik binanın elektrik ve diğer işlerinin montajı yapımı hususunda sözleşme imzaladığı, davacının diğer davalı şirketler ile aralarında herhangi bir sözleşmesel ilişki bulunmadığı, bu davalıların davacıya yönelik haksız fiili de söz konusu olmadığı, meydana gelen kaza ve davacının yaralanması olayından dolayı bu davalıların sorumluluğuna gidilmesi ve onlara husumet yöneltilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davalılar YDA İnşaat. San. ve Tic. A.Ş. ile ... Catering Yem. Tem. İnş. Gıda San. Tic. Ltd. Şti. aleyhine açılan davanın husumet yokluğundan usulden reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.

E. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 31. Hukuk Dairesinin 17.07.2023 Tarihli ve 2023/640 Esas, 2023/872 Karar Sayılı Kararı

Dosya içerisindeki iddia ve savunmalardan, davalılardan ...Prefabrik Ltd Şti ile taşeronluk sözleşmesi düzenleyenin dava dışı ... Ltd Şti olduğu iddia edilerek davacının aynı zamanda bu şirketin çalışanı olduğu ve şirket çalışanı olarak geçirdiği kazanın bir iş kazası niteliğinde olduğu, nitekim bu sebeple olayın iş kazası olarak SGK tarafından kabul edildiği ve aynı sebeple davalı şirketlerin yetkili temsilcileri hakkında Anamur 35. Asliye Ceza Mahkemesinde 2015/156 Esas sayılı dava dosyası ile dava açıldığı ve yapılan yargılama sonucunda davalı çalışanlarının meydana gelen kaza sebebiyle sağlık ve güvenlik şartlarını yerine getirmedikleri bu sebeple kusurlu oldukları kabul edilmek suretiyle mahkumiyetlerine dair karar verildiğinin davacı tarafça iddia edildiği ve bu iddialara ilişkin olarak dosya içerisinde ceza dosyası tutanak örnekleri ile iş kazası olduğuna dair SGK kayıtları yine maluliyet oranlarına ilişkin SGK tutanaklarının mevcut olduğunun anlaşılmasına rağmen ilgili ceza dosyası örneği dosyaya getirtilerek ve SGK'dan davacının geçirdiği kazanın bir iş kazası niteliğinde olup olmadığı araştırılıp değerlendirilmeden mahkemece yargılamaya devam edilerek esastan karar verildiğinin anlaşıldığı, mahkemece ilgili ceza dosyasının sonucunun mahkemesinden sorulması, dosya karara çıkmış ve kesinleşmiş ise ceza mahkemesindeki maddi olayın oluş şekline ilişkin olarak verilen kabul kararı hukuk mahkemesini bağlayıcı nitelikte olacağından ceza mahkemesinde yapılan yargılama sonucunda olayın iş kazası olduğu kabul edilerek davalı şirket çalışanlarının mahkumiyetine karar verilmiş ise eldeki uyuşmazlık yönünden de bu kabulün bağlayıcı nitelikte olması sebebiyle ve SGK'dan verilecek cevabın ardından, davacının taşeron olduğu anlaşılan dava dışı ... Ltd Şti'nin sigortalı çalışanı olduğu ve bu sebeple olayın iş kazası olarak kabul edilmesi gerektiğinin anlaşılması halinde görevli mahkemenin iş mahkemeleri olacağı değerlendirilerek ve öncelikle görev dava şartı olup resen gözetilmesi gerektiğinden görev konusunda gerekli tespitlerin yapılarak ve yine Ankara 44. İş Mahkemesinin 2019/90 Esas sayılı dosyasındaki görevsizlik kararının mahkemeyi bağlayıcı niteliğinin olmadığı kabul edilerek mahkemece sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esasa ilişkin hususlar incelenmeksizin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının a bendinin üçüncü alt bendi uyarınca kaldırılmasına kesin olarak karar verilmiştir.

F. Ankara 18. Asliye Hukuk Mahkemesinin 16.11.2023 Tarihli ve 2023/380 Esas, 2023/492 Karar Sayılı Kararı

Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Rüzgarlı Sosyal Güvenlik Merkezi'nin 21.09.2023 tarihli cevabi yazısı ve eklerinden, davacının 17.07.2013 tarihinde maruz kaldığı kaza olayının, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun (5510 sayılı Kanun) 13 üncü maddesinin birinci fıkrasının a ve b bendi uyarınca iş kazası olarak tespit edildiğinin anlaşıldığı, Anamur 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2015/156 Esas sayılı dosyası evraklarının incelenmesinden ise, katılan ... tarafından sanıklar ... ..., ... ... ve ...hakkında taksirle bir kişinin vücudunda kemik kırığı oluşturacak ve kişinin hayati tehlike geçirmesine yol açacak şekilde yaralanmasına neden olma suçlaması ile açılan kamu davasının yargılaması sonunda sanık ... ... hakkında açılan davanın mağdur ...'nun şikayetinden vazgeçmesi nedeniyle davanın düşürülmesine, diğer sanıklar ... ... ve ...in kazanın gerçekleşmesinde tali kusurlu (%10) olduğu kabul edilerek mahkumiyetlerine karar verildiği ve kararın kesinleştiği, karara dayanak alınan Mersin 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 2018/434 Talimat sayılı dosyasından alınan bilirkişi kurulu raporunda, olayın iş kazası olduğunun tespit edildiği, davacının taşeron olduğu anlaşılan dava dışı ... Ltd. Şti'nin sigortalı çalışanı olması ve yaralanma olayının da iş kazasından kaynaklanması nedeniyle davanın görülmesinde iş mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, dosyanın yargı yerinin belirlenmesi için Ankara Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesine gönderilmesine karar verilmiştir.

G. Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesinin 18.01.2024 Tarihli ve 2023/1849 Esas, 2024/33 Karar Sayılı Kararı

Somut olayda her iki mahkemenin verdiği kararların istinaf edilmesi üzerine, istinaf dairelerince göreve ilişkin birbirleriyle çelişen kararlar verilmesi nedeniyle, görevli mahkemenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay 5. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmek üzere mahkemesine iade edilmesine karar verilmiştir.

II. GEREKÇE

A. Uyuşmazlık

Uyuşmazlık, davacının geçirdiği kazanın 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve bu kapsamda görülen davada görevli mahkemenin belirlenmesi istemine ilişkindir.

B. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun’un “İnceleme yeri” başlıklı 22 inci maddesinin ikinci fıkrası şöyledir:

“İki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği takdirde, görevli veya yetkili mahkeme, ilgisine göre bölge adliye mahkemesince veya Yargıtayca belirlenir.”

2. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'un (5510 sayılı Kanun) “Sigortalı sayılanlar” başlıklı 4 üncü maddesinin birinci fıkrası şöyledir:

“Bu Kanunun kısa ve uzun vadeli sigorta kolları uygulaması bakımından;

a) Hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar,

b) Köy ve mahalle muhtarları ile hizmet akdine bağlı olmaksızın kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan ise;

1) Ticarî kazanç veya serbest meslek kazancı nedeniyle gerçek veya basit usûlde gelir vergisi mükellefi olanlar,

2) Gelir vergisinden muaf olup, esnaf ve sanatkâr siciline kayıtlı olanlar,

3) Anonim şirketlerin yönetim kurulu üyesi olan ortakları, sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketlerin komandite ortakları, diğer şirket ve donatma iştiraklerinin ise tüm ortakları,

4) Tarımsal faaliyette bulunanlar,

c) Kamu idarelerinde;

1) Bu maddenin birinci fıkrasının (a) bendine tabi olmayanlardan, kadro ve pozisyonlarda sürekli olarak çalışıp ilgili kanunlarında (a) bendi kapsamına girenler gibi sigortalı olması öngörülmemiş olanlar,

2) Bu maddenin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentlerine tabi olmayanlardan, sözleşmeli olarak çalışıp ilgili kanunlarında (a) bendi kapsamına girenler gibi sigortalı olması öngörülmemiş olanlar ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 86 ncı maddesi uyarınca açıktan vekil atananlar, sigortalı sayılırlar.”

3. 5510 sayılı Kanun’un “Uyuşmazlıkların çözüm yeri” başlıklı 101 inci maddesi şöyledir:

“Bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, bu Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıklar iş mahkemelerinde görülür.”

4. 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun (7036 sayılı Kanun) “Görev” başlıklı 5 inci maddesi şöyledir:

“ İş mahkemeleri;

a) 5953 sayılı Kanuna tabi gazeteciler, 854 sayılı Kanuna tabi gemiadamları, 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununa veya 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun İkinci Kısmının Altıncı Bölümünde düzenlenen hizmet sözleşmelerine tabi işçiler ile işveren veya işveren vekilleri arasında, iş ilişkisi nedeniyle sözleşmeden veya kanundan doğan her türlü hukuk uyuşmazlıklarına,

b) İdari para cezalarına itirazlar ile 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi kapsamındaki uyuşmazlıklar hariç olmak üzere Sosyal Güvenlik Kurumu veya Türkiye İş Kurumunun taraf olduğu iş ve sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklara,

c) Diğer kanunlarda iş mahkemelerinin görevli olduğu belirtilen uyuşmazlıklara, ilişkin dava ve işlere bakar.

C. Değerlendirme

1. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı bir kaza olayını iki şekilde iş kazası olarak nitelendirebilmektedir. Hem 5510 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının a bendi kapsamında sigortalı olarak çalışan işçilerin geçirdikleri kaza olayları iş kazası sayılabilmekte, hemde aynı Kanun'un 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının b bendi uyarınca işçi olmayan bilakis kendi nam ve hesabına çalışan kişilerin geçirdikleri kazalar iş kazası sayılabilmektedir.

2. Somut olayda davacının işçi sıfatına haiz olmadığı, dava dışı ... Ltd. Şti'nin ortağı olduğu, kaldı ki Kurum tarafından yapılan iş kazası tahkikatı sonrasında düzenlenen 22.01.2022 tarihli inceleme raporunda da davacının 5510 sayılı Kanun'un 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının a bendi kapsamında sigortalı işçi değil, 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının b bendi uyarınca kendi nam ve hesabına çalışan olduğu kabul edilerek iş kazası sayıldığı anlaşılmaktadır.

3. Dosya kapsamından davacının işçi olmadığı sabit olmakla, 7036 sayılı Kanun'un 5 inci maddesine göre İş Mahkemeleri görevli olmayıp, genel mahkemeler görevli olduğundan, uyuşmazlığın Ankara 18. Asliye Hukuk Mahkemesince sonuçlandırılması gerekmektedir.

III. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

6100 sayılı Kanun’un 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Kanun’un 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince Ankara 18. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,

03.06.2024 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.