Logo

5. Hukuk Dairesi2024/2602 E. 2024/9189 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Enerji nakil hattı için kamulaştırılan irtifak hakkı bedelinin tespiti ve tescili davasında, belirlenen değer düşüklüğü oranının ve irtifak hakkı bedelinin doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kanun'un 11. maddesi uyarınca sulu arazinin net geliri ve taşınmazın özellikleri göz önünde bulundurularak belirlenen irtifak hakkı bedeli ile değer düşüklüğü oranının usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : Van Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/3864 Esas, 2023/2642 Karar

DAVA TARİHİ : 17.01.2020

KARAR : Yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bulanık 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/25 Esas, 2021/274 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tesciline ilişkin davada yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Muş ili, Bulanık ilçesi, Zafer Mahallesi 379 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazlarda kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ile bu hakkın davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın usul ve kanuna aykırı olduğunu, davayı kazanmalarına rağmen lehine vekâlet ücreti verilmediğini, rapora itirazlarının karşılanamadığını, Covid 19 salgınından dolayı yargılamanın 4 ayda bitirilemediğini, bu nedenle faize hükmedilmemesi gerektiğini, kamu görevini yerine getirdiklerinden ve taşınmaz mevcut hali ile kullanılabileceğini, değer düşüklüğü oranın üst hadden verilmesinin hakkaniyete aykırı olduğunu, Yargıtay kararına göre değer düşüklüğü oranı binde beşi aşamayacağından hesabın hatalı olduğunu, kapitalizasyon faiz oranının %4 alınmasının doğru olmadığını ileri sürerek ve resen belirlenecek sebeplerle kararı istinaf etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki taşınmazlara olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir esas alınarak o yörede mutad olarak ekilen münavebe ürünleri buğday, nohut, karpuz ve şeker pancarı verileri esas alınarak değer biçilmesinin 2942 sayılı Kanun'un değerlendirmeye ilişkin hükümlerine aykırılık teşkil etmediği, taşınmazların konumu ve bilirkişi raporundaki özelliklerine göre uygulanan kapitalizasyon faiz oranının ve objektif değer artış oranının uygun olduğu, taşınmazların niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle irtifak hakkı karşılığının tespit edilmesi doğru olduğu gibi Anayasa Mahkemesinin iptal kararı çerçevesinde davalı yararına vekâlet ücretine takdir edilip davacı lehine takdir edilmemesinde de bir isabetsizlik görülmediği; ancak taşınmazlardan geçen hattın taşınmazdan geçiş şekli, geometrik durumu ve yüzölçümü göz önüne alındığında değer azalış oranının % 25 olarak belirlenmesi gerekirken % 35 olarak belirlenmesi doğru görülmeyerek istinaf başvurusunun kabulü ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 353 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin üçüncü alt bendi uyarınca kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazlara tesis edilen irtifak hakkı bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Sulu arazi niteliğindeki taşınmazlara 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net geliri esas alınarak değer biçilmesi ve aynı Kanun'un 11 inci maddesinin son fıkrası uyarınca taşınmazların niteliği, tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alınarak değer düşüklüğü oranı belirtilmek suretiyle irtifak hakkı karşılığının adil ve hakkaniyete uygun olarak tespiti ile tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesi ve dava konusu irtifak hakkının idare adına tesciline karar verilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine, Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,27.11.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.