Logo

5. Hukuk Dairesi2024/26 E. 2024/5611 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti davasında, davacı idarenin belirlenen bedelin yüksek olduğu ve kendi lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği iddiası.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın değerinin belirlenmesinde kullanılan veriler ve hesaplamaların usul ve yasaya uygun olduğu, davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin ise Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi kararları doğrultusunda olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/1040 Esas, 2023/2844 Karar

DAVA TARİHİ: 05.12.2019

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/734 Esas, 2020/581 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; ... Mahallesi 508 ada 97 parsel sayılı (eski 508 ada 6 parsel) taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili ve yol olarak terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile derhal davalı vasisine ödenmesine ve dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tescili ve yol olarak terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; belirlenen kamulaştırma bedelinin çok yüksek olduğunu, taşınmazın sulu tarım arazisi olmadığını, üretim masrafının çok düşük hesaplandığını, objektif değer artışı uygulanmasının yerinde olmadığını, davacı idare lehine vekâlet ücreti takdir edilmemesinin hatalı olduğunu ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgeden Bölge Adliye Mahkemesine intikal eden dosyalarda ve bu bölgeden Yargıtay denetiminden geçen ve tespit edilen dosyalarda, kuraklık nedeniyle verim düşüklüğü yaşandığı tespit edilemediği gibi, bilirkişi raporunda da bu doğrultuda bir tespit yapılmadığından, 2018, 2017, 2016 ve 2014 yılları zeytin ürününün verimlerinin ortalaması esas alınarak birim bedel tespit edilmiş olduğu saptanmakla; görülen eksiklik için bilirkişi kurulundan yeniden rapor alınmasını gerektirmediği, bilirkişi kurulu raporunda, taşınmazın bakımlı olduğu belirlemesi karşısında, dosya arasında bulunan 2019 yılı ... İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünce sulu şartlarda yetiştirilen zeytin ürünü veriminin 2018 yılı ... İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünce sulu şartlarda yetiştirilen zeytin ürünü veriminin ve 2019 yılı ... İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğünce sulu şartlarda yetiştirilen zeytin ürünü maliyet cetveli esas alınarak Bölge Adliye Mahkemesince hesaplama yapılmasının imkan dahilinde olduğu gözetilerek; kamulaştırma bedeli yeniden hesaplanmak suretiyle bulunan yıllık net gelirin, hükme dayanak rapordaki net gelirden (1.901,67 TL/da) fazla olduğu görülmüş olup davalının istinaf başvurusu bulunmadığından, istinafa gelen tarafın sıfatı dikkate alındığında bu hususta aleyhe değerlendirme yapılmayarak, İlk Derece Mahkemesinin tespit ettiği bedele itibar edilmiştir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak davacı idare lehine vekâlet ücreti takdir edilmemesi ve davanın niteliği gereği, davada kendisini vekille temsil ettiren davalı lehine, karar tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 4.080,00 TL vekâlet ücreti takdir edilmiş olması da doğru görüldüğünden davacı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Kapama zeytinlik niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca net geliri esas alınarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare vekillnin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

08.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.