Logo

5. Hukuk Dairesi2024/364 E. 2024/5874 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti davasında, hüküm kısmında yazılan bedel ile bilirkişi raporunda tespit edilen bedel arasında fark bulunması nedeniyle uyuşmazlık çıkmıştır.

Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararında hükme esas alınan bilirkişi raporunda tespit edilen bedel ile hüküm fıkrasında yazılı bedel arasında fark bulunması, düzeltilebilecek maddi hata olarak değerlendirilerek, 6100 sayılı HMK'nın 370/2. maddesi uyarınca karar düzeltilerek onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Diyarbakır Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2021/2977 Esas, 2023/771 Karar

DAVA TARİHİ: 30.12.2019

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: Solhan Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2019/1667 Esas, 2021/315 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle;... ili, ...,...köyü, 209 ada 10 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın Hazine adına tescilini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; acele el koyma dosyasında tespit edilen bedelin çok düşük olduğunu savunarak taşınmazın gerçek değerinin tespitini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile işbu bedelden, acele koyma bedelinin mahsup edilmesi suretiyle tespit ve depo edilen fark bedele davanın dört ay içinde sonuçlandırılmadığı gözetilerek bu sürenin bitiş tarihi olan 01.05.2020 tarihinden karar tarihi olan 02.04.2021 tarihine kadar yasal faiz işletilerek işlemiş faiziyle birlikte derhal davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile Hazine adına tesciline, taşınmazın baraj gölü sahası içerisinde kalması nedeniyle 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 16 ncı maddesinin (C) bendi uyarınca tapudan terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; bedel tespitinde ... Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerinin hesaplamaya esas alınmasının doğru olmadığını, ürün veriminin yüksek, üretim masraflarının ise düşük alındığını, hesaplama yapılırken yörede yetişen ürünlerin münavebeye esas alınması gerektiğini, kapitalizasyon faiz oranının % 6-7 oranında uygulanması gerektiğini, yine hesaplamanın acele el koyma tarihindeki birim fiyatlar esas alınarak yapılması gerektiğini, taşınmazın sulu değil kuru arazi vasfında olduğunu, taşınmaz üzerinde bulunan yapıların da hatalı hesaplandığını, davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin doğru olmadığını ileri sürerek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

2. Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tespit edilen kamulaştırma bedelinin taşınmazın gerçek değerinin çok altında kaldığını, bilirkişi raporunun eksik ve hatalı değerlendirmeler içerdiğini, bilimsel verilere dayanmadan hazırlanan raporun hükme esas alınamayacağını, kapitalizasyon faiz oranının % 4 oranında uygulanması gerekirken %5 oranında uygulanarak eksik bedele hükmedilmesinin doğru olmadığını, objektif değer artışı uygulanmamış olmasının doğru olmadığını, hesaplama yapılırken ürün verim miktarının düşük, üretim masraflarının ise yüksek alındığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; kısmen kapama ceviz bahçesi, kısmen kapama kavaklık niteliğindeki dava konusu taşınmazın zeminine 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak, üzerinde bulunan yapılara ise aynı Kanunun 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca resmi birim fiyatları esas alınıp değer biçilmesinde ve Anayasa Mahkemesinin 27.11.2020 tarihinde Resmî Gazete'de yayımlanan 16.07.2020 tarihli ve 2018/104 Esas, 2020/39 Karar sayılı iptal kararı gözetilerek fark kamulaştırma bedelinin kararın kesinleşmesi beklenilmeden derhal hak sahibi davalıya ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediği, İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu, hükme esas alınan bilirkişi raporunda kamulaştırma bedeli 30.620,60 TL tespit edildiği halde gerekçeli kararın hüküm fıkrasının 5 nolu bendinde kamulaştırma bedeli olarak 30.260,60 TL yazılmış ise de, yine aynı bentteki acele kamulaştırma bedeli olan 25.278,70 TL ile bankaya depo edilen fark bedelin toplamı da 30.620,60 TL olup, kamulaştırma bedelinin 30.620,60 TL yerine 30 dan sonra gelen 6 ve 2 rakamları yer değiştirilerek 30.260,60 TL olarak yazılmasının mahallinde düzeltilebilecek maddi hata niteliğinde olduğu gerekçesiyle, taraf vekillerinin istinaf başvurularının ayrı ayrı esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Kısmen kapama ceviz bahçesi, kısmen kapama kavaklık niteliğindeki dava konusu taşınmazın zeminine 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir esas alınarak; üzerindeki yapıya ise aynı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (h) bendi uyarınca resmi birim fiyatı esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır.

3. Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda ... Tarım ve Orman Müdürlüğü'nün veri cetveli esas alınarak verim ve masraflar yönünden hesaplama yapılması uygun görülmüştür.

4. Dava konusu taşınmazın hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özelliklerine ve dosya kapsamına göre uygulanan kapitalizasyon faiz oranı yerindedir.

5. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davalı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

6. İlk Derece Mahkemesince hükme esas alınan bilirkişi raporunda tespit edilen ve davacı idarece depo edilen kamulaştırma bedeli 30.620,60 TL iken; hükmün 30.260,60 TL üzerinden tesis edilmiş olması bozmayı gerektirir.

Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

1. Davalı vekilinin diger temyiz itirazlarının reddine,

3. Davalı vekilinin temyiz itirazının kısmen kabulü ile temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının (4) ve (5) numaralı bentlerinde yer alan "30.260,60 TL" ibaresinin çıkarılarak yerine " 30.620,60 TL" ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,

Davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.