"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ: Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/2595 Esas, 2023/2000 Karar
DAVA TARİHİ: 08.12.2016
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ: ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/77 Esas, 2022/263 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle yapılan ön incelemede; Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı vekili tarafından adli yardım talepli olarak temyiz edildiği belirlenmiştir.
Adli yardım talebi temyiz yoluna başvuru sırasında istendiğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 336 ncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca, davalı vekilinin adli yardım talebini inceleme görevi Yargıtaya aittir.
Adli yardım 6100 sayılı Kanun’un 334 ve devamı maddelerinde düzenlenmiştir. Anılan maddelere göre gerçek kişiler ile kamuya yararlı dernek ve vakıfların yararlanabileceği adli yardımın şartları, ödeme gücünden yoksun olma ve talebin açıkça dayanaktan yoksun olmamasıdır. Adli yardım talebinde bulunan gerçek kişi veya tüzel kişinin yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığını gösteren mali durumuna ilişkin belgeleri de mahkemeye ibraz etmesi gerekir. Adli yardım talebinde bulunanın ödeme gücünden yoksun olup olmadığı, bu belgeler incelenerek belirlenecektir.
Bu açıklamalar ışığında adli yardım talebini içeren dilekçe ile ekindeki belge ve bilgiler birlikte değerlendirildiğinde; adli yardım talebinde bulunan davalının ödeme gücünden yoksun olduğuna ilişkin belge sunulmadığından adli yardım talebinde bulunan tarafın, kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin gereken temyiz yoluna başvuru giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olduğu yönünde kanaat oluşmadığı ve temyiz harç ve giderlerinin 27.11.2023 tarihinde yatırıldığı anlaşıldığından adli yardım talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Taraf vekillerinin temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde; ... ili, ...,... köyü 167 (yeni 127 ada 44), 171 (yeni 127 ada 49), 189 (yeni 127 ada 19) ve 193 (yeni 127 ada 15) parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazların davacı idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar cevap dilekçesi sunmamıştır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile bu bedele 09.07.2017 tarihinden karar tarihine kadar yasal faiz işletilerek, davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazların davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline, taşınmazların baraj gölü sahası içerisinde kalması sebebiyle 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 16 ncı maddesinin (c) bendi uyarınca tapudan terkinine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi heyeti raporunda, dava konusu taşınmazların bedelinin yörede uygulanan “mutat münavebe” dikkate alınmadan hesaplandığını, taşınmazların toplam hesaplanan bedeline %30 objektif unsuru da ilave ederek yüksek bedel hesaplanmasının hatalı olduğunu, tek bir yıla ait veriler üzerinden değerlendirme yapılması gerektiğini, dava konusu taşınmazlarda objektif artışa dayalı bir artırım gerekmediği halde, kapitalizasyon faizinin belirlenmesinde değerlendirmeye esas alınan niteliklerin tekrar objektif artış unsurunun belirlenmesinde değerlendirmeye esas alınmasının doğru olmadığını ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
2. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazların kapama bahçe olarak değerlendirilmesi gerekirken sulu tarım arazisi olarak değerlendirilerek taşınmazlarda bulunan ağaçlar için fidan hesabı yapılmasının hatalı olduğunu, kamulaştırma bedeline işletilen faiz ve başlangıç tarihi yönünden hata yapılmış olup dava tarihinden 4 ay sonrasından itibaren faize hükmedilmesi gerekirken eksik faize hükmedilmesinin hatalı olduğunu, objektif değer artış oranının düşük uygulandığını, aynı köy sınırları içerisindeki hem sulu hem de kuru araziler için aynı değerde kapitalizasyon faiz uygulanmasının hatalı olduğunu ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile sulu arazi vasfındaki dava konusu taşınmazlara buğday, saman ve pamuk münavebesi ile net gelir yöntemine göre değer biçilmesi Yargıtay İçtihatlarına uygun olarak kapitalizasyon faizinin %5 oranında alınması ve taşınmazın konumu ve nitelikleri dikkate alınarak %30 objektif değer artışı uygulanması yerinde olup sonuç metrekare birim değerinin 16,71 TL olarak tespit edilerek bu değer üzerinden toplam kamulaştırma bedelinin hesaplanmasında bir isabetsizlik bulunmadığından tarafların istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
2. Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazların kamulaştırma bedelinin tespitine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arazi niteliğindeki dava konusu taşınmazlara 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması hâlinde getireceği net gelir esas alınarak değer biçilmesi doğru olduğu gibi uygulanan objektif değer artış oranında bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı idare vekilinin tüm, davalılar vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
4. Dava tarihi 08.12.2016 olup 4 ay sonrası 09.04.2017 olduğu halde faiz başlangıç tarihi olarak 09.07.2017 tarihinin yazılması bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hataların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacı idare vekilinin tüm, davalılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
3. İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının; 1, 2, 3 ve 4 üncü bentlerinin 2 nci paragraflarında yer alan "09.07.2017" ibaresinin çıkarılarak yerine "09.04.2017" ibaresinin yazılması suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
22.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.