"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Adana Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1356 Esas, 2024/564 Karar
DAVA TARİHİ : 01.10.2020
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Mersin 8. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2020/214 Esas, 2021/120 Karar
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Mersin ili, ... ilçesi, ... Mahallesi 398 ada 2 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ile kamulaştırılan taşınmazın müvekkili idare adına tescilini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kamulaştırma talebinin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacı idarenin belirlediği kamulaştırma bedelinin çok düşük olması sebebiyle taraflar arasında anlaşma sağlanamadığını, kendilerince yapılan harici araştırmalara göre kamulaştırma bedelinin çok daha yüksek olarak tespit edildiğini, yargılama yapılarak taşınmazın gerçek değerinin uzman bilirkişilerle tespit edilmesi gerektiğini belirterek savunmaları doğrultusunda karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalıya ödenmesine, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı idare adına tesciline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; kamulaştırma bedelinin yüksek tespit edildiğini, taşınmazın kuru arazi vasfı taşıdığını, seçilen münavebe ürünlerinin hatalı olduğunu, tarım verilerinin davacı idare aleyhine olacak şekilde uygulandığını, %5 kapitalizasyon faiz oranının isabetsiz olup bedele faiz işletilmesini de kabul etmediklerini, davacı idare lehine de vekâlet ücreti verilmesi gerektiğini belirterek yerel mahkeme kararının itirazları doğrultusunda kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile yapılan keşif sonrası düzenlenen fen bilirkişisi raporuna göre, dava konusu 398 ada 2 nolu parselin tapuda 18231,31 m² yüzölçümlü ve tarla vasfı ile kayıtlı olup davalının 1/8 hisse oranında malik bulunduğu, düzenlenen raporun düzgün ve hükme esas alınabilecek nitelikte olduğu, bilirkişi heyet raporuna göre, taşınmazın kuru tarım arazisi vasfında olması nedeniyle Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin kararlılık kazanan içtihatlarına ve 2020 yılına ait tarım verilerine uygun biçimde kapitalizasyon faiz oranının %5 olarak alınıp münavebe ürünlerinin net gelirleri üzerinden birim değerin 25,97 TL/m² olarak tespiti, ağaç değerinin de ilavesi sonucu 64.002,12 TL kamulaştırma bedelinin tespit edilip bu bedelin davacı idare tarafından depo edilmesi neticesi hüküm altına alınmasında herhangi bir isabetsizlik görülmediği davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesinin de doğru ve yerinde olduğu kararda usul ve kanuna aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından davacı idare vekilinin yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, ... olarak davacı idare ile davalı tapu maliki arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Arazi niteliğindeki Mersin ili, ... ilçesi, Değirmençay Mahallesi 398 ada 2 parsel sayılı taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden bilimsel yolla değerinin tespit edilmesi; üzerindeki ağaçlara ise yaş, cins ve verim durumlarına göre değer biçilmesi ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
3. Dava konusu taşınmazın hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda belirtilen özelliklerine ve dosya kapsamına göre uygulanan kapitalizasyon faiz oranı uygun görülmüştür.
4. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak, davanın niteliği gereği davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinde hukuka aykırı bir yön görülmemiştir.
5. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre, davacı idare vekili aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
5. İnfazda tereddüt uyandıracak şekilde kararın hüküm kısmında dava konusu taşınmazın bulunduğu mahalle adının gösterilmemesi, fen bilirkişi raporunun kararın eki sayılmaması ve takyidatların bedele yansıtılmaması bozmayı gerektirir.
Ne var ki bu hatanın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacı idare vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davacı idare vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
3. İlk Derece Mahkemesi kararının hüküm fıkrasının;
a) (1) numaralı bendinde yer alan “... İlçesi” ibaresinden sonra gelmek üzere "Değirmençay Mahallesi" ibaresinin yazılması, "davacı adına tesciline," ibaresinden sonra gelme üzere '' 23.02.2021 tarihli fen bilirkişi raporunun kararın eki sayılmasına" ibaresinin yazılması,
b) Hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak " Dava konusu taşınmaz üzerinde tapu kaydında ipotek, haciz ve her türlü takyidatlarının bulunması halinde bedele yansıtılmasına" cümlesinin eklenmesi suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,18.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.