Logo

5. Hukuk Dairesi2024/490 E. 2024/6846 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırılan tarım arazisi için belirlenen bedelin yüksek olduğu iddiasıyla açılan davada, istinaf mahkemesince belirlenen kamulaştırma bedelinin uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Belirlenen kamulaştırma bedelinin, taşınmazın niteliği, konumu, kapitalizasyon faizi ve objektif değer artış oranı gibi hususlar gözetilerek adil ve hakkaniyete uygun olduğu değerlendirilerek istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/941 Esas, 2023/1956 Karar

DAVA TARİHİ: 27.08.2020

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: Körfez 1. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2020/100 Esas, 2021/246 Karar

Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini davasında yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; Kocaeli ili, Körfez ilçesi, Sipahiler köyü 1834 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak tapudan terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne, kamulaştırma bedelinin tespiti ile davalı tarafa ödenmesine, dava konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazın tarım arazisi niteliğinde kabul edilerek buna göre değerlendirme yapılmasında bir isabetsizlik olmadığını; ancak bilirkişi heyetince objektif değer artırıcı unsur olarak kabul edilen raporda yazılı taşınmazın özelliklerini, kapitalizasyon faizinin belirlenmesine esas unsurlar olduğu gözetilmeden kamulaştırma bedelinin fazla belirlendiğini, münavebe ürünlerinin resmi verilere uygun alınması gerektiğini, bilirkişi raporunda ürünlerin en yüksek verimleri esas alınarak tespit yapıldığını, taşınmazın bulunduğu bölgede sulu ve kuru arazide hangi ürünlerin ekilebileceğinin, bunların yıllara göre dekara ortalama verim miktarlarının, yine değerlendirme yılındaki dekar başına üretim masraflarının ve hasat dönemindeki ortalama toptan satış fiyatlarının ilgili kurumlardan sorulması ve arazinin sulama durumunun tutanağa yazılması gerektiğini, bilirkişi heyetinin tespit ettiği kamulaştırma bedelinin bu hususlar gözetilmeden karara esas alındığını, dava konusu parselin kamulaştırmadan arta kalan kısmı için %30 değer kaybı hesaplandığını, arta kalan kısmın tarımsal faaliyete uygun olduğunu, diğer kaybı hesaplamasının Yargıtay kararlarına aykırı olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının bedel yüksekliği sebebiyle kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılarak itirazları doğrultusunda davalarının kabulüne, teminatsız olarak icranın ertelenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda dava konusu taşınmazın niteliği ve konumuna göre kapitalizasyon faizinin yerinde olduğu, istinaf edenin sıfatı dikkate alındığında kapitalizasyon faizi ile objektif değer artış oranının yüksek olmadığı, bilirkişi kurulunun kanuna uygun olarak oluşturulduğu ve belirlenen kamulaştırma bedelinin adil ve hakkaniyete uygun olduğu, raporda ürün münavebe listesinde belirtilen ürünler dikkate alınarak değerlendirme yapıldığı, kamulaştırmadan arta kalan kısma değer düşüklüğü takdirinde bir isabetsizlik bulunmadığı gerekçesi ile başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, ... olarak davacı idare ile davalı arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası, 11 inci maddesinin birinci ve ikinci fıkraları ile 12 nci maddesi

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca gelir metodu esas alınarak değer biçilmesi ve tespit edilen bedelin davalı tarafa ödenmesi, dava konusu taşınmazın davalı adına olan tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesi yerindedir.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmamasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

03.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.