Logo

5. Hukuk Dairesi2024/4946 E. 2024/7534 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Davalı idare tarafından taşınmaza konulan şerhin terkinine ilişkin davada, seri dava niteliğinden kaynaklanan avukatlık ücretinin belirlenmesi uyuşmazlığı.

Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin, bozma ilamına uygun şekilde seri dava niteliğindeki dosya sayısını dikkate alarak avukatlık ücretine hükmetmesi ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmaması gözetilerek, davalı idarenin temyiz itirazlarının reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2023/32 Esas, 2023/308 Karar

DAVA TARİHİ: 11.05.2020

KARAR : Kabul

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 31 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi gereğince taşınmazın tapu kaydına konulan şerhin terkini istemi davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.

İlk Derece Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Adıyaman ili, ..., ... Mahallesi 1961 ada 6 parsel sayılı taşınmazda davacının maliki olduğu C Blok 4. kat 9 numaralı bağımsız bölümün tapu kaydına davalı idarenin talebi üzerine 2942 sayılı Kanun'un 31 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi gereğince şerh konulduğunu, müvekkilinin mülkiyet hakkını kısıtlayan, yasal şartları taşımayan, usulsüz ve hatalı olarak konulan bu şerhin terkinini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; Adıyaman ilinde her yıl binlerce kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davalarının açıldığını, kamulaştırmasız el atma dosyalarında davalıdır şerhi taleplerinin mahkemeler tarafından kabul edilmediğini, malikin değişmesi durumunda irtifakın tapuda tescilini sağlayamadıklarını bu nedenle ilgili şerhin konulduğunu belirterek öncelikle davanın reddine, Mahkeme aksi kanaatte ise önce kuruma başvuru bulunmaması sebebiyle aleyhe vekâlet ücretine hükmedilmemesine, vekâlet ücreti takdir edilmesi durumunda Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22 nci madde hükümlerinin uygulanmasını talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin 23.10.2020 tarihli ve 2020/373 Esas, 2020/111 Karar sayılı kararıyla davanın kabulü ile şerhin terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin 23.10.2020 tarihli ve 2020/373 Esas, 2020/111 Karar sayılı kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin 30.09.2021 tarihli ve 2020/2450 Esas, 2021/2295 Karar sayılı kararıyla İlk Derece Mahkemesi kararının usul ve kanuna uygun olduğu, somut olayda seri davalarda vekâlet ücretine ilişkin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22 nci maddesindeki şartların oluşmadığı gerekçesiyle davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ

A. Birinci Bozma Kararı

1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucunda; davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Buna karşın, Dairemize aynı bölgeden intikal eden ve eldeki dava dosyası ile aynı nitelikte olduğu anlaşılan dosyalar birlikte gözetildiğinde karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22 nci maddesi uyarınca uyuşmazlığın seri dava niteliğinde olduğu kabul edilerek davacı lehine hükmedilen vekâlet ücreti hakkında bu kapsamda değerlendirme yapılması gerekirken yazılı şekilde vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru görülmediğinden Bölge Adliye Mahkemesinin esastan ret kararı kaldırılarak, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

B. İlk Derece Mahkemesince Birinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak, eldeki dava dosyası ile birlikte aynı türdeki diğer dosyaların sayısı gözetilerek, seri dava niteliğindeki eldeki davada, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22 nci maddesi uyarınca hükmedilmesi gereken vekâlet ücretinin %50'sine hükmedilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

C. İkinci Bozma Kararı

1. İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

2. Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucunda; Mahkemece bozma kararına uyulmuşsa da bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir. Şöyle ki; bozma kararı sonrasında eldeki dava dosyası ile aynı nitelikte olan seri dava niteliğindeki davaların sayısı Mahkemece araştırılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, gerekçesi gösterilmeksizin seri dava niteliğindeki dava sayısının 50 dosyaya kadar olduğu kabul edilerek %50 oranında vekâlet ücretine hükmedilmesi ve dava konusu edilen kat mülkiyetine tabi bağımsız bölümün numarasının hükümde gösterilmesi gerekirken, ana taşınmazın tamamında şerhin terkinine ilişkin hüküm kurulması suretiyle infazda tereddüde yol açılması nedenleriyle İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

D. İlk Derece Mahkemesince İkinci Bozmaya Uyularak Verilen Karar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak, eldeki dava dosyası ile birlikte aynı türdeki diğer dosyaların sayısı gözetilerek, seri dava niteliğindeki eldeki davada, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22 nci maddesi uyarınca hükmedilmesi gereken vekâlet ücretinin %50'sine hükmedilmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

VI. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 22 nci maddesi uyarınca uyuşmazlığın seri dava niteliğinde olup olmadığına ilişkin dosya sayısının tespiti yönünde araştırma yapılmadığını, davacı taraf davalı idare aleyhine daha önceden kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davası açmış olup tapu kaydına şerhin anılan davaya istinaden konulduğunu, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davalarında müvekkili idare lehine irtifak hakkının tescilinin davacıların taşınmazı devir etmeleri durumunda yapılamadığını, bu nedenle konulan şerhin, tescil işlemi yapılıncaya kadar kamu zararının doğmaması için geçici tedbir niteliğinde olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ... olarak davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki 2942 sayılı Kanun'un 31 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi gereğince taşınmazın tapu kaydına konulan şerhin terkini istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2942 sayılı Kanun'un 31 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi.

3. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 22 nci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Temyiz olunan nihai kararların bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin ise yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VII. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,

Davalı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,

24.06.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.