"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2023/359 Esas, 2024/101 Karar
KARAR : Karar verilmesine yer olmadığına
birleştirilen davanın davalısı TREDAŞ vekilleri
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsiline ilişkin asıl ve birleştirilen davalarda verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; asıl davada, 3194 sayılı İmar Kanunu'nun (3194 sayılı Kanun) 18 nci maddesi gereğince uygulama yapılmış olması nedeniye 3.680,00 m² kısma ilişkin ve %40'lık düzenleme ortaklık payı kesintisini aşan 122,41 m² lik alana ilişkin olarak karar verilmesine yer olmadığına; birleştirilen davada, davanın davalılardan TREDAŞ Genel Müdürlüğü yönünden kabulüne ilişkin karar verilmiştir.
Mahkeme kararı asıl davanın davalısı ... ve birleştirilen davanın davalısı TREDAŞ vekillerince tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı vekili asıl dava dilekçesinde özetle; Tekirdağ ili, Süleymanpaşa ilçesi, ... Mahallesi 1047 ada 27 parsel sayılı taşınmaza yol geçirilmek suretiyle fiilen el atıldığından tazminat bedelinin tahsilini talep etmiştir.
2. Davacı vekili birleştirilen dava dilekçesinde özetle; Tekirdağ ili, Süleymanpaşa ilçesi, ... Mahallesi 1047 ada 27 parsel sayılı taşınmaza fiilen trafo yapılması ve kablo geçirilmesi suretiyle fiilen el atıldığından tazminat bedelinin tahsilini talep etmiştir.
II. CEVAP
1. Asıl davada davalı Süymanpaşa Belediye Başkanlığı vekili cevap dilekçesinde özetle; taşınmazın arsa niteliğinin bulunmadığını, içerisinde trafo binasının yeraldığını, taşınmazın kamulaştırma programına alındığını, taşınmaza fiilen elatılmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
2. Birleştirilen davada davalı ... Genel Müdürlüğü vekili cevap dilekçesinde özetle; dağıtım faaliyetinin TREDAŞ tarafından yürütüldüğünü, sorumluluğun TREDAŞ Genel Müdürlüğü ait olduğunu, hakkaniyetli hesaplama yapılması gerekitğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
3. Birleştirilen davada davalı TREDAŞ vekili cevap dilekçesinde özetle; davada taraf sıfatlarının bulunmadığını, ... Genel Müdürlüğü sorumlu olduğunu, trafo binası ve eklentilerinin imar planına uygun tesis edildiğini, tazminat talebinde bulunulamayacağını, talep edilen tazminat bedelinin fahiş olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 24.11.2022 tarihli ve 2022/442 Esas, 2022/322 Karar sayılı kararı ile kamulaştırmasız elatılan taşınmaz bedelinin tahsiline ilişkin asıl davada, 3194 sayılı Kanun'un 18 inci maddesi gereğince uygulama yapılmış olması nedeniye 3.680,00 m² kısma ilişkin karar verilmesine yerolmadığına, % 40'lık düzenleme ortaklık payı kesintisini aşan 122,41 m²lik alana ilişkin olarak tazminat bedelinin davalıdan tahsiline ve birleştirilen davada davanın davalılardan TREDAŞ Genel Müdürlüğü yönünden kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı, asıl davanın davalısı ..., birleştirilen davanın davalısı TREDAŞ Genel Müdürlüğü vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; birleştirilen dosyaya ilişkin kararın bozma ile kesinleşmiş olması nedeniyle birleştirilen davanın davalısı TREDAŞ Genel Müdürlüğü vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş, davacı ve asıl davada davalı ... vekillerinin temyiz itirazları yönünden yapılan incelemede ise, karar tarihinde yürürlükte bulanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'ne göre davacı yararına vekâlet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi ve asıl davada düzenleme ortaklık payı ile ilgili olarak, % 40 oranını aşan alana ilişkin ödemenin yapıldığının tespit edilmiş olması nedeniyle, bu hususta da karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulması gerekirken, hükmün gerekçesine göre sehven kabul kararı verildiğinden, hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile asıl davada, 3194 sayılı Kanun'un 18 inci maddesi gereğince uygulama yapılmış olması nedeniye 3.680,00 m² kısma ilişkin ve %40 lık düzenleme ortaklık payı kesintisini aşan 122,41 m²lik alana ilişkin olarak karar verilmesine yer olmadığına, birleştirilen davada, davanın davalılardan TREDAŞ yönünden kabulüne ilişkin karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde asıl davada davalı ... ve birleştirilen davada davalı TREDAŞ vekillerince temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1.Asıl davada davalı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; el atma tarihinin kesin olarak belirlenmediğini, bozma öncesi davacı vekilinin temyiz dilekçesinde istenen vekâlet ücretinden fazla vekâlet ücretine hükmedildiğini beyan ederek kararın kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Birleştirilen davada davalı TREDAŞ Genel Müdürlüğü vekili temyiz dilekçesinde özetle; ... Genel Müdürlüğü sorumlu olduğunu, tazminatın zamanaşımına uğradığını, hesaplamanın hatalı olduğunu, trafonun tesis tarihinin araştırılmadığını, irtifak bedeli talep edilmesine rağman mülkiyet bedeli verildiğini, trafo ve enerji nakil hatlarının kamuya terkli alanda kaldığını, lehlerine vekâlet verilmesi ve aleyhe vekâletin maktu olması gerektiğini, bilirkişi raporunun hatalı olduğunu ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalı idareler arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve bedelinin sorumlu idarelerden tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanunun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen mahkeme kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, bozma ile kesinleşen ve karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan yönlerin yeniden incelenmesine hukukça imkân bulunmadığı anlaşılmakla; temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Asıl davada davalı ... ile birleştirilen davada davalı TREDAŞ Genel Müdürlüğü vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Peşin alınan 855,20 TL temyiz harcından fazla alınan 427,60 TL ile peşin alınan 4.215,60 TL temyize başvurma harcından 2.107,80 TL'nin Süleymanpaşa Belediye Başkanlığına iadesine,
Aşağıda yazılı kalan harcın birleştirilen davada davalı TREDAŞ Genel Müdürlüğünden alınmasına,26.09.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.