Logo

5. Hukuk Dairesi2024/5220 E. 2024/9398 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Taraflar arasında kat irtifakının terkini ile yeni arsa paylarının tespiti ve tapu siciline tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Davacının kat irtifakının kurulmasında vekil aracılığıyla bulunması ve onay vermesi, ayrıca 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 49. maddesindeki sona erme hallerinin de bulunmaması gözetilerek, davanın reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 49. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2020/3195 Esas, 2024/535 Karar

DAVA TARİHİ : 02.10.2013

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : Gaziosmanpaşa 1. Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2014/1376 Esas, 2019/2628 Karar

Taraflar arasındaki mevcut kat irtifakının iptali ile yeni arsa paylarının tespiti ile tapu siciline tescili davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde; İstanbul ili, Gaziosmanpaşa ilçesi, Merkez Mahallesi 1974 ada 13 parsel sayılı 532 m² miktarlı arsanın davacı ve davalıya 1/2 şer hisse olarak kayıtlı olduğunu, tarafların kardeş olduklarını, 08.07.2011 tarihinde kat irtifaklandırması yapıldığını, bağımsız bölüm paylaşımının tapudaki 1/2 pay esasına uygun yapılmadığını, davacıya 1773 m² davalıya 2441 m² tahsis edildiğini, davalı adına kayıtlı kısmın %20 daha fazla değerli olduğunu, eşit arsa payı karşılığı irtifak paylaşımı olması gerekirken davalıya kaydırma yapıldığını belirterek mevcut kat irtifakının iptali, bağımsız bölümlerin arsa payı ve ekonomik değerlerinin tespiti ile eşit bir bölüşümle yeniden irtifaklandırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının talepleri ve oluru ile irtifaklandırma yapılıp tapuya tescil edildiğini ve binanın bu şekilde kullanılmaya başladığını, binanın arsa payları ile birlikte irtifakandırma yapılan her bir dairenin değerinin tespitinde binanın bitim tarihi ve davacının fiilen kullanmaya başladığı tarih olan 2001 yılının esas alınması gerektiğini ileri sürerek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arsa paylarının yeniden düzenlenmesi için taşınmazda sonradan bağımsız bölüm edinen kişilerin dava açabilecekleri ilkesi kabul edilse dahi arsa paylarının düzenlenmesi sırasında bu düzenlemeye katılan kat maliklerinin sonradan dava açması halinde, bunun iyiniyet kuralları ile bağdaşmayacağı, kat mülkiyetinin kurulup, arsa paylarının belirlendiği sırada davacı ... vekili Zerrin Sarısoy'un arsa paylarının düzenlenmesine katıldığı ve arsa paylarının bu şekilde belirlenmesine itiraz etmeyip, bizzat arsa paylarını belirlediği, aradan 3 yıl geçtikten sonra arsa paylarının hatalı olarak belirlendiğinin öne sürülmesinin hukuken korunacak iyiniyet koşullarını taşımadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde; davacının inşaatın mühendisine vekaletname vermesinin irtifaklandırmanın iptalini talep etmesine engel olmadığını, irtifaklandırmanın eşit ve adil yapılmadığını, irtifaklandırmaya davacının bizzat katılmadığını, davalılar lehine açık bir gabin bulunduğunu, kaldı ki davalıların bu konuda hiçbir savunmaları bulunmadığını, irtifaklandırmanın 2011 yılında yapıldığını, iş bu davanın 2014 yılında açıldığını, bu konuda zamanaşımı da olamayacağını, mahkemenin bilirkişi raporunu dahi esas almadığını, bina kurulduktan sonra binanın değerinde de değişiklikler olduğunu, verilen kararın hukuka uygun olmadığını belirterek, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile tapudan getirtilen yönetim planı, ekindeki vekâletnameler ve bağımsız bölüm listesinin davacı adına vekâleten Zerrin Sarısoy tarafından imzalandığı, toplam 532 arsa payından 1/2 sine denk gelen 266 hissenin davacı adına kaydedildiği, 25.07.2011 tarihinde resmi senedin de taraf vekillerince imzalandığı, ana taşınmazda kat irtifakı kurulması sırasındaki belgeler ile arsa paylarının düzenlenmesine yönelik listede davacının vekilinin imzası bulunduğundan 4721 sayılı Türk Medenî Kanunu'nun 2 nci maddesi gereğince iş bu davayı açmakta iyiniyetli olmadığı gibi olayda 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun (634 sayılı Kanun) 49 uncu maddesinin ikinci fıkrasındaki düzenlemeye göre kat irtifakına konu taşınmazın tamamıyla yok olması veya üzerinde yapı yapılamayacak hale gelmesi veya kamulaştırma ile kendiliğinden sona erme durumunun da bulunmadığı, mahkemenin davanın reddine dair verdiği kararın hukuka uygun olduğu gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın eksik inceleme neticesinde verildiğini, raporun hüküm kurmaya elverişli olduğunu, istinaf taleplerinin incelenmediğini bu nedenlerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, tarafların kat maliki oldukları ana gayrimenkulde mevcut kat irtifakının terkini ile yeni arsa paylarının tespiti ile tapu siciline tescili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 634 sayılı Kanun'un 33 üncü ve 49 uncu maddeleri.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dava konusu ana gayrimenkulde 2011 yılında kat irtifakının tesis edildiği hususunda uyuşmazlık yoktur. Kat irtifakı tesisine ilişkin resmi senette ve bağımsız bölüm listesinde davacı vekilinin imzasının bulunduğu, kat irtifakının terkin edilerek yeni arsa paylarının tespiti ile tapu siciline tescili istemine esas olacak şekilde kat irtifakına konu taşınmazın tamamıyla yok olması veya üzerinde yapı yapılamayacak hale gelmesi veya kamulaştırma ile kendiliğinden sona erme durumunun da bulunmadığı gibi kat irtifakı kuruluş tarihi gözetildiğinde yazılı olduğu şekilde davanın reddine karar verilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia, savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,Davacıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine, Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 02.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.