"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Van Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/3713 Esas, 2023/2171 Karar
KARAR : Yeniden esas hakkında verilen karar
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili ve ecrimisil istemine ilişkin olarak açılan ilk davada saklı tutulan bölümün tahsiline ilişkin davada yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derecee Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usûl eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda,
Miktar veya her paydaş için değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın her paydaş için değeri kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun’un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun’un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.
Tüm davacılar için hükmedilen ecrimisil ve davacılardan ..., ... ve ... için hüküm altına alınan kamulaştırmasız el atma tazminatı Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibari ile kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL’nin altında kalmaktadır.
Bu nedenle; davalı idare vekilinin ecrimisile ve adı geçen davacılar için kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeline ilişkin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı idare vekilinin davacılar ... ve ... yönünden gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Van ili, ..., ... 735 parsel sayılı taşınmaza davalı idarece el atılması sebebiyle Mahkemenin 2018/286 esas sayılı dosyasında tazminat davası açtıklarını, davanın kabul edildiğini, istinaf incelemesinden geçerek kesinleştiğini ilk davada belirlenen kamulaştırmasız el atma tazminatından saklı tutulan 1.020.710,58 TL'nin ilk dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; zamanaşımı itirazında bulunarak ve ek dava açılmasına idarenin sebebiyet vermediğini belirterek davanın reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece yeterli araştırma ve inceleme yapılmadan verilen kararın usul ve Kanuna aykırı olduğunu, Mahkemece keşif yapılmadan daha önceki bilirkişi raporuna göre karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, ilk dava tarihi itibari ile faize hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, yerel mahkemece fazla miktar üzerinden hüküm kurulmasının hukuka aykırı olduğunu, davanın reddine karar verilmesini gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davacı tarafından davalı idare aleyhine açılmış bulunan kısmi davanın taleple bağlı kalınarak sonuçlandığı, böylece davaya dayanak alınan hukuki ilişkinin varlığı saptanarak, davalının sorumluluğunun da kesinleşen bu hükümle tespit edildiği, önceki dava taraflar arasında kesin hüküm oluşturduğundan sonradan açılan eldeki ek dava için Mahkemenin ilk davadaki bilirkişi raporundaki m² birim bedelini esas alınarak karar vermesinde ve hüküm altına alınan alacağa talep de dikkate alınarak ilk dava tarihinden itibaren faiz işletilmesinde bir isabetsizlik görülmediği; ancak dava konusu Van ili, ..., ... bulunan 735 parsel ( yeni 115 ada 25 parsel) sayılı taşınmazın UYAP sisteminden alınan güncel tapu kaydından dava konusu taşınmazın bulunduğu bölgede 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi uyarınca yapılan yenileme çalışmaları sonucu yeni tapu kayıtlarının oluştuğu ve taşınmazın yüzölçümünün değişmiş olduğu anlaşıldığından, yeni duruma göre fiili el atmaya konu bölümün kroki üzerinde yüzölçümü ile birlikte gösterilmek suretiyle fen bilirkişisinden ek rapor alınarak yeni duruma göre el atılan alanın yüzölçümüne göre taşınmazın bedeli hesaplanarak, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmuştur.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, ilk davada saklı tutulan bedelin tahsiline ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 6100 sayılı Kanun’un “Kısmi Dava” kenar başlıklı 109 uncu maddesinin birinci fıkrası şöyledir;
“Talep konusunun niteliği itibarıyla bölünebilir olduğu durumlarda, sadece bir kısmı da dava yoluyla ileri sürülebilir.”
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”
4. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Özalp Asliye Hukuk Mahkemesinin 25.12.2019 tarihli ve 2018/286 Esas, 2019/415 Karar sayılı kararı ile bilirkişi raporu doğrultusunda tespit edilen metrekare birim fiyatı 11,46 TL üzerinden taleple bağlı kalınarak davanın davacıların fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak kabulüne karar verildiği, bu karara karşı davalı idare vekilince istinaf yoluna başvurulduğu, Van Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 20.11.2020 tarihli ve 2020/364 Esas, 2020/758 Karar sayılı ilamı ile istinaf isteminin esastan reddine karar verildiği, Bölge Adliye Mahkemesi kararının davalı idare tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 01.12.2021 tarihli ve 2021/1551 Esas, 2021/14270 Karar sayılı ilamı ile hükmün onanmasına karar verildiği, kararın 01.12.2021 tarihinde kesinleştiği, iş bu davanın kesinleşen davada hesaplanan bakiye alacak için açıldığı anlaşılmakla, taraflar arasında görülüp kesinleşen önceki davada tespit edilen bedel esas alınmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmesi yerindedir.
3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre, usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
A. Davalı İdare Vekilinin Ecrimisil ve Davacılar ..., ... ve ... İçin Hükmedilen Tazminat Bedeline İlişkin Temyizi Yönünden
Davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin miktar yönünden REDDİNE,
B. Davalı İdare Vekilinin Davacılar ... ve ... İçin Hükmedilen Tazminat Bedeline İlişkin Temyizi Yönünden
Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
28.03.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.