Logo

5. Hukuk Dairesi2024/5714 E. 2024/9684 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İtirazın iptali davasında görevli mahkemenin belirlenmesi.

Gerekçe ve Sonuç: İtirazın iptali davalarında, icra takibinin yapıldığı yer mahkemesinin görevli olduğu ve icra dairesinin yetkisine ilişkin itirazın öncelikle bu mahkemece incelenmesi gerektiği gözetilerek İstanbul 10. Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli mahkeme olarak belirlenmesine karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

İNCELENEN KARARIN

MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/2107 Esas, 2022/1892 Karar

I. YARGI YERİ BELİRLENMESİNE KONU KARARLAR

A. İstanbul 10. Sulh Hukuk Mahkemesinin 09.06.2022 Tarihli ve 2021/871 Esas, 2022/542 Karar Sayılı Kararı

Davalının icra dosyasına süresinde yaptığı itirazında yetki itirazında bulunduğu, itirazın iptali davalarının icra dosyalarına sıkı sıkıya bağlı davalar olduğu ve bu nedenle davanın açıldığı ve icra takibinin yapıldığı tarihte davalının yerleşim yerinin Uğur Mumcu Caddesi Kız Kulesi Sokak No:32/3 Merkez/Ankara adresi olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.

B. Ankara 13. Sulh Hukuk Mahkemesinin 30.12.2022 Tarihli ve 2022/2107 Esas, 2022/1892 Karar Sayılı Kararı

Somut olayda, dava konusu aidat bedeline ilişkin İstanbul İcra Daireleri nezdinde takip başlatıldığı, davalı tarafından mahkeme esnasında yetki itirazında bulunulması üzerine davalının adresinin Ankara olduğundan bahisle yetkisizlik kararı verildiği, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun (634 sayılı Kanun) 33 üncü maddesi uyarınca, bu Kanun'un uygulanmasından kaynaklanan davalarda, üzerinde kat mülkiyeti veya kat irtifakı kurulu anataşınmazın bulunduğu yer mahkemesi yetkili olduğu, dava konusu ana taşınmazın Şişli ilçesi sınırlarında olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.

II. GEREKÇE

A. Uyuşmazlık

Uyuşmazlık, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

B. İlgili Hukuk

1. Farklı bölge adliye mahkemelerinin yargı çevresinde kalan ilk derece mahkemeleri ile bölge adliye mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarının giderilmesi isteminin hukuki dayanağı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un (5235 sayılı Kanun) 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan düzenlemelerdir.

2. 6100 sayılı Kanun’un 6 ncı, 10 uncu ve 115 inci maddesi, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 89 uncu maddesi ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 50 nci maddesi, 634 sayılı Kanun'un 33 üncü maddesi

C. Değerlendirme

1. İtirazın iptali davasında usulüne uygun olarak başlatılmış ve itirazla durmuş bir takibin varlığı dava şartıdır. İtirazın iptali davasını gören mahkemenin, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerekir. Mahkemenin yetkisine yönelik bir itirazın var olup olmaması, bu sonuca etkili değildir. Eş söyleyişle, itirazın iptali davasında, mahkemenin yetkisine itiraz edilmiş olsun veya olmasın, mahkeme öncelikle, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı inceleyerek kesin olarak sonuçlandırmalıdır. Kaldı ki, itirazın iptali davasını görme yetkisi, takibin yapıldığı yer mahkemesine aittir. O nedenle, Mahkemenin, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı incelemesi doğaldır. Bu yetki itirazının incelenmesi sonucunda, mahkeme, kendisinin yetkili olup olmadığını da belirlemiş olacaktır.

2. İlamsız bir takipte yetkili icra dairesi de 2004 sayılı Kanun'un 50 nci maddesinin yollaması ile 6100 sayılı Kanun'un genel hükümlerine göre belirlenecektir. 6100 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesine göre genel yetkili icra dairesi, davalı gerçek veya tüzel kişinin takibin yapıldığı tarihteki yerleşim yeri icra dairesidir. Yine aynı Kanun’un 16 ncı maddesine göre ise haksız fiilden doğan uyuşmazlıklarda, haksız fiilin işlendiği veya zararın meydana geldiği yahut gelme ihtimalinin bulunduğu yer ya da zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi icra dairesi de yetkilidir. Aynı Kanun’un 10 uncu maddesine göre ise sözleşmeden doğan davaların sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabileceği hüküm altına alınmış olup, bu sebeple sözleşmeden doğan para borcunun tahsili için başlatılan takipte, sözleşmenin ifa edileceği yer icra dairesi de yetkili kılınmıştır. Takibin konusu sözleşmeden kaynaklı para borcu olduğunda, 6098 sayılı Kanun'un 89 uncu maddesine göre, aksi kararlaştırılmadıkça para borçları alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilecektir.

3. 634 sayılı Kanun'un 33 üncü maddesi bu Kanun'dan doğan uyuşmazlıklarda yetkili mahkeme ise, anataşınmazın bulunduğu yer mahkemesidir. Bu maddede yazılı davalar taşınmazın aynına ilişkin olmasa da, açıklanan özel hüküm kamu düzeni ile ilgili bulunduğundan emredici niteliktedir.

4. Yetki itirazının incelemesi neticesi mahkeme yetkili olduğuna karar verirse borçlunun icra dairesine yapmış olduğu yetki itirazının reddine karar verilerek uyuşmazlığın esastan incelenmesine geçilecektir. Mahkeme yapmış olduğu inceleme neticesi takip yapılan icra dairesinin yetkili olmadığına kanaat getirir ise yetkili icra dairesinde yapılmış geçerli bir takip olmadığından dava şartı eksikliğinden davanın usulden reddine karar verecektir.

5. Dosya kapsamından, alacağının tahsili için İstanbul 11. İcra Müdürlüğünün 2020/22498 Esas sayılı dosyası ile takip başlattığı, davalının yetkiye, borca ve faiz talebine itiraz ettiği, takibin durduğu, itirazın iptali davasının takibin başlatıldığı yer olan İstanbul 10. Sulh Hukuk Mahkemesinde açıldığı anlaşılmaktadır. İtirazın iptali davasını gören mahkemenin, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin yetkisine yönelik itirazı öncelikle incelemesi gerektiğinden uyuşmazlığın İstanbul 10. Sulh Hukuk Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekir.

III. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

6100 sayılı Kanun’un 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Kanun’un 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince İstanbul 10. Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,09.12.2024 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.