"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/55 Esas, 2023/1 Karar
DAVALILAR : 1.... vd. vekili Avukat ...
2....
DAVA TARİHİ : 11.03.2008
KARAR : Kabul
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 10 uncu maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı ve pilon yeri bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulüne karar verilmiştir.
Mahkeme kararı davacı idare ve davalılar ... vd. vekillerince temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı idare vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu ... ili, ...,...Mahallesi 882 parsel sayılı taşınmazın irtifak ve pilon yeri bedelinin tespiti ile irtifak hakkı ve pilon yerinin tapuya tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalılar cevap dilekçesi sunmamışlardır.
III. MAHKEME KARARI
Mahkemenin 13.11.2019 tarihli ve 2018/361 Esas, 2019/542 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
IV. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2.Dairemizce yapılan inceleme sonucunda; Mahkemece verilen ilk kararın sadece davacı idare vekilince temyiz edildiği gözetilmeden, usuli kazanılmış hakkı dikkate alınarak ilk bozma öncesi tespit edilen metrekare birim fiyatı üzerinden irtifak nedeniyle değer düşüklüğü hesaplanması gerekirken, bozma sonrası tespit edilen daha yüksek metrekare birim bedeli üzerinden değer düşüklüğü hesaplanmak suretiyle fazla bedel tespiti ve 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesine 6459 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından, bozmadan önce tespit edilen kamulaştırma bedelinden acele el koyma bedelinin mahsup edilerek bakiye bedele 12.07.2008 tarihinden ilk karar tarihi olan 11.03.2010 gününe kadar, 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik uyarınca bozma sonrası artan fark bedelin ise karar kesinleştiğinde ödenmek üzere üçer aylık vadeli hesapta nemalandırılarak 12.07.2008 tarihinden kararı temyiz edenin sıfatına göre son karar tarihine kadar yasal faiz işletilmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmediğinden kararın bozulmasına karar verilmiştir.
B. Mahkemece Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Mahkemenin 05.01.2023 tarihli ve 2021/55 Esas, 2023/1 Karar sayılı kararı ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı idare ve davalılar ... vd. vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
1. Davacı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; bedelin yüksek belirlendiğini, idare lehine vekâlet ücreti verilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
2. Davalılar ... vd. vekili temyiz dilekçesinde özetle; taşınmazın arsa vasfında olduğunu, taşınmazın sit alanından sehven çıkarıldığına dair kurum kararı gereği usuli kazanılmış hakkın söz konusu olmadığını, bu durumun yargılamanın yenilenmesi sebebi olduğunu imar planında sit alanında olmasının ve sit alanından çıkartılmasının taşınmazın arsa vasfını etkilemediğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, dava konusu taşınmazın kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun (1086 sayılı Kanun) 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 427 ilâ 439 uncu maddeleri.
2. 2942 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin sekizinci fıkrası ile 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Mahkemelerin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un geçici 3 üncü maddesinin atfıyla 1086 sayılı Kanun’un 26.09.2004 tarihli ve 5236 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki 428 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin 12055/17 numaralı başvuru sonucu verilen 23.10.2018 tarihli kararı ve Anayasa Mahkemesinin 2016/9364 başvuru numaralı, 01.06.2019 tarihli ve 30791 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan kararı da göz önüne alınarak davacı idare lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi yerindedir.
3. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukukî nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılamaya hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre; davacı idare vekilinin tüm, davalılar ... vd. vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
4. Mahkemece verilen ilk kararın sadece davacı idare vekilince temyiz edildiği gözetilmeden, usuli kazanılmış hakkı dikkate alınarak ilk bozma öncesi tespit edilen 40,46 TL metrekare birim fiyatı üzerinden hesaplama yapılması gerekirken, daha düşük metrekare birim bedeli üzerinden irtifak hakkı ve pilon yeri bedeli hesaplanmak suretiyle aza hükmedilmesi bozmayı gerektirir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1. Davacı idare vekilinin tüm, davalılar ... vd. Vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine,
2. Davalılar ... vd. vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile temyiz olunan Mahkeme kararının BOZULMASINA,
Davacı idareden peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine, davalı ... vd.den peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde iadesine,
06.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.