"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/745 Esas, 2024/446 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 5. Sulh Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/360 Esas, 2020/2736 Karar
Taraflar arasındaki kat malikleri yönetim ve denetim kurulu üyelerinin sorumluluğundan kaynaklanan tazminat davasında yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir.
Kararın davacı site yönetimi vekili ve asli müdahil tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
1.Davacı site yönetimi vekili dava dilekçesinde özetle; davalıların ...ve Alışveriş Merkezinde daha önce yöneticilik yaptıklarını, ...çalışanı olan ...'nın yönetim kurulu başkanı, ........'nun yönetim kurulu başkan yardımcılığı, ...'ın ise yönetim kurulu üyeliğinde bulunduğunu, davalıların yönetimde bulundukları dönemde 24.05.2016 tarihinde 447, 448, 449 ve 458 numaralı bağımsız bölümlerin malikleri olan ... ...'i vekâleten temsil eden ...İşletme ve Gayrimenkul Yönetim A.Ş. adına... ile ...ve Alışveriş Merkezi yönetimi arasında protokol imzaladıklarını, protokole taraf olan borçluların toplam 1.073.858,21 TL tutarındaki aidat borçlarında indirime gidildiğini, borcun tahsili amacıyla Karum Yönetiminin önceki vekilleri tarafından Ankara 26. İcra Müdürlüğünün 2013/14419 Esas, 2013/14421 Esas, 2013/14429 Esas ve 2013/14445 Esas sayılı takip dosyalarının takip edilmemesi üzerine işlemden kaldırıldığını, kat maliklerine bu konuda yeteri kadar bilgi verilmediğini, kat malikleri genel kurullarında bu konunun üzerinde durulmadan ve işletme projelerinde açıkça belirtilmeden ibra kararı alındığını, davalıların yönetici vekil olmaları nedeniyle temsil ettikleri iş ve işlemlerde davacının ve kat maliklerinin hak ve menfaatlerini gözetmeleri gerekmekte iken buna uygun davranmayarak hak ve menfaatlerin korunmasında gerekli özeni göstermediklerini mevzuatta öngörülen yükümlülüklerini yerine getirmediklerini, vekilin özen yükümlülüğüne uymamaları neticesinde davacı müvekkilinin maddi kayıplarının oluştuğunu fazlaya ilişkin hakları saklı tutularak şimdilik 1.000,00 TL maddi tazminatın davalılardan müştereken ve müteselsilen alınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
2.Asli müdahil 26.03.2019 tarihli dilekçesinde özetle; eski yönetici ve kat maliki olduğunu, 2015 yılında sahte denetim raporu oluşturulması hakkında dava dosyalarında Karum yönetimi ile birlikte müşteki olması sebebiyle bu davaya katılmasında hukuki yararı bulunduğunu ve davaya davacı yanında katılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
1.Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taleplerin zamanaşımına uğradığını, öncelikle bu yönden davanın reddi gerekeceğini, müvekkilinin de içinde bulunduğu ...ve Alışveriş Merkezi Yönetimim Kurulunun 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu (634 sayılı Kanun) hükümlerine uygun olarak genel kurul tarafından ibra edildiğini, bu nedenle bu davanın açılmasının hukuken mümkün olmadığını, ...ve Alışveriş Merkezinin 13.05.2015 tarihli genel kurulunda "aidat borçlarının faizlerinin, borçların 13 Eylüle kadar Ödenmesi kaydıyla son kez silinmesi" hakkında karar alındığını, ...ve Alışveriş Merkezi Yönetim Kurulunun 19.07.2016 tarihli ve 2016/15 nolu kararının 4. maddesinde 13.03.2016 tarihli kat malikleri genel kurulunda alınan bu karar doğrultusunda birikmiş borcu olan ve haklarında icra takibi başlatılmış kat maliklerinin ödeme planı sunmaları halinde 13.09.2016 tarihinden önce birikmiş borçlarını bitirmeleri halinde istisna gösterileceği yönünde karar alındığını, 13.03.2016 tarihli genel kurulda tüm kat malikleri için alınan bu karar doğrultusunda yönetim kurulu kararı ile 447-443449 ve 458 numaralı bağımsız bölümlerin 2011 ve 2012 yıllan birikmiş aidat borçları toplamının 93.716,00 TL'nin en geç 13.09.2016 tarihine kadar ödenmesi için "Aidat Borcu Tasfiye Protokolü" düzenlendiğini, bu bağımsız bölümlerin 93.716,00 TL aidat borçlarını dava dışı ...İşletme ve Gayrimenkul Yönetim A.Ş. ile ...ve Alışveriş Merkezi Yönetim Kurulu arasında imzalanan 24.05.2016 tarihli 'Tasfiye, Sulh ve İbra Protokolü” kapsamında ödenmesine muvafakat edildiğini, bu tasfiye protokolü ile ...ve Alışveriş Merkezinin Ankara 5. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/21 Esas, 2014/453 Karar sayılı kesinleşen kararı neticesinde ...İşletme ve Gayrimenkul Yönetim A.Ş'ye 1.070.000,00 TL borcu olduğu konusunda mutabakat sağlandığını, ...ve Alışveriş Merkezi Yönetiminin ...İşletme ve Gayrimenkul Yönetim A.Ş'ye olan borcunun 1.070.000,00 TL'den 447 - 443 - 449 ve 458 numaralı bağımsız bölümlerin aidat borcunun 93.716,00 TL bu alacaktan mahsup edilerek bu bağımsız bölümlerin aidat borcunun tahsil edildiğini, yine 447 - 443 - 449 ve 458 numaralı bağımsız bölümlerin 01.04.2011 ile 01.01.2018 arası birikmiş aidat giderleri olan 680.038,00 TL ...İşletme ve Gayrimenkul Yönetim A.Ş tarafından Karum Yönetimine ödendiğini, 447-448-449 ve 458 numaralı bağımsız bölümlerin söz konusu protokol kapsamında 01.03.2018 tarihinde yönetim hesabına 152.900,00 TL havale edildiği, bu kapsamda kalan aidat borcunun 180.000,00 TL olduğunun ...ve Alışveriş Merkezinin 19.03.2018 tarihli ve 567 sayılı yazılarından anlaşıldığını, bu bağımsız bölüm maliklerinin borçlarının tüm kat maliklerine tanınan genel kurul kararı uyarınca tahsil edilmesi sebebiyle ...ve Alışveriş Merkezinin zarara uğratılmasının düşünülemeyeceğini, haksız ve hukuka aykırı davanın reddini savunmuştur.
2.Diğer davalılar cevap dilekçesi sunmamışlardır.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı site yönetimi vekili ve asli müdahil tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
1. Davacı vekili istinaf talebinde özetle; yönetimin bir yıllık bütçeyi aşar miktardaki alacaklardan vazgeçmesinin masumane olarak değerlendirilemeyeceğini, sunulan delillerin irdelenmediğini ve bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.
2.Asli müdahil istinaf talebinde özetle; bildirdiği deliller toplanmadan yetersiz bilirkişi raporu ile karar verildiğini ve hükmün gerekçesi olan 13.03.2016 tarihli genel kurul toplantısının iptal edildiğini belirterek istinaf yoluna başvurmuştur.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Mahkeme kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğunu, her ne kadar daire kararından sonra 13.03.2016 tarihli Kat Malikleri Kurulu toplantının iptaline karar verilmişse de yöneticilerin kat malikleri kurulunca verilen kararların yerine getirdikleri ve dosyada davalıların kasıt veya ihmal ya da özensizlikle hareket ettiklerine dair delil bulunmadığı gerekçesiyle istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesindeki itirazlarını tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davalı yöneticilerinin sorumluluğuna dayanan alacak istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.
2. 634 sayılı Kanun'un 33 üncü, 34 üncü, 35 inci ve 38 inci maddeleri.
3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Tarafların iddia, savunma ve dayandıkları belgelere, uyuşmazlığın hukuki nitelendirilmesi ile uygulanması gereken hukuk kurallarına, dava şartlarına, yargılama hâkim olan ilkelere, ispat kurallarına ve temyiz olunan kararda belirtilen gerekçelere göre davacı vekilinin aşağıdaki paragrafın kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir
3. 634 sayılı Kanun'un 38 nci maddesi hükmüne göre yönetici, kat maliklerine karşı aynen bir vekil gibi sorumludur. 6038 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 506, 396 ncı ve 400 üncü maddeleri gereğince vekilin sorumluluğu genel olarak işçinin sorumluluğuna ilişkin hükümlere tabidir. Vekil, müvekkile karşı vekâlet görevini iyi bir biçimde yerine getirme ve yüklendiği işi özenle ifa etmekle yükümlüdür. Buna göre vekil kasıt veya ihmal ya da özensizlik ile müvekkile verdiği zarardan sorumludur. Yönetici, kat maliklerinin vekili sıfatıyla ve ayrıca 634 sayılı Kanun'un 35 nci maddesinde belirtilen görevleri yerine getirirken özenli davranmak zorunda olduğu, 35 nci maddesinin (i) bendi hükmü, kat mülkiyetine ilişkin borç ve yükümlerini yerine getirmeyenlere karşı yöneticinin dava ve icra takibi yapabileceği de öngörülmektedir.
4. Tüm bu açıklanan maddeler ile birlikte bir kısım davalı yönetim kurulu üyelerinin aynı zamanda işçi olarak çalıştığı şirketle protokol yapma yetkisi tanıyan 13.03.2016 tarihli genel kurul toplantısının iptali yine aynı şirkete ait Ankara 26. İcra Dairesinin 2013/14419-14421-11429,14445 Esas sayılı takipsiz bırakılan icra dosyaları göz önünde tutulduğunda davalı yönetim kurulu üyelerinin kasıt veya ihmal ya da özensizlik doğrultusunda sorumluluklarının olup olmadığına dair detaylı inceleme yapılması gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1.Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile temyiz olunan İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi Kararının ORTADAN KALDIRILMASINA.
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Davacıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
10.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.