Logo

5. Hukuk Dairesi2024/6054 E. 2024/10645 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: İmar uygulaması sırasında davacı payının bedele dönüştürülmesi nedeniyle taşınmaz üzerinde tesis edilen ipotek bedelinin artırılması talebinin hukuki dayanağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: İpotek bedelinin artırılması talebinin dayanağı olan 2981 sayılı Kanun uygulaması ile tesis edilen ipoteğin, idari yargı kararı sonucu tapu kaydından terkin edildiğinin anlaşılması ve davanın konusuz kalması nedeniyle, Bölge Adliye Mahkemesi'nin konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığı yönündeki kararı onanmıştır.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2022/3968 Esas, 2023/108 Karar

DAVA TARİHİ : 12.02.2010

KARAR : Yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : İzmir 5. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2010/63 Esas, 2022/15 Karar

Taraflar arasındaki imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payı nedeniyle tesis edilen ipotek karşılığının artırılması istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı adına kayıtlı İzmir ili, Bayraklı ilçesi, Bayraklı Mahallesi 1961 ada 90 parsel sayılı taşınmazda müvekkili lehine 10.000 ETL kanuni ipotek tesis edildiğini, taşınmazın bulunduğu bölgede arsa fiyatlarının aşırı değer kazandığını ileri sürerek, her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydı ile ipotek bedelinin artırılarak 30.000,00 TL'ye çıkartılmasına ve bu bedelin dava tarihinden başlamak üzere işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalının cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 1985 yılında Tepekule Mahallesi 1961 adada bulunan parsellere ilişkin 2981 sayılı Kanun gereğince yapılan ıslah imar uygulamaları sonucu 05.03.1986 tarihli ve 1205 yevmiye numaralı işlem ile yeni oluşan parsellerde müvekkili lehine kanuni ipotek tesis edildiğini, müvekkilinin önceki parsellerdeki mülkiyet hakkının bedele dönüştürülerek kanuni ipoteğin metrekare bazında koyulduğunun dağıtım cetvelleri ile sabit olduğunu, müvekkili lehine konulan kanuni ipoteğin ancak ilgilisinin talebi veya hukuk mahkemesi kararı ile terkin edilebileceğini, dava konusu ipoteğin mülkiyet hakkına dayanması nedeniyle herhangi bir zamanaşımı ve hak düşürücü süreye bağlı olmayan süresiz ipoteklerden olduğunu, Bayraklı Belediyesi Encümeni kararı ile dava konusu taşınmazdaki ipoteklerin kaldırılarak yeniden yapılan uygulamanın İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanlığınca onaylanmasına ilişkin idari işlemin iptali için bir kısım idare mahkemelerinde davalar açıldığını, bu yönde açılmış olan İzmir 4. İdare Mahkemesinin 2018/1529 Esas sayılı dosyasında ağır mülkiyet hakkı ihlali nedeniyle açılan davanın kabulüne karar verildiğini, bu kararın emsal nitelikte olduğunu, müvekkilinin mülkiyet hakkından kaynaklanan kanuni ipoteğin tapu müdürlüğü tarafından terkin edilmesinin de yerinde olmadığını, Bayraklı Tapu Müdürlüğüne yapılan başvuru üzerine tapu müdürlüğünün bu kez yapılan terkin işleminin yolsuz terkin olduğu belirtilmek suretiyle tapunun beyanlar hanesine açıklama yapılmak suretiyle şerh düşüldüğünü, Bayraklı Belediye Başkanlığı iptal edilen Encümen kararının Büyükşehir Belediye Başkanlığınca onaylanması amacıyla Büyükşehir Belediye Başkanlığına başvuru yaptığını, böylece ortada olmayan ve iptal edilen Encümen kararını Büyükşehir Belediye Başkanlığına onaylatmaya çalıştığını, ancak Büyükşehir Belediye Başkanlığınca onay işleminin 21.11.2013 tarihli Encümen kararı ile uygun görülmediğini, bu kez Bayraklı Belediyesi tarafından bu onaylamama işlemine karşı İzmir 5. İdare Mahkemesinde dava açıldığını, söz konusu davada Büyükşehir Belediye Başkanlığının onaylamama işleminin iptaline karar verildiğini, bu kez İzmir 5. İdare Mahkemesi kararı gerekçe gösterilerek Bayraklı Belediye Başkanlığı tarafından İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığına yeniden başvuru yapılmış ve bu başvuru sonucunda İzmir 5. İdare Mahkemesinin 2014/202 Esas, 2014/1675 Karar sayılı kararın yerine getirilmesi için İzmir Büyükşehir Belediyesinin 07.05.2015 tarihli Encümen kararı ile onaylamak durumunda kalındığını, söz konusu encümen kararının iptali amacıyla da taraflarınca İzmir 2. İdare Mahkemesinin 2015/1341 Esas sayısı ile dava açıldığını, davanın reddine karar verildiğini, uzun yıllar süren hukuki süreçte öncelikle iptal edilen yani yok sayılan Encümen kararlarının sanki hiç iptal edilmemiş gibi aradan yıllar geçtikten sonra onaylanması durumunun söz konusu olup bunun kanunu dolanmak anlamına geldiğini, İzmir 2. İdare Mahkemesinin 2015/1341 Esas sayılı davası kesinleştikten sonra Bayraklı Belediye Başkanlığı tarafından Bayraklı Tapu Sicil Müdürlüğüne söz konusu kanuni ipoteklerin tapu kaydından terkin edilmesi amacıyla başvuru yapıldığını, bu başvuru sonucunda da Bayraklı Tapu Sicil Müdürlüğü tarafından 02.09.2021 tarihli ve 16316 yevmiye numarası ile sicilden terkin edildiğinin belirtildiğini, taraflarınca web-tapu üzerinden Bayraklı Tapu Sicil Müdürlüğüne başvuru yapılarak yapılan yanlışlığın derhal düzeltilmesinin talep edildiğini, Bayraklı Tapu Sicil Müdürlüğü tarafından yapılan terkinin yolsuz terkin olduğu konusunda beyanlar hanesine şerh düşüldüğünün belirtildiğini, ancak daha sonradan Bayraklı Tapu Sicil Müdürlüğü tarafından Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Dairesi Başkanlığının 06.05.2022 tarihli yazısına istinaden dava konusu edilen tüm parsellerde bulunan 05.03.1986 tarihli ve 1205 yevmiye numaralı kanuni ipoteklerin tapuya yeniden resen tescil edildiğini, konusu kalmayan davada karar verilmesine yer olmadığına dair verilen kararın yerinde olmadığını, dava konusu taşınmazın eski kadastro parseline dönüşüp dönüşmediği hususunun çok önemli olduğunu ve dava konusu taşınmazın ise Bayraklı Tapu Sicil Müdürlüğünden gelen cevabi yazılarda eski kadastro parseline dönüşmediğinin çok açık ve net olduğunu, bu husus gözardı edilerek davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, ayrıca dava açıldığı sırada ve halen kanuni ipotek tapuda mevcut olup müvekkili tarafından dava açılmasında haklılığı mevcut iken zaten mülkiyet hakkı elinden alınan davacı ipotek alacaklısının gerek davanın açılmasına gerekse yıllardır süren davanın devamında hiçbir sorumluluğu olmadığı hâlde, lehine yargılama gideri ve vekâlet ücretine hükmedilmemesine ilişkin hüküm kurulmasının da taraflarınca kabul edilmesinin mümkün olmadığını, yargılama giderlerinin ve vekâlet ücretinin davalı taraftan alınması gerektiğini ileri sürmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 1985 yılında 2981 sayılı İmar ve Gecekondu Mevzuatına Aykırı Yapılara Uygulanacak Bazı İşlemler ve 6785 sayılı İmar Kanunu'nun Bir Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun (2981 sayılı Kanun) gereğince yapılan ıslah imar uygulamaları sonucu davacı payının tümü bedele dönüştürülerek birçok kişi yanında davalı parseli üzerinde lehine kanuni ipotek olarak tesis edildiği, itirazlar üzerine Bayraklı Belediyesi Encümenliğince söz konusu ipotekleri gösterir dağıtım cetvellerinde kamuya terkin edilmesi gereken yerlerin terkin edilmediğinden bahisle ıslah imar parsellerindeki ipoteklerin dayanağı dağıtım cetvellerinin iptaline ilişkin olarak 02.03.2010 tarihli ve 10/295 sayılı kararı verdiği, yeniden düzenlenen dağıtım cetvelleri ise yine Bayraklı Belediye Başkanlığının 25.05.2010 tarihli ve 10/813 sayılı Encümen kararı ile onaylandığı, davacının da aralarında bulunduğu bazı kişilerce Bayraklı Belediye Başkanlığının 02.03.2010 tarihli ve 10/295 sayılı Encümen kararının iptali istemiyle İzmir 2. İdare Mahkemesinin 2010/882 Esas sayılı dosyasında dava açıldığı, Mahkemece 21.04.2011 tarihli 2011/577 Karar sayılı karar ile davanın reddine karar verdiği, ret kararının temyiz edildiği ve Danıştay 6. Daire Başkanlığının 2011/6595 Esas, 2012/533 Karar sayılı kararı ile dava konusu işlemin 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu'nun 7 nci maddesinin (b) bendi uyarınca onanmadığı gerekçesiyle İzmir 2. İdare Mahkemesinin kararının bozulmasına karar verildiği, bozma üzerine İzmir 2.İdare Mahkemesince 14.11.2012 tarihli 2012/1713 Esas, 2012/2004 Karar sayılı karar ile dava konusu işlemin Büyükşehir Belediyesince onaylanmadığı gerekçesiyle iptaline karar verildiği, bunun üzerine yargı kararının gereğinin yerine getirilmesi amacıyla, Bayraklı Belediye Başkanlığı tarafından İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığının onayına sunulan parselasyon işleminin düzeltilmesine ilişkin karar İzmir Büyükşehir Belediye Encümeninin 21.11.2013 tarihli işlemi ile onaylanmadığı, Bayraklı Belediye Başkanlığının bu kez İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığının bu onaylamama işleminin iptali istemiyle İzmir 5. İdare Mahkemesinin 2014/202 Esas sayılı dosyasında iptal davası açtığı, İzmir 5. İdare Mahkemesinin 18.12.2014 tarihli ve 2014/202 Esas, 2014/1675 Karar sayılı kararı ile işlemin iptaline karar verildiği, bu karardan sonra Bayraklı Belediye Başkanlığının 15.04.2015 tarihli ve 2567 sayılı yazısı ile 1961 ada 42, 44, 62 numaralı parsellerdeki hisselerine karşılık kendilerine yer verilemeyen davacılar lehine tesis edilen ipotek bedellerinin terkini amacıyla düzenlenen ve Bayraklı Belediyesi Encümeninin 25.05.2010 tarihli ve 10/813 sayılı kararı ile onaylanan ıslah imar planı uygulaması düzeltmesi işleminin, İzmir 5. İdare Mahkemesinin 18.12.2014 tarihli ve 2014/1675 sayılı kararı uyarınca onaylanması istemiyle İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığına başvurduğu, İzmir Büyükşehir Belediye Encümenliğince bu kez 07.05.2015 tarihli ve 01.485 sayılı karar ile yargı kararının gereğinin yerine getirildiği ve Bayraklı Belediye Encümeninin 25.05.2010 tarihli, 10/813 sayılı kararının onaylandığı, bu şekilde uygulanabilir hale gelen Bayraklı Belediye Başkanlığının 25.05.2010 tarihli ve 10/813 sayılı kararına ve İzmir Büyükşehir Belediye Encümeninin 07.05.2015 tarihli onama kararına karşı bu davanın davacısının da dahil olduğu ipotek lehdarları onaylanan kararda yer alan dağıtım cetvellerinde ipoteklere yer verilmediği için İzmir 2. İdare Mahkemesinde 2015/1341 Esas sayılı iptal davasını açtığı, İzmir 2. İdare Mahkemesinin 29.12.2017 tarihli, 2015/1341 Esas, 2017/2303 Karar sayılı kararı ile davacıların işlemin iptali istemlerinin reddine karar verdiği, davacıların istinaf başvurularının reddedildiği, temyiz başvurularının da Danıştay 6. Daire Başkanlığının 16.03.2021 tarihli ve 2019/350 Esas, 2021/3834 Karar sayılı karar ile reddedilerek idare mahkemesi kararının kesinleştiği, bunun üzerine İlk Derece Mahkemesince ipoteğin güncellenerek ve artırılarak alacağa hükmedilmesi istemli davanın yasal dayanağı kalmadığından davanın reddine karar verildiği, dosyada bulunan bilgi ve belgelerden; dava konusu edilen bedele dönüştürme işleminin dayanağını oluşturan uygulama ve dağıtım cetvellerinin Bayraklı Belediye Başkanlığının 25.05.2010 tarihli ve 10/813 sayılı Encümen kararı ile iptal edilmek suretiyle yeniden düzenlendiği ve söz konusu işlemin de 07.05.2015 tarihinde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığınca onaylandığı, işbu işlemin iptali için idare mahkemesinde açılan davanın reddine ilişkin kararın 16.03.2021 tarihinde kesinleştiği ve dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin yolsuz hale geldiğinin anlaşıldığı, bu durumda konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair hüküm kurulmasında bir isabetsizlik görülmediği, ancak dava açıldığı tarihte tapu kaydında davacı taraf lehine ipotek bulunması sebebiyle davacının ipotek bedelinin artırılmasını talep etme hakkı olduğundan davanın açıldığı tarihteki haklılık durumu göz önüne alınarak yargılama giderlerinin davalıdan alınması ve davacı taraf lehine vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken aksi düşünceyle yazılı şekilde karar verilmesi doğru bulunmadığından bu husus düzeltilerek konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, ... olarak imar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payı nedeniyle tesis edilen ipotek karşılığının artırılması istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 2981 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesinin (c) bendi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Davacı vekili tarafından temyiz dilekçesinde Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Dairesi Başkanlığının 06.05.2022 tarihli yazısına istinaden dava konusu taşınmaz ile benzer durumdaki taşınmazlar üzerinde kanuni ipoteklerin tapuya yeniden resen tescil edildiği belirtilerek verilen karara itiraz edilmiş ise de İzmir 3. İdare Mahkemesinin 25.12.2023 tarihli ve 2022/1563 Esas, 2023/2078 Karar sayılı kararı ile ipoteklerin yeniden tesis edilmesine ilişkin Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Tapu Dairesi Başkanlığının 06.05.2022 tarihli işleminin iptaline karar verildiği, bu kapsamda dava konusu taşınmazın tapu kaydında davacı lehine 2981 sayılı Kanun uygulaması ile tesis edilen ipoteğin Bayraklı Tapu Müdürlüğünce 16.02.2024 tarihli 3607 yevmiye numaralı işlemle sicilden terkin edildiği anlaşıldığından konusu kalmayan davada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,Peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine,Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,26.12.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.