"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2023/452 Esas, 2024/623 Karar
KARAR : Esastan ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Nizip 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/220 Esas, 2022/173 Karar
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararın davalı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu Gaziantep ili, Karkamış ilçesi, Soylu Mahallesi 202 ada 31 (ifraz öncesi 202 ada 10 parsel) parsel sayılı taşınmaza davalı idare tarafından yapılan Gaziantep-Nizip yol genişletme çalışmaları kapsamında Bakanlar Kurulunun 03.07.2017 tarihli ve 2017/10483 sayılı kararı ile acele kamulaştırma kararı alınarak el atıldığını; ancak bedel tespit tescil davası açmadığını belirterek el atılan kısmının bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; açılan dava usul ve kanuna aykırı olduğunu, taşınmazın Gaziantep-Nizip-Birecik Devlet yolu yapımı nedeniyle davalı idare tarafından kamulaştırma işlemleri yapıldığını, yapılan işlemin yasal dayanağının mevcut olduğunu, dava konusu taşınmaza ilişkin idarenin 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 27 nci maddesi uyarınca acele el koyma talep ettiğini ve 2017 yılı karar tarihinde mahkemece el koyma kararı verildiği anlaşıldığından, davalı idarenin bu durumda haksız el atmasından bahsedilemeyeceğini, dava konusu taşınmaz için davalı idarece kamulaştırma kararı alındığı ve taşınmazın bedelinin tespiti ile idare adına tescili için bedel tespit davası açılacağını, açıklanan nedenlerden dolayı esastan reddine, mahkeme aksi kanaatte ise 2942 sayılı Kanun’un geçici 6 ncı maddesinin atıfta bulunduğu aynı Kanun'un 10 uncu maddesine istinaden bedel tespiti ve tescili davası usul ve esasları çerçevesinde görülerek karara bağlanmasına, dava konusu taşınmazın idare adına tescili ile yol olarak terkinine, yargılama gideri ve ücreti vekâletin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne taşınmaz bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bedeline hükmedilen taşınmazın tapusunun iptaline, davalı idare lehine tapudan terkinine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın reddinin gerektiğini, acele kamulaştırma kararı verilmesi nedeniyle haksız bir el atmadan bahsetmenin mümkün olmadığını, net gelir hesabı yapılırken dava konusu taşınmazın bulunduğu İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü verilerinin esas alınması gerektiğini, antep fıstığı ağacı periyodisite özelliği gösterdiği için 2020 yılındaki veriminin 75 kg/da'nın altında olması gerektiğini, net gelir yöntemi ile bulunan bedel üzerinden %100 objektif değer artışı verilmesinin doğru olmadığını ileri sürmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kısmen sulu tarım arazisi kısmen kapama antep fıstığı bahçesi niteliğinde olan dava konusu taşınmaza 2942 sayılı Kanun’un 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendi uyarınca olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir metoduna göre değer biçilerek belirlenen birim fiyatına uygun objektif değer artış oranı uygulanmak suretiyle bedelinin tespit edilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığı, istinaf itirazlarının yerinde olmadığı sonucuna varılarak, tespit edilen bedelin davalı idareden tahsiline karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiş; davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme
Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değerinin biçilmesi ve idareden tahsili istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 150 inci maddesi.
2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararı.
3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı.
4. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi.
3. Değerlendirme
1. Bölge adliye mahkemelerinin nihaî kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukukî ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Davalı idare harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
05.03.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.