"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2024/20 Esas, 2024/20 Karar
I. YARGI YERİ BELİRLENMESİNE KONU KARARLAR
A. Silifke 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 15.09.2022 Tarihli ve 2022/73 Esas, 2022/200 Karar Sayılı Kararı
Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabileceği, seçimlik yetki şeklinde düzenlenmekte olup borçlunun bu yetkili mahkemelerden birinde dava açma hakkı olduğu, somut olayda icra takibi her ne kadar Silifke İcra Dairesinde yapılmış ise de davalının yerleşim yeri adresinin Saraylar Mahallesi Zakkum Sokak No:3 İç Kapı No:2 Marmara/Balıkesir olduğu ve davalı tarafından süresinde yetki itirazında bulunulduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
B. Marmara Asliye Hukuk Mahkemesinin 13.02.2024 Tarihli ve 2024/20 Esas, 2024/20 Karar Sayılı Kararı
Somut olayda davanın icra takibinden sonra, takibin yapıldığı Silifke İcra Dairesinin bulunduğu yer olan Silifke 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde açıldığı, davacının seçimlik yetkisini doğru kullanarak davasını yetkili mahkemede açtığından seçme hakkının artık davalıya geçmeyeceği ve bu sebepten davalının yetki itirazı dinlenmeyeceği, davanın davacı tarafından seçilen Silifke 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
II. GEREKÇE
A. Uyuşmazlık
Uyuşmazlık, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun (2004 sayılı Kanun) 72 nci maddesi uyarınca açılan menfi tespit istemine ilişkindir.
B. İlgili Hukuk
1. Farklı bölge adliye mahkemelerinin yargı çevresinde kalan ilk derece mahkemeleri ile bölge adliye mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarının giderilmesi isteminin hukuki dayanağı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un (5235 sayılı Kanun) 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan düzenlemelerdir.
2. 2004 sayılı Kanun “Menfi tesbit ve istirdat davaları” başlıklı 72 nci maddesinin sekizinci fıkrası şöyledir:
“Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir.”
3. 6100 sayılı Kanun’un “Genel yetkili mahkeme” başlıklı 6 ıncı maddesinin birinci fıkrası şöyledir:
“Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.”
C. Değerlendirme
1. Menfi tespit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. 2004 sayılı Kanun'un 89 uncu maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca üçüncü şahıslar tarafından açılan menfi tespit davaları ise üçüncü şahsın yerleşim yeri mahkemelerinde de açılabilir. 6100 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesinde genel yetkili mahkemenin, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesi olduğu belirtilerek genel yetkili mahkemelerin yetkisi düzenlenmiş olup menfi tespit ve istirdat davalarında yetki kesin değildir. Bu davalarda kesin yetki kuralı bulunmadığından 6100 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesinde belirlenen süre ve yöntemle yetkisizlik itirazında bulunulmaz ise davanın açıldığı mahkeme yetkili hale gelir ve mahkemece kendiliğinden yetkisizlik kararı verilemez.
2. Kesin yetki halinin kuralının bulunmadığı ve birden fazla genel ve özel yetkili mahkemenin bulunduğu hallerde yetkili mahkemeyi seçme hakkı davacıya aittir. Davacı davasını, bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer, davalının bildirdiği yetkili mahkemede davanın görülmesi gerekir.
3. Somut olayda, borçlu olunmadığının tespiti istenilen takibin Silifke İcra Müdürlüğünde başlatıldığı, davacının davayı, 2004 sayılı Kanun'un 72 nci maddesinin sekizinci fıkrasına uygun olarak takibi yapan icra dairesinin bulunduğu Silifke Mahkemelerinde açarak yetkili mahkemeyi seçmiş olduğu anlaşıldığına göre uyuşmazlığın, Silifke 3. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.
III. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
6100 sayılı Kanun’un 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Kanun’un 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince Silifke 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,23.12.2024 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.