Logo

5. Hukuk Dairesi2024/6410 E. 2025/203 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedeli davasında, davanın kabulü ve bedelin tespiti ile davalı idareden tahsili hususunda ihtilaf bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaza ilişkin kamulaştırma işleminin adli ve idari yönden kesinleşmiş olması ve tapu kaydındaki takyidatların hüküm altına alınan bedele yansıtılmamış olması gözetilerek, davalı idarenin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/750 Esas, 2023/1367 Karar

DAVACILAR : ... vd. vekili Avukat ...

Avukat ...

DAHİLİ DAVALI : ... vekili Avukat ...

DAVA TARİHİ : 13.12.2013

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul 35. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/306 Esas, 2023/15 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davacılar ve davalı idare vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı idare vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda,

Miktar veya her paydaş için değeri kesinlik sınırını geçmeyen davalara ilişkin nihai kararlar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 362 nci maddesi uyarınca temyiz edilemez. Temyize konu edilen miktarın her paydaş için değeri kesinlik sınırının altında kalması hâlinde anılan Kanun'un 366 ncı maddesi atfıyla aynı Kanun'un 352 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekir.

Davacılar ... ve ... yönünden hüküm altına alınan bedeller Bölge Adliye Mahkemesinin karar tarihi itibarıyla kesinlik sınırı olan 238.730,00 TL'nin altında kaldığı anlaşılmakla, işbu davacılar yönünden davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.

Davalı idare vekilinin, davacılar ...( ölümü ile tek mirasçısı ...) ve...(...) Vasilatou ile ilgili olarak gerekli şartları taşıdığı anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; dava konusu İstanbul ili,...ilçesi,...Mahallesi 449 ada 2 parsel sayılı taşınmaza usulüne uygun kamulaştırma yapmaksızın 1983 yılı sonrasında fiilen el atıldığından tazminat bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na (2942 sayılı Kanun) göre açılan dava sonucunda, taşınmazın belediye adına tesciline karar verildiğini, maliklerin haberi olmadan, tebligat yapılmadan karar verilmiş olamayacağını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulüne ve el atma tazminatının tespiti ile davalı idareden tahsil edilerek davacılara ödenmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazın belediye adına tescil edilmiş olduğundan davanın kesin hüküm nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, maliklerin gaip olması nedeniyle kayyım tayini yapıldığını, kayyıma tebligat yapıldığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile kamulaştırmasız el atılan arsa niteliğindeki taşınmaza mahallinde yapılan keşif sonucu emsal karşılaştırması yapılarak değer biçen, usul ve kanuna uygun olarak düzenlenen hükme esas alınan bilirkişi raporuna göre el atma bedelinin davalı idareden tahsiline karar verilmesi doğru olduğu gibi, dava konusu taşınmaza 1983 sonrasında el atıldığından harcın nispi alınmasında bir isabetsizlik bulunmadığı, Mahkemece iade kararı gereğince işlem yapıldığı, taşınmazın bilirkişi raporunda belirlenen niteliğine göre bedelinin uygun olduğu, böylece mahkeme kararında usul ve esas yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; husumet ehliyetl...n bulunmadığını, davacıların kayyımlık kurumuna karşı dava açması gerektiğini, açılan tescil davası sonucunda taşınmazın idareleri lehine tescil edildiğini, davacıların kayyımlık makamına dava açmakta ya da kayyımlık makamına ödenen bedeli talep etmekte özgür olduklarını, tescil nedeniyle malik olmayan davacılar tarafından dava açılmayacağını, aktif dava ehliyetleri bulunmayan davacıların öncelikle yolsuz tescili ispat ederek mülkiyet sorununu çözüme kavurşturmaları gerektiğini, harcın maktu olarak belirlenmesi gerektiğini ve takyidatların bedele yansıtılmadığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme

Uyuşmazlık, ... olarak davacı tapu malikleri ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazın değ...n biçilmesi ile bedelinin tahsili hususundadır.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Kanun'un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun. 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas. 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şeyledir: "Usûlü dairesinde islimlak muamelesine tevessü! edilmeksizin gayrimenkulu yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkıtliinü yola kaideden amme hiikmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bıı fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulunun bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi."

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun. 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar say ılı kararı ile "... Usûlü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulu yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulunun bedelinin tahsiline ilişkin olarak. gayriıııeııkııliinU yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzııubahis olamayacağına ve bu itibarla da. hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına...” karar verilmiştir.

4. 2942 sayılı Kanun'un mülga 16 ncı ve 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge Adliye Mahkemel...n nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; İstanbul 1. Sulh Hukuk Hakimliğinin 1989/372 Esas, 1989/5 Karar sayılı kararı ile davacılar murislerine, dava konusu taşınmaza ilişkin olarak kayyım atandığı, kamulaştırma evrakının, kayyıma 05.08.1989 tarihinde bizzat tebliğ edilmiş olmasına göre, kamulaştırma işlemi adli ve idari yönden kesinleşmiş olduğundan davanın reddi yerine yasal olmayan gerekçelerle kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.

3.Kabule göre de dava konusu taşınmazın tapu kaydında, taşınmazın davalı idare adına tescil edildiği tarihten öncesine ait takyidat bulunduğu hâlde, takyidatların hüküm altına alınan bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi bozmayı gerektirmiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

A. Davalı İdare Vekilinin Davacılar ... ve ...’na İlişkin Temyizi Yönünden

Davalı idare vekilinin temyiz dilekçesinin miktardan REDDİNE,

B. Davalı İdare Vekilinin Davacılar ... (Ölümü İle Tek Mirasçısı ...) ve...(...) ...na İlişkin Temyizi Yönünden.

1.Davalı idare vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,

2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,

Davalı ... Başkanlığından peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.01.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.