Logo

5. Hukuk Dairesi2024/6473 E. 2025/2600 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmaz için açılan kısmi davada, kalan bedelin tahsili talebinin kabul edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.

Gerekçe ve Sonuç: Kesinleşen kısmi davada tespit edilen toplam bedel ile daha önce hükmedilen miktar arasındaki farkın tahsili talebinin, ek dava niteliğinde olduğu ve önceki davada tespit edilen bedelin esas alınması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/1479 Esas, 2024/875 Karar

KARAR : Yeniden esas hakkında verilen karar

İLK DERECE MAHKEMESİ : Bursa 11. Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/293 Esas, 2022/396 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili için açılan ilk davada saklı tutulan bölümün tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın davalı idare vekilince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Bursa ili, ..., ........Mahallesi, 844 ada 1 parsel sayılı taşınmazda davacının 612/46000 payının bulunduğunu, söz konusu taşınmaza kısmen fiilen el atıldığından davalı idare aleyhine Bursa 6.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/85 Esas sayılı dosyasında kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat davasının açıldığını, yargılama neticesinde dava tarihi olan 22.01.2018 tarihi itibarıyla 1.174.229,68 TL bedel belirlendiğini ve kararın kesinleştiğini, Bursa 6.Asliye Hukuk Mahkemesinde kesinleşen davanın kısmi dava niteliğinde olduğunu, davanın 10.000,00 TL üzerinden ikame edildiğini bu nedenle 1.164.229,68 TL'nin ilk dava tarihi olan 22.01.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden tahsilini ayrıca yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmaza fiilen el atılıp atılmadığı, el atılmış ise ne kadarına el atıldığının miktar olarak belirlenmesi gerektiğini, taşınmazın hisseli parsel olup olmadığı, hisseli parsel ise özel parselasyon krokisinin sunulup sunulmadığının araştırılması gerektiğini, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini, ayrıca yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasını talep emtiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kabulü ile taşınmaz bedelinin ilk dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A. İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri

Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararın usul ve kanuna aykırı olduğunu, rayicin üzerinde bedel belirlendiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile dava konusu taşınmazla ilgili iş bu dosyanın tarafları arasında görülen Bursa 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/85 Esas, 2019/283 Karar sayılı dosyasının incelenmesinde; davanın kabulü ile 10.000 TL tazminata hükmedildiği, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 8.Hukuk Dairesinin 2019/3239 Esas, 2021/2250 Karar sayılı kararı ile başvurunun esastan reddine karar verildiğini, bu kararın da Yargıtay 5. Hukuk Dairesinin 2022/529 Esas, 2022/10224 Karar sayılı ilamı ile onanmasına karar verilerek kararın 07.06.2022 tarihinde kesinleşmiş olduğu anlaşıldığından eldeki dava; incelenen dosya kapsamında bilirkişi heyetince belirlenen 1.174.229,68 TL'lik tazminattan bakiye kalan kısım için ek dava mahiyetinde açıldığı, İlk Derece Mahkemesine kesinleşen dosyaya göre bakiye bedele hükmedilmesi isabetli bulunduğundan davalı idare vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı idare vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

Davalı idare vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek ve resen tespit edilecek nedenlerle kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, ilk davada saklı tutulan kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat bedelinin tahsiline ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri.

2. 6100 sayılı Kanun’un “Kısmi Dava” kenar başlıklı 109 uncu maddesinin birinci fıkrası şöyledir;

“Talep konusunun niteliği itibarıyla bölünebilir olduğu durumlarda, sadece bir kısmı da dava yoluyla ileri sürülebilir.”

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararının ilgili bölümü şöyledir: “... usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, esas itibarıyla, gayrimenkulünü yola kalbeden amme hükmi şahsiyeti aleyhine meni müdahale davası açmağa hakkı olduğuna, ancak dilerse bu fiili duruma razı olarak, mülkiyet hakkının amme hükmi şahsiyetine devrine karşılık gayrimenkulünün bedelinin tahsilini de dava edebileceğine ve isteyebileceği bedelin de mülkiyet hakkının devrine razı olduğu tarih olan dava tarihindeki bedel olduğuna 16.05.1956 tarihinde ilk toplantıda ittifakla karar verildi.”

4. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı ile “... usulü dairesinde istimlak muamelesine tevessül edilmeksizin gayrimenkulü yola kalbedilen şahsın, gayrimenkulünün bedelinin tahsiline ilişkin olarak, gayrimenkulünü yola kalbeden hükmü şahsiyeti aleyhine açacağı bedel davasında müruruzamanın mevzuubahis olamayacağına ve bu itibarla da, hadisede Borçlar Kanunu'nun 66. maddesinin tatbik kabiliyeti bulunmadığına ...” karar verilmiştir.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesi ile 369 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Taraflar arasında görülüp kesinleşen önceki davada tespit edilen bedel esas alınmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmesi yerindedir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Davalı idare vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanun uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 saylı Kanun'un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davalı idareden aşağıda yazılı kalan harcın alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

26.02.2025 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.