Logo

5. Hukuk Dairesi2024/650 E. 2024/5605 K.

Yapay Zeka Özeti

Uyuşmazlık: Kamulaştırmasız el atılan taşınmazlar için belirlenen tazminat bedelinin miktarına ilişkin uyuşmazlık.

Gerekçe ve Sonuç: Arazi niteliğindeki taşınmazlara uygulanan net gelir metodu ve objektif değer artış oranında bir isabetsizlik görülmediği değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.

Karar Metni

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ: Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

SAYISI : 2023/2827 Esas, 2023/2695 Karar

DAVA TARİHİ: 25.06.2019

KARAR : Esastan ret

İLK DERECE MAHKEMESİ: Taşova Asliye Hukuk Mahkemesi

SAYISI : 2022/289 Esas, 2023/110 Karar

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkin davada yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak, davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kaldırma kararı üzerine yeniden yargılama yapan İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne karar verilmiştir.

Kararın taraf vekillerince istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvuruların esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraf vekillerince temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA

Davacılar vekili dava dilekçesinde; dava konusu...köyü 138 ada 250, 138 ada 14, 138 ada 170, 138 ada 173, 138 ada 174, 138 ada 191, 138 ada 188, 138 ada 196, 138 ada 194, 138 ada 199, 138 ada 198, 138 ada 197, 138 ada 234, 138 ada 207, 138 ada 205, 138 ada 242, 138 ada 239, 138 ada 236, 138 ada 233, 109 ada 9, 109 ada 12, 109 ada 15, 109 ada 20, 109 ada 24, 109 ada 8, 109 ada 64, 109 ada 61, 109 ada 30, 109 ada 7, 138 ada 247, 138 ada 215,138 ada 206, 138 ada 241, 138 ada 238, 138 ada 235, 138 ada 237, 109 ada 13, 109 ada 14, 109 ada 19, 109 ada 25, 138 ada 248, 138 ada 169, 138 ada 187, 138 ada 200, 138 ada 203, 138 ada 232 ada parsel sayılı taşınmazlara Hidroelektrik santral yapılmak suretiyle el atıldığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 250.000 TL tazminat bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı idareden tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP

Davalı idare vekili cevap dilekçesinde özetle; Enerji Piyasası Düzenleme Kurulunun (EPDK) 07.12.2006 tarihli ve 996-3 sayılı kararı ile “Masat Enerji Elektrik Üretim ve Tic. A.Ş.”ye, Amasya ilinde kurulan “... Hidroelektrik Santrali (HES)” üretim tesisinde 07.12.2006 tarihinden itibaren 49 yıl süreyle üretim faaliyeti göstermek üzere, 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu (4628 sayılı Kanun) ve ilgili mevzuat uyarınca, 07.12.2006 tarih ve EÜ/996-3/750 numaralı “üretim lisansı” verilmiş ve bu üretim lisansı kapsamında Enerji Piyasası Düzenleme Kurulunun 15.07.2010 tarih, 2654-12 sayılı kararı ile ... HES projesi için gerekli olan davacı vakfın yönetimindeki taşınmaz mallarla ilgili olarak 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun (2942 sayılı Kanun) 30’uncu maddesinin uygulanmasına karar verilmiştir. (Ek-2; Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun 15.07.2010 tarih, 2654-12 sayılı kararı ve 07.03.2013 tarih, 4307-92 sayılı kararı) Bu çerçevede, Tokat Vakıflar Bölge Müdürlüğü ile uzlaşma görüşmeleri yapılmış, davacı idare esasen kamulaştırma işlemini kabul etmiş; ancak taşınmazlarının kısmi değil tümünün kamulaştırmasını istediğinden uzlaşma sağlanamamıştır. Nitekim, davacı vakfın müvekkil kuruma (EPDK) yazdığı 13.02.2019 tarihli ve 23467 sayılı yazıda da proje için gerekli olan kısım dışındaki kamulaştırılmayan kısımların da yani taşınmazın tamamının kamulaştırılmasını istemiştir (EK:3). Davacı vakıf, ek kamulaştırma talep etmiş ise de bunun kabul edilebilmesi için kamulaştırmadan arta kalan kısmın hiçbir ekonomik değerinin kalmaması gerektiğini bu nedenle taşınmazın tamamının kamulaştırılmasını kabul etmenin mümkün olmadığını, davacının dava dilekçesinde belirttiği taşınmazların hepsinin (tamamının), söz konusu ... HES projesi için kullanması söz konusu olmadığından kullanılmayan/proje için gerekli olmayan kısımlar için kamulaştırma bedeli ödenmesi mümkün olmadığını, öte yandan, söz konusu taşınmazların bulunduğu bölgede 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun (3402 sayılı Kanun) 22 nci maddesinin (a) bendi gereğince yenileme işlemleri yapılmış ve bu nedenle, davacının huzurdaki davaya konu ettiği taşınmazların kamulaştırma koridorunda olup olmadığı, yani proje için gerekli olup olmadığı, taşınmazın toplam yüzölçümünde değişiklik olup olmadığı, proje için kullanılacak kısımlarda değişiklik olup olmadığı belirsiz olduğunu, davacının bu hususlarda dava dilekçesinde detaylı açıklama yapması gerektiğini, her ne kadar belirsiz alacak davası olarak iş bu dava ikame edilmiş ise de davalı idare kendi taşınmazının değerinin ne kadar olduğunu bilebilecek konumda olduğunu, bu nedenle değeri belli olan bir taşınmaz için belirsiz alacak davası açılmasının da usule aykırı olduğundan davanın reddi gerektiğini ileri sürmüştür.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile davanın kısmen kabulüne, dava konusu taşınmazlar için belirlenen tazminat bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı EPDK'dan alınarak davacıya verilmesine, bedeline hükmedilen taşınmazların tapusunun iptali ile davalı EPDK adına tesciline ve kanal olarak terkinine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF

A.İstinaf Yoluna Başvuranlar

İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri

1.Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmazların bedelinin düşük belirlendiğini, hükme esas rapordaki verilerin hatalı olduğunu ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.

2. Davalı idare vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmazların bedelinin yüksek belirlendiğini, hükme esas rapordaki verilerin hatalı olduğunu yine dava konusu taşınmazların Hazine adına tesciline karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile arazi niteliğindeki taşınmazlara gelir metoduna göre değer belirlenmesinde, taşınmazların mevkii ve bulunduğu yöre itibarıyla sulu tarım arazisi niteliğindeki taşınmazlar için kapitalizasyon faiz oranının %4 olarak tespitinde, kullanılan münavebe ürünleri, verim, fiyat miktarı ve uygulanan üretim gideri oranında miktarında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı, Bölge Adliye Mahkemesinin iade kararı sonrasında iade kararında belirtilen hususlar dikkate alınarak tanzim ettirilen ek raporlar doğrultusunda hükmedilen tazminat miktarında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığından taraf vekillerinin istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ

A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraf vekilleri temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri

1. Davacı ... vekili temyiz dilekçesinde özetle; istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü sebepleri tekrar ederek kararı temyiz etmiştir.

2. Davalı EPDK vekili temyiz dilekçesinde özetle; %4 kapitlizasyon faiz oranının fahiş olduğunu, taşınmazlar için öngörülen objektif değer artırıcı oranların da fazla olduğunu dava konusu taşınmazların (138 ada 250 parsel hariç) direk anayola bağlantısı olmayıp anayol ile taşınmazlar arasında başka taşınmazlar bulunduğunu, hatta taşınmazların ile anayol arasında Yeşilırmak Nehri bulunmadığını, taşınmazların köy merkezinde olmadığını, taşınmazların ilçe merkezine de çok uzak olup en fazla %10 oranında objektif değer artış oranı verilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe

1. Uyuşmazlık ve Hukukî Nitelendirme

Uyuşmazlık, davacı tapu maliki ile davalı idare arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazların değerinin biçilmesi ve bedelinin idareden tahsili istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk

1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri ile 150 inci maddesi.

2. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1956/1 Esas, 1956/6 Karar sayılı kararı.

3. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulunun, 16.05.1956 tarihli ve 1954/1 Esas, 1956/7 Karar sayılı kararı

4. 2942 sayılı Kanun'un 11 inci maddesi.

3. Değerlendirme

1. Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Arazi niteliğindeki dava konusu taşınmazlara net gelir metoduna göre değer biçilmesinde ve uygulanan objektif değer artış oranında bir isabetsizlik görülmemiştir.

3. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR

Açıklanan sebeplerle;

Taraf vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Davacıdan peşin alınan temyiz harcının Hazineye irat kaydedilmesine, aşağıda yazılı kalan harcın davalı EPDK'dan alınmasına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

08.05.2024 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.