"İçtihat Metni"
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
SAYISI : 2024/317 Esas, 2024/310 Karar
I. YARGI YERİ BELİRLENMESİNE KONU KARARLAR
A. İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesinin 24.01.2024 Tarihli ve 2023/173 Esas, 2024/49 Karar Sayılı Kararı
Satım sözleşmesinde davacı alıcının borcunun para ödemek, davalı satıcının borcunun ise emtia teslim etmek olduğu, alıcı tarafından fazladan yapılan ödemenin iadesi yahut munzam zarar taleplerinin satım sözleşmesindeki karakteristik edimlerden olmadığı, fazladan yapılan ödemenin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iadesinin talep edilmesi halinde 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (6098 sayılı Kanun) 89 uncu hükmünün uygulanamayacağı, bu durumda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) genel hükümleri gereğince davalının yerleşim yeri mahkemesinin yetkili olduğu anlaşılmakla davalının yetki ilk itirazının yerinde olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
B. İzmir 4. Asliye Ticaret Mahkemesinin 18.04.2024 Tarihli ve 2024/317 Esas, 2024/310 Karar Sayılı Kararı
Taraflar arasında kurulu olan sözleşme ve ticari ilişki kapsamında davacının fazla ödeme yapıp yapmadığı, faturaların sözleşmeye aykırı olup olmadığı, sözleşmede belirtilen deklare edilen fiyat listesinin 25.02.2021 tarihli sözleşmede belirtilen "35 TL+ KDV" üzerinden hesap edilmesinin ve gönderilen ürünlerin istiflendiği ahşap paletlerin sözleşmede belirtilen 22 TL üzerindeki bir fiyattan fatura edilmesi hususlarının sebepsiz zenginleşme kapsamında değil tarafların kabul ettiği sözleşme hükümlerinin uygulanması gerektiği hususları dikkate alındığında uyuşmazlığın para borcundan kaynaklandığı, 6098 sayılı Kanun uyarınca da para borcunun alacaklıya götürülmesi gereken borç niteliğinde olduğu, alacaklının yerleşim yeri olan İstanbul Mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir.
II. GEREKÇE
A. Uyuşmazlık
Uyuşmazlık, taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklı aynen ifa olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir.
B. İlgili Hukuk
1. Farklı bölge adliye mahkemelerinin yargı çevresinde kalan ilk derece mahkemeleri ile bölge adliye mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarının giderilmesi isteminin hukuki dayanağı, 6100 sayılı Kanunu’nun 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’un (5235 sayılı Kanun) 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan düzenlemelerdir.
2. 6100 sayılı Kanun’un “Genel yetkili mahkeme” başlıklı 6 ncı maddesi şöyledir:
“Genel yetkili mahkeme, davalı gerçek veya tüzel kişinin davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesidir.”
3. 6100 sayılı Kanun’un “Sözleşmeden doğan davalarda yetki” başlıklı 10 uncu maddesinin şöyledir:
“Sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir.”
4. 6098 sayılı Kanunu'nun “İfa yeri” başlıklı 89 uncu maddesi şöyledir:
“Borcun ifa yeri, tarafların açık veya örtülü iradelerine göre belirlenir. Aksine bir anlaşma yoksa, aşağıdaki hükümler uygulanır;
1. Para borçları, alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde,
2. Parça borçları, sözleşmenin kurulduğu sırada borç konusunun bulunduğu yerde,
3. Bunların dışındaki bütün borçlar, doğumları sırasında borçlunun yerleşim yerinde, ifa edilir.
Alacaklının yerleşim yerinde ifası gereken bir borcun doğumundan sonra alacaklının yerleşim yerini değiştirmesi sebebiyle ifa önemli ölçüde güçleşmişse borç, alacaklının önceki yerleşim yerinde ifa edilebilir.”
C. Değerlendirme
1. 6100 sayılı Kanun'un 6 ncı maddesi gereğince bir davada genel yetkili mahkeme, davalının yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesidir. Aynı Kanun'un 10 uncu maddesinde sözleşmeden doğan davalar için, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinin de yetkili olduğu belirtilmiştir ki bu da özel yetkiye ilişkin bir düzenlemedir. Ayrıca 6098 sayılı Kanun'un 89 uncu maddesi uyarınca para alacağına ilişkin davalarda aksi kararlaştırılmadıkça para borcu alacaklının yerleşim yerinde ödenmesi gerektiğinden alacaklının bulunduğu yer mahkemesi de yetkilidir. Dolayısıyla dava, davacının seçimine göre, hem genel ve hem de özel yetkili mahkemede açılabilir.
2. Bir davada, birden fazla genel ve özel yetkili mahkeme varsa, davacı bu mahkemelerden birinde dava açmak hususunda bir seçimlik hakka sahiptir. Davacı, davasını bu genel ve özel yetkili mahkemelerden hiçbirinde açmaz ve yetkisiz bir mahkemede açarsa, o zaman seçme hakkı davalılara geçer.
3. Somut olayda, yerleşim yeri Arnavutköy/İstanbul olan davacının, 6100 sayılı Kanun'un 10 uncu maddesi uyarınca sözleşmeden doğan davaların sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabileceğinin düzenlendiği, 6098 sayılı Kanun'un 89 uncu maddesi uyarınca ise para alacağına ilişkin davalarda aksi kararlaştırılmadıkça para borcunun alacaklının yerleşim yerinde ifa edileceğinin belirtildiği, bu nedenle alacaklının bulunduğu yer mahkemesi de yetkili olup davacı tercih hakkını bu yönde kullandığından, uyuşmazlığın İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılması gerekir.
III. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
6100 sayılı Kanun’un 21 ve 22 nci maddeleri ile 5235 sayılı Kanun’un 36 ncı maddesinin üçüncü fıkrası gereğince İstanbul 18. Asliye Ticaret Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,23.12.2024 tarihinde oy birliğiyle kesin olarak karar verildi.